Yeni Zelanda‘nın Christchurch şehrinde iki camiye düzenlenen saldırı, Facebook‘ta canlı yayınlanmıştı. Sosyal ağdan yapılan açıklamada, Yeni Zelanda katliamı sırasında yapılan canlı yayını sadece 200 kişinin izlediği belirtildi. Canlı yayın tamamlandıktan sonra ise videonun 4 bin kişi tarafından izlendiği ifade edildi. Şirket, canlı yayının sona ermesinin ardından 12 dakika boyunca kullanıcılardan herhangi bir şikayetin gelmediğinin de altını çizdi.
Katliamın ardından geçen 24 saatlik sürede video, 1.5 milyon defa Facebook’a yeniden yüklenmeye çalışıldı. Canlı yayın verileri ve sonraki yükleme girişimleri arasındaki farkın bu kadar yoğun olması, sosyal ağın yaşadığı sıkıntının büyüklüğünü gösteriyor. Özellikle “viral” hâle gelecek şekilde tasarlanan katliam, bu konuda amacına ulaşmış gibi görünüyor. Saldırının videolarının birbirinden farklı sosyal ağlarda paylaşılması ve saldırganın manifestosunun yayılması, bu durumu destekliyor.
Facebook’un açıkladığı rakamlara ise, her şeye rağmen, şüpheyle bakmak gerekiyor. Sosyal ağın izleme sayıları hâlihazırda bir davanın konusu olmuş durumda. Söz konusu davada, Facebook daha fazla reklam çekebilmek adına izleme sayılarını şişirdiği iddia ediliyor.
Facebook canlı yayın videosunun ilk şikayetin ardından kısa süre içinde kaldırıldığını belirtse de, bu konuda kendisiyle çelişiyor. Sosyal ağ, aynı açıklamada Yeni Zelanda polisinin devreye girmesiyle birlikte videonun kaldırıldığını da ifade etmişti. Buna ek olarak, Right Wing Watch’ta görev yapan araştırmacı Jared Holt, videoyu bir 8chan başlığında gördükten sonra izlediğini belirtiyor.
Facebook için mevcut zorluk katliam videosunun yeniden yüklenmesini engellemek gibi görünüyor. Ancak sosyal ağın canlı yayın platformu da önümüzdeki dönemde daha fazla konuşulacağa benziyor. Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern, Facebook’un canlı yayın aracındaki denetimi sıkılaştırması gerektiğini ifade etmişti.
