Colorado Boulder Üniversitesi’ndeki JILA laboratuvarında bulunan atomik saat dünyanın oluşumundan itibaren çalışmaya başlasaydı, bugün bile gösterdiği zaman saniyesi saniyesine aynı olurdu. Öte yandan eğer saat sıfırlansa ve yeniden çalıştırılsa, kıyamete kadar hatasız şekilde çalışacağını bekleyebilirsiniz. Dünyanın en doğru atomik saati Nature’da yayınlanan bir makaleye konu oldu.
Laboratuvar lideri Jun Ye saatin performansını daha da artırmak için planlarının olduğunu kaydetti. JILA laboratuvarını CU Boulder ile birlikte işleten Ulusal Standartlar ve Teknoloji Enstitüsünün (NIST) bir üyesi olan Ye, Nature’da yayınlanan makalenin sadece bir ara dönem raporu olduğunu, önümüzdeki beş ila on yıl içinde saatleriyle ilgili yeni gelişmeleri beklememiz gerektiğini vurguladı.
NIST için teknolojisinin gerçek anlamda en iyisi olduğunu ispatlamak sürekli devam eden bir savaş. 5 milyar yıl boyunca kusursuz kalması beklenen bir saate sahip olsa da, doğru elemente bağlı olmadığı için en doğru olarak kabul edilmemesi gibi bir durum da söz konusu. NIST’in saati stronsiyum atomlarını kullanıyor, ancak zamanın kabul edilen tanımı sezyum atomlarına bağlı olarak yapılıyor. NIST standartlar kuruluşunu stronsiyumu da ek olarak veya sezyumun yerine kriter olarak kabul etmesini umuyor, bu da çalışmalarını sürdürmesi için önemli bir motivasyon oluşturuyor.
NIST sezyum tabanlı saatlerin öncüleriyle kıyasıya bir rekabete girişecek. Paris Gözlemevi tarafından geliştirilen ve geçtiğimiz aylarda sergilenen sezyum tabanlı bir saat 300 milyon yılda sadece bir saniyelik sapmaya sahipti. Bu, diğer sezyum tabanlı saatler içinde önemli bir gelişim anlamına da geliyor.
NIST’in atomik saati de Paris Gözlemevi’nin saatiyle benzer bir yaklaşımla çalışıyor. NIST güçlü bir lazer kullanarak atom kafesinin enerji seviyeleri arasında hızlı şekilde salınmasını sağlıyor, bu sırada frekans saptaması da yapılıyor. NIST bu yöntemi birkaç yıldır kullanıyor olsa da, lazer kararlılığı ve ölçüm doğruluğunda yaşanan son gelişmeler yeni atomik saatin önceki versiyonlardan daha iyi çalışmasını sağladı.
Tabii ki, bu yüksek doğruluklu saatlerin geliştirilmesi kolumuza taktığımız saatleri iyileştirme noktasında herhangi bir yarar sağlamıyor. Araştırmacılara göre, bu yeni atomik saatler sayesinde yer çekimi ve sıcaklık için yüksek doğruluğa sahip nicelik sensörleri geliştirilebilecek, araştırmacılar için küçük ölçekli nicelikleri eskisine göre daha doğru ölçmeleri için araçlar sunulacak.
İlgili >> Nature