Japon uzay aracı Akatsuki Venüs gezegeni atmosferinde devasa bir yer çekimi dalgası gözlemledi. Aslında Güneş Sisteminin ikinci gezegeninde bu tür bir dalga ilk kez gözlenmiyor, ancak uçtan uca 9650 kilometreyi aşan uzunluğuyla şimdiye kadar kaydedilen en büyük dalga olma özelliğini taşıyor. Ayrıca sahip olduğu özellikler Venüs’ün atmosferinin dinamiklerinin daha önce tahmin edilenden daha karmaşık olduğunu gösteriyor.
Atmosferik yer çekimi dalgası bir gezegenin atmosferinin yoğunluğunda oluşan hafif dalgalanmalar olarak tanımlanıyor. Bu tarz dalgalar Dünya atmosferinde de görünüyor, bunlar hava ile karışarak türbülansları oluşturuyor. Bilim insanları daha önce de Venüs’teki atmosferik yer çekimi dalgalarını gözlemlemişti. Avrupa Uzay Ajansı’nın Venus Express adlı aracı 2014’te sona eren görevini bitirmeden önce birkaç kez gözlem yapmıştı. Akatsuki ise, ilk gözlemlerine başladığından beri, kızıl ötesi kameralarıyla, Nisan ve Mayıs 2016 tarihlerinde çeşitli küçük yapıların tespitini gerçekleştirmişti.
Akatsuki, sözü edilen yer çekim dalgasını, Venüs gezegenine ulaştığı 7 Aralık 2015 tarihinden sonra tespit etti. Daha sonra, 12 Aralık 2015 tarihinde, yörüngesinde yapılan değişiklikten dolayı görüşü kaybetti. 15 Ocak 2016 tarihinde, yay şekilli yapıyı gözlemlemek için yeniden uygun konuma geldiğinde ise, parlak görünümlü dalga kaybolmuştu.
Büyük Aralık dalgasını daha önce keşfedilenlerden ayıran en önemli özelliklerden bir tanesi, arka plandaki atmosferik rüzgarlara rağmen gezegenin yüzeyindeki dağlık bölgelerin üstünde sabit yapıda bulunması.
Nature Geoscience dergisinde yayınlanan araştırmanın yazarları parlak yapının, gezegenin dağlık yüzeyleri üzerinden geçiş yaparken atmosferin daha alt katmanlarında oluşan yer çekimi dalgasından kaynaklandığını düşünüyor. Dalganın, bulutların gezegenlerden daha hızlı şekilde dönüş yaptığı, gezegenin atmosferinin daha üst katmanlarına doğru nasıl yayıldığı tam olarak bilinmiyor.
Bu devasa yer çekimi dalgası, gezegenin yüzeyine yakın atmosfer koşullarının daha önce tahmin edilenden daha çok çeşitlilik içerdiğine bir işaret olarak değerlendiriliyor.