Türk Telekom, gezegenler arası iletişimde bir devrim yaratacak yeni bir patent başvurusu yaparak uzay çağının iletişim teknolojilerinde öncü bir rol üstlenmeyi hedefliyor. BT Dünyası‘nın dikkat çektiği bu yenilikçi adım, sadece Türkiye’de değil, küresel ölçekte de iletişim teknolojilerinin sınırlarını zorluyor.
1 Eylül 2023 tarihinde Türk Patent Enstitüsü’ne yapılan başvuru, Türk Telekom’un uzaydaki veri iletim süreleri ve gecikmeleri üzerine yaptığı çalışmaların bir ürünü. Başvuru, gezegenler arası veri paketi iletim süresi hesaplama (ping) ve veri gecikmesi (latency) hesaplama yöntemlerini kapsıyor. Bu yöntemler, uzayda daha hızlı ve verimli bir iletişim sağlamayı amaçlıyor.
Başvurunun arkasındaki zekâ, Türk Telekom mühendislerinden Peruze Sara ve ekibine ait. 2023/010778 numarasına sahip başvuruya konu edilen buluş, gezegenler arası mesafelerin ışık hızına bölünerek hesaplanmasını, bu hesaplamaların tarih bazlı olarak web servislerde tutulmasını ve bu verilerin veri paketi iletim süresini hesaplamak için kullanılmasını içeriyor. Bu yenilikçi yaklaşım, uzay araştırmaları ve gezegenler arası iletişimde yeni ufuklar açmayı vaat ediyor.
Fiberleşme karnemiz ve uzaya açılan kapı
Türkiye’nin fiber altyapısı konusundaki ilerlemesi, Türk Telekom’un bu yenilikçi adımını daha da önemli kılıyor. Avrupa Genişbant Konseyi verilerine göre, Türkiye 18 milyon hane ile eve kadar (FTTH) ve binaya kadar (FTTB) fiber erişim altyapısında Fransa’nın hemen ardından ikinci sırada yer alıyor. Bu altyapı, uzay iletişimi için gerekli olan yüksek hızda veri iletimini destekleyecek potansiyele sahip.
Türkiye ve dünyada İnternet hızı sıralamaları
Ookla’nın Şubat 2024 sonu verilerine göre, Türkiye sabit internet hızı sıralamasında 181 ülke arasında 111’inci, mobil internet hızı sıralamasında ise 143 ülke arasında 68’inci sırada yer alıyor. Bu veriler, Türk Telekom’un patent başvurusunun, hem yerel hem de küresel ölçekte internet hızı ve iletişim kalitesinde önemli bir ilerleme sağlayabileceğini gösteriyor.
İnternet hızı, gecikme süresi (latency), ve ping değerleri, dijital dünyanın temel taşlarıdır. İnternet bağlantı hızı, verilerin ne kadar hızlı aktarıldığını belirlerken; gecikme süresi, bu verilerin kaynaktan hedefe ulaşma süresini ifade eder. Ping ise, ağ üzerindeki gecikme süresini ölçen bir değerdir. Özellikle çevrimiçi oyunlar, video konferanslar gibi gerçek zamanlı uygulamalar için düşük gecikme süreleri ve ping değerleri hayati öneme sahiptir.
Türk Telekom’un patent başvurusu, bu üç değeri optimize ederek, uzayda bile olağanüstü bir iletişim deneyimi sunmayı hedefliyor. Şirketin geliştirdiği yöntemlerle, gezegenler arası iletişimdeki veri paketi iletim süreleri ve gecikme süreleri, bugüne kadar karşılaşılan sorunları ortadan kaldıracak şekilde düşürülebilir.
Türk Telekom, bu patent başvurusuyla, sadece Türkiye’nin değil, dünyanın da uzay araştırmaları ve iletişim teknolojileri alanındaki ilerlemesine büyük bir katkı sağlamayı amaçlıyor. Gezegenler arası iletişimde yaşanabilecek gecikmeler, uzay görevlerinin planlanması ve yürütülmesinde önemli engeller oluşturabiliyor. Türk Telekom’un geliştirdiği yöntemlerle, bu gecikmeler minimize edilerek, uzay görevlerinin daha etkin ve verimli bir şekilde gerçekleştirilmesi mümkün hale gelebilir.
