Apple CEO’su Tim Cook, ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump’ın yemin töreni komitesine 1 milyon dolar bağış yaptı. Bu hamle, teknoloji sektörünün önde gelen isimlerinin, yeni yönetimle ilişkilerini güçlendirme çabalarının bir parçası olarak yorumlanıyor. Axios’un haberine göre, Cook’un bu desteği, OpenAI CEO’su Sam Altman, Meta ve Amazon gibi diğer teknoloji devlerinin benzer bağışlarıyla dikkat çekiyor. Ne var ki, Apple’ın resmi olarak törene kurumsal bir bağışta bulunması beklenmiyor.
Tim Cook’un Trump ile ilişkisi, başkanın ilk dönemine kadar uzanıyor. Cook, o dönemde Trump ile birebir görüşmeler gerçekleştirmiş ve Trump Tower’da düzenlenen toplantılara katılmıştı. Florida’daki Mar-a-Lago tatil beldesinde gerçekleşen bir yemekte de Trump ile aynı masayı paylaşan Cook, teknoloji dünyasının Washington’daki etkisini artırmayı hedefleyen isimlerden biri olarak öne çıkıyor. Bunun yanı sıra, Tesla CEO’su Elon Musk da bu tür toplantılarda Cook ile aynı ortamda bulunarak dikkat çekti.
Teknoloji dünyasının yeni yönetimle yakınlaşma çabası
Teknoloji sektöründeki bu tür bağışlar ve temaslar, sektördeki liderlerin yeni yönetimle politik ve ticari ilişkileri geliştirme çabalarını yansıtıyor. Tim Cook’un bu bağışını değerlendiren kaynaklar, Alabama kökenli olan CEO’nun yemin törenini önemli bir Amerikan geleneği olarak gördüğünü belirtiyor. Bununla birlikte, bu tür adımların teknoloji şirketleri için uzun vadeli düzenlemeler ve stratejik işbirlikleri açısından kritik önemde olduğu ifade ediliyor.
Cook’un yanı sıra, Jeff Bezos’un kurucusu olduğu Amazon da Trump’ın yemin töreni için 1 milyon dolar bağışladı. Amazon, töreni Prime Video platformunda yayınlayarak daha geniş bir kitleye ulaştırmayı planlıyor. Öte yandan, Meta’nın da aynı miktarda bağışta bulunduğu ve törenle ilgili içerik oluşturmayı hedeflediği belirtiliyor. Bu bağışlar, teknoloji dünyasının hükümetle olan ilişkilerinde etkili bir diplomasi aracı olarak değerlendiriliyor.
Tim Cook’un Trump’a yönelik bu desteği, Apple’ın resmi politikasıyla uyumlu bir bağış olmasa da bireysel düzeyde dikkat çekiyor. Apple, kurumsal olarak siyasi bağışlardan genellikle kaçınmayı tercih ediyor. Ancak Cook’un bu tür adımları, şirketin hükümetle olan ilişkilerinde daha stratejik bir pozisyon almasına zemin hazırlıyor.
Her şeye rağmen, teknoloji sektörünün bu tür girişimleri, zaman zaman eleştirilere de maruz kalıyor. Bazı çevreler, şirketlerin bu tür bağışlarla siyasi kararlar üzerinde fazla etkili olmaya çalıştığını savunuyor. Yine de bu hamlelerin, sektördeki liderlerin kendi şirketlerinin ve sektörün geleceğini koruma adına kritik bir öneme sahip olduğu da bir gerçek.
Tim Cook’un bağışı ve diğer teknoloji devlerinin benzer destekleri, sektörün yeni yönetimle nasıl bir ilişki kurmayı hedeflediğinin önemli bir göstergesi. Bu tür temaslar, özellikle büyük teknoloji şirketlerinin düzenleyici politikalara karşı stratejik bir yaklaşım geliştirme çabalarının bir parçası olarak görülüyor.
