ABD’de federal bir mahkeme, TikTok’un gelecek ay yürürlüğe girmesi planlanan bir yasayı geçici olarak durdurma talebini reddetti. Şirketin bu hafta başında yaptığı acil başvuruya ilişkin alınan karar, TikTok’un ABD’de tamamen yasaklanmaktan kaçınma çabaları için yeni bir hukuki engel oluşturuyor. TikTok, yasanın yürürlüğe girmesini erteletmek için yaptığı başvuruda Yüksek Mahkeme’ye temyiz başvurusu yapmayı planladığını belirtmişti.
Şirketin avukatları ayrıca hem eski hem de sıradaki ABD Başkanı Donald Trump’ın geçmişte uygulamaya ilişkin yaptığı bazı olumlu yorumları göz önünde bulundurarak, Trump’ın farklı bir yaklaşım benimseyebileceği ihtimaline dikkat çekti. Ancak üç yargıçtan oluşan mahkeme heyeti, bu talebi kısa bir kararla reddederek, böyle bir ertelemenin “gereksiz” olduğunu ifade etti.
TikTok’un ABD’deki geleceği artık Yüksek Mahkeme’nin vereceği karara bağlı. Ancak mahkemenin davayı kabul edeceğine dair herhangi bir garanti bulunmuyor. TikTok, kararla ilgili yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Daha önce de belirttiğimiz gibi, bu davayı Yüksek Mahkeme’ye taşımayı planlıyoruz. Mahkeme, Amerikalıların ifade özgürlüğünü koruma konusunda köklü bir geçmişe sahiptir.”
Şirket ayrıca, yasağın 19 Ocak 2025 itibarıyla yürürlüğe girmesi durumunda ABD’deki 170 milyondan fazla kullanıcısının sesinin susturulacağını belirtti. TikTok’un dünya genelinde geniş bir kullanıcı kitlesine sahip olduğu göz önüne alındığında, bu kararın uluslararası etkileri de büyük önem taşıyor.
TikTok son yıllarda ABD’de tartışmaların göbeğinde
TikTok, son yıllarda özellikle veri gizliliği ve ulusal güvenlik gerekçeleriyle ABD’deki çeşitli siyasi ve hukuki tartışmaların merkezinde yer aldı. Uygulamanın Çin merkezli ana şirketi ByteDance’in, kullanıcı verilerini Çin hükümetiyle paylaşabileceği iddiaları bu tartışmaları körüklüyor. TikTok ise sürekli olarak bu iddiaları reddederek, kullanıcı gizliliği ve veri güvenliği konularında güçlü önlemler aldığını ifade ediyor.
Bu noktada, yasağın etkilerinin ne olacağı ve TikTok’un ABD’de faaliyet göstermeye devam edip edemeyeceği belirsizliğini koruyor. Ancak uzmanlar, Yüksek Mahkeme’nin davayı kabul etmesi halinde bu tür yasakların ifade özgürlüğü açısından kritik bir emsal teşkil edeceğini belirtiyor. Şirketin Yüksek Mahkeme’ye yapacağı başvurunun sonuçları, yalnızca TikTok için değil, diğer sosyal medya platformları ve teknoloji şirketleri için de önemli sonuçlar doğurabilir.