Tesla Autopilot yazılımıyla otomobillerine otonom sürüş yetenekleri kazandırıyor. Hâli hazırda yarı otonom olarak nitelenebilecek sistem, şirketin otomobillerinin karıştığı kazaların sayısını önemli ölçüde aşağıya çekmişe benziyor. ABD Ulusal Otoyol Trafik Güvenliği İdaresi (NHTSA) tarafından yayınlanan rapor da bu durumu doğruluyor.
NHTSA, geçtiğimiz mayıs ayında Tesla Model S’in karıştığı ölümlü kaza üzerine bir soruşturma başlatmıştı. Bu soruşturmaya ilişkin yayınlanan rapor, Tesla’nın 2015’te Autopilot yazılımını hayata geçirmesinden bu yana yaşanan kazaların ciddi biçimde azaldığını gösteriyor. Bu rapor, şirketin Autopilot ile otomobilini daha güvenli kıldığına dair iddialarını da kuvvetlendirecek gibi görünüyor.
NHTSA, 2014 ve 2016 arasında yollara çıkan, Autopilot özelliğine sahip Tesla Model S ve Model X otomobillerden gelen mesafe ve hava yastığı kullanım verilerini inceledi. Söz konusu veriler, Autopilot’un ardından Tesla otomobillerinin karıştığı kazaların yüzde 40 oranında azaldığını gösteriyor.
Tesla Autopilot diğer otonom sürüş teknolojileri için yolu açabilir
NHTSA’nın raporu, Autopilot benzeri gelişmiş sürüş desteği sistemlerinin yayılmasını destekleyen ifadeler de içeriyor. Raporda söz konusu sistemlerin kazaların azalmasına katkıda bulunabileceği belirtiliyor. Ancak bu sistemlerin varlığına rağmen, sürücülerin dikkatlerini yoldan ayırmamalarının gerektiği de raporda vurgulanıyor. NHTSA, kaza tehdidi oluştuğunda gelişmiş sürüş desteği sistemi aktif olsa bile sürücülerin manuel olarak frene basmaları gerektiğinin altını çiziyor.
Autopilot’un olası tehditleri algılama konusundaki yeteneği, geçtiğimiz yılın sonlarında araç kamerası tarafından kaydedilen bir görüntü sayesinde daha net biçimde anlaşılmıştı.