Disney+‘ın animasyon serisi Star Wars: Visions, 29 Ekim 2025 tarihinde üçüncü sezonuyla geri dönmeye hazırlanıyor. Her sezon farklı animasyon stüdyolarının katkısıyla oluşturulan bu antoloji serisi, yine dokuz kısa hikâyeden oluşacak. Yeni sezonda, özellikle birinci sezonda ilgi gören üç bölüme devam edilecek olması dikkat çekiyor. “The Duel”, “The Village Bride” ve “The Ninth Jedi” bu bölümler arasında yer alıyor.
Lucasfilm, Japonya’da düzenlenen Star Wars Celebration etkinliğinde bu yeni sezonu duyurdu. Etkinlikte konuşan yapımcı James Waugh, devam bölümlerinin hayranların taleplerine bir yanıt niteliği taşıdığını belirtti. Buna ek olarak, “The Ninth Jedi” adlı bölümün 2026 yılında bağımsız bir diziye dönüşeceği de açıklandı. Yeni seri, “Star Wars: Visions Presents” etiketi altında yayınlanacak.
Star Wars: Visions evreninde daha uzun anlatılar öne çıkıyor
Yeni dizinin baş yönetmen koltuğunda orijinal bölümün yaratıcısı Kenji Kaniyama oturacak. İlk bölümde tanıtılan, kullanıcısının Güç’e olan eğilimine göre renk değiştiren ışın kılıcı fikri, bu yeni seride daha derin şekilde işlenecek. Böylelikle kısa antoloji formatının sınırları aşılarak, daha derin anlatı yapıları kurulacak. Yapım sürecinin ilerleyen dönemlerinde “Visions Presents” etiketi altında başka hikâyelerin de uzatılması planlanıyor.
Üçüncü sezonda Japon animasyon dünyasından tanıdık isimlerin yanı sıra yeni stüdyolar da yer alıyor. İlk sezondan tanınan Kamikaze Douga, Kinema Citrus, Production IG ve Trigger bir kez daha projeye dâhil oldu. Bununla birlikte Anima, David Production, Polygon Pictures, Project Studio Q ve WIT Studio gibi stüdyolar da bu sezonda ilk kez katkı sunacak. Bu çeşitlilik, Star Wars evrenine farklı kültürel ve sanatsal bakış açıları kazandırıyor.
Her stüdyo kendi anlatım tarzını ve görsel kimliğini taşıyan birer kısa film üretmekle sorumlu. Bu yaklaşım sayesinde Visions, diğer Star Wars projelerinden ayrışarak özgün bir anlatı platformu oluşturuyor. Etkinlikte tanıtılan görseller de bu çeşitliliği açıkça ortaya koyuyor. Özellikle bir AT-AT yürüyücüsünün üzerine Japon mimarisiyle inşa edilmiş bir yapı ilgi çekti.
Kinema Citrus’un hazırladığı “Yuko’s Treasure” bölümü, stüdyonun karakteristik ‘kawaii’ tarzını yansıtıyor. Bölüm, duygusal yoğunluğu yüksek bir karakter hikâyesi olarak tanımlanıyor. Proje yöneticileri, bu tarz bölümlerin serinin tonunu yumuşattığını düşünüyor. Böylece her izleyici farklı bir anlatıda kendi ilgisini bulabiliyor.
Öte yandan Project Studio Q’dan Hiroyasu Kobayashi’nin yönettiği “The Song of Four Wings” adlı bölüm, klasik X-Wing tasarımlarına odaklanıyor. Kobayashi, Joe Johnston’ın orijinal mekanik çizimlerinden esinlendiklerini belirtiyor. Bu bölümde bolca droid, uzay gemisi ve mekanik öğe yer alıyor. Stüdyonun teknik uzmanlığı da bölüme güçlü bir görsel dinamizm kazandırıyor.
Tüm bunların yanında üçüncü sezon, sadece geçmiş bölümlerin devamı değil, aynı zamanda yeni anlatılarla da dikkat çekecek gibi görünüyor. Star Wars evreninin sınırlarını genişletmekten çok, bu evrenin farklı tonlarını keşfetmeyi hedefliyor. Bu yaklaşım, hem klasik Star Wars hayranlarını hem de anime tutkunlarını ortak bir izleme deneyiminde buluşturuyor. Antoloji yapısı ise anlatımın esnekliğini her bölümde hissettiriyor.