Sony küresel görüntüleme sensörü pazarında zirvedeki yerini koruyor. Şirket, yeni üç boyutlu sensörlerin de yardımıyla hem akıllı telefonlarda hem de DLSR ve aynasız kameralarda bir numaralı görüntü işlemcisi üreticisi olmaya devam etmeyi hedefliyor. Geçtiğimiz hafta Bloomberg‘e konuşan Sony’nin sensör biriminin patronu Satoshi Yoshihara, önümüzdeki yazın sonları itibarıyla telefonların hem önüne hem de arkalarına yerleştirilebilecek 3D kamera sensörlerinin üretimini artıracaklarını belirtti.
Yoshihara, bu konuda akıllı telefon üreticilerinden kendilerine yoğun bir talebin geldiğine dikkat çekti. Muhtemel artırılmış gerçeklik uygulamaları üzerine de konuşan Sony yöneticisi, yeni teknoloji sayesinde yüz tanıma özelliğinin şimdikine kıyasla çok daha iyi şekilde işleyebileceğini ifade etti.
3D sensörlerden yararlanan yüz tanıma teknolojilerinin ana akıma geçişi, Apple‘ın iPhone X ile kullanıma sunduğu Face ID teknolojisi sayesinde olmuştu. Xiaomi, Huawei ve Vivo gibi üreticiler de söz konusu teknolojiyi kendi yorumlarıyla kullanıcılarının karşılarına çıkarmıştı. Apple’ın teknolojisinde yüze yansıtılan görünmez noktalardan oluşan bir ızgaradan ve yüzün üç boyutlu alanda bu ızgara üzerinde oluşturduğu deformasyonlardan yararlanılıyor. Sony’nin 3D sensöründe ise lazer sinyalleri kullanılıyor. Söz konusu sinyallerin geri dönüş süresi sayesinde kameranın etrafının derinlik haritasını çıkarması mümkün oluyor. Yoshihara, bu sayede insanların yüzlerinin daha detaylı modellerinin çıkarılabildiğini ve sistemin 5 metre uzaklıktan bile işlediğini belirtti.
Görüntüleme donanımları fotoğrafçılık ve video için hep önemli olsa da, Sony’nin üzerinde durduğu derinlik algılama özelliği 2019’da iyiden iyiye önem kazanacak gibi görünüyor. Bugünlerin gelişini önceden gören Japon elektronik devi, birkaç yıl önce SoftKinetic isimli bir şirketi satın almış ve geçtiğimiz yıl da şirketin ismini Sony Depthsensing olarak değiştirmişti. Japon elektronik devi, bu teknolojiden sürücüsüz otomobillerden oyun konsollarına kadar uzanan çok sayıda alanda yararlanmayı hedefliyor.
Akıllı telefonlar özelinde bakıldığında yüzle cihaz kilidi açma yöntemlerinin gelişmesine yönelik ihtiyaç görülüyor. OnePlus 6T gibi telefonlarda görülen basit tarzda nitelenebilecek yüz tanıma çözümleri, kullanıcı karanlık bir ortamdayken işlemeyebiliyor. Buna ek olarak, mevcut sistemlerin cihazdan fiziksel olarak talep ettiği alan, gerçek anlamda tam ekranlı telefonlar çıkarmayı zorlaştırıyor. Apple’ın Face ID sistemi, hâlâ güvenlik bakımından zirvede yer alıyor. Sony ise geliştirdiği teknolojiyle hem Face ID seviyesinde güvenliği hem de tasarım anlamında ihtiyaç duyulan özgürlüğü sağlamaya aday görünüyor.