Manşetler

Teknostalji: Siemens C35

Şu anda teknolojiye tutkuyla bağlı olan kişiler arasında bilgisayar veya diğer elektronik cihazlara bağlılığın kökeni çok eskilere gidiyor. Ancak itiraf etmem gerekir ki, ben onlara göre biraz daha yeniyim. Tabii ki, kasetle yükleme yapılan, TV’ye bağlanan Commodore 64’ü görmüşlüğüm, oyun oynamışlığım var. Ayrıca okulda bilgisayar dersleri aracılığıyla Basic’te basit kodlar yazdık, sonra Windows 95 işletim sistemiyle tanışıp burada bulunan Word, Excel gibi programları kullanarak bir şeyler yapmaya çalıştık. Ancak gerçek anlamda bu işe merak sarmam lise zamanında, eve ilk PC alındığı zaman olmuştur. Ancak ondan sonra bu iş tutkuya dönüşmeye başladı. İşte bundan böyle Teknostalji bölümü altında o zamandan bu yana sürmekte olan teknoloji dünyası yolculuğumdan kesitler paylaşacağım. Böylelikle nereden nereye geldiğimizi de daha iyi anlamış olacağız.

siemens-c35-090213

Teknostalji’ye girişi Siemens C35 ile yapıyorum. Siemens bir zamanlar önde gelen cep telefonu üreticilerinden bir tanesiydi. İlerleyen yıllarda rekabetçilikten uzaklaşınca mobil işlerini BenQ’ya devretti. BenQ-Siemens markası altında çeşitli telefonlar görmüş olsak da, bu marka da piyasada tutunamadı ve ortadan kalktı. Siemens C35 ise piyasaya çıktığı 2000 yılının dikkat çeken ürünlerinden bir tanesi. Yanlış hatırlamıyorsam 150-200 milyon TL gibi bir fiyata sahipti. Ayrıca bu modelin daha üst özelliklerine sahip bir kardeşi, S35 de bulunuyordu.

Siemens C35 o zamanlar hantal gövdeli telefonların bir hayli fazla yer tuttuğu bir ortamda sahip olduğu tasarımla dikkat çekiyordu. 21 mm.’lik kalınlık şimdi fazla gibi görünüyor, ancak zamanın şartlarında iyi sayılırdı. Tepesinde bulunan kısa ve enli anten tasarımı tamamlıyordu. Monokrom ekranı sadece 101 x 54 piksel çözünürlüğe ve beş satıra sahipti. Ekranın altında yazılıma bağlı olarak işlevi değişen “softkey” tuşlar ve sayısal tuşlar yer alıyordu. Telefonun alt bölümü hafif çıkıntılı bir yapıya sahipti. Ayrıca arka bölümde de hafif bir kavis vardı, böylelikle yüze daha iyi oturuyor ve ergonomik bir kullanım sunuyordu. Çıkarılabilen arka kapağının altındaysa 500 mAh kapasiteli batarya ve miniSIM kart yuvası yer alıyordu. Bu batarya 180 saate kadar bekleme ve 300 saate kadar konuşma fırsatı sunuyordu.

Siemens C35’i farklı kılan ve benim tercih etmemde önemli olan en büyük etken ise WAP tarayıcısı barındırmasıydı. Şimdilerde unutuldu gitti, ancak WAP mobil web’in atası niteliğini taşıyor. O zamanlar yaygın olan monokrom renkli ekranlar doğal olarak masaüstü web sitelerini gösterecek yeterliliğe sahip değildi. Bu nedenle bazı web siteleri içeriklerini, kısıtlı da olsa, WAP destekli cep telefonları için .wml uzantılı dosyalar hâlinde sunuyordu. WAP sitelerine genellikle “wap.” alt alan adıyla giriş yapılıyordu. Akbank gibi birkaç bankanın, Superonline gibi internet servis sağlayıcılarının ve NTVMSNBC gibi haber sitelerinin wap siteleri bulunuyordu. İşte Siemens C35 sayesinde o zamanlar fazlasıyla heves ettiğim WAP sitelerini geziyordum. Wap sitelerinde gezinmek her bir oturum için yeniden bağlantı kurulmasını gerektiriyordu ve bağlantı ücretleri şimdiki zaman göre oldukça yüksekti. Anlayacağınız zamanında şimdiye göre çok ilkel sayılan bu mobil web erişim yöntemini kullanmak için bir hayli fazla para ödemek gerekiyordu.

Siemens C35’i yeniden hatırlamak isteyenler aşağıdaki YouTube videosunu izleyebilir. Videoda cihazın menüleri, zil sesleri ve bunun gibi bazı ayrıntılar yer alıyor.