Cassini uzay aracı 2005 yılında yüzeyinde gayzerlere rastlayana dek, Enceladus sadece Satürn’ün buzla kaplı uydularından biri olarak anılıyordu. Aradan geçen 10 yıllık sürenin ardından yaptıkları incelemelerin sonuçlarını açıklayan bilim adamları, gayzerlere Enceladus’un buz kütlesinin hemen yanında bulunan 6 mil derinliğindeki okyanusun dibinde oluşan hidrotermal deliklerin neden olabileceğini belirttiler.
Bilim adamları, varlığı henüz kanıtlanmayan bu deliklerin etrafında bulunan sularda yaşam için gerekli kimyasalların ve minerallerin bulunabileceğini dile getirdiler. Buna ek olarak, deliklerin etrafındaki koşulların Dünya üstünde yaşamın başlangıcına ev sahipliği yaptığı düşünülen Atlas Okyanusu’ndaki hidrotermal bölgeyi çevreleyen koşullara benzer olabileceği de bilim adamları tarafından paylaşılan ihtimaller arasında yer alıyor.
Nature tarafından yayınlanan ilk çalışma, son dört yıl içinde Satürn’ün halkasından örnekleri inceleyen ve analiz eden araştırmacıların keşifleri üstünde duruyor. Uzay aracının topladığı partiküllerin gayzerlerden fışkıran suların oluşturduğu sili taneleri barındırdığı ve bu partiküllerin sadece su, maden tuzu içeren özel bir bileşim, pH ve yaklaşık 93 santigrat derecelik sıcaklığın bir araya gelmesiyle oluşabileceği belirtilirken; mevcut göstergelerin okyanusun yakınlarında hidrotermal aktiviteye işaret ettiği ifade edildi.
Geophysical Resarch Letters tarafından yayınlanan bir diğer çalışma da Satürn’ün uydusunda hidrotermal delikler olduğu iddiasını güçlendiriyor. Enceladus’ta yaşam olup olmadığı ise belirsizliğini korumaya devam ediyor.