Bağımsız bir araştırma grubu Samsung TV’lerinin gerçek dünya koşullarında laboratuvar testlerine göre daha yüksek enerji tüketiminde bulunduğunu iddia etmişti. The Guardian’ın haberine göre Avrupa Birliği tarafından fonlandırılan Complian TV, “hareketli aydınlatma” olarak adlandırılan bir özelliğin Samsung TV’lerinde parlaklığı azalttığını, bu özellik sayesinde TV’lerin test prosedürünü algılayabileceğini ve güç tüketimlerini buna göre ayarlayabileceğini söylüyor.
Ne var ki, Samsung Avrupa Birliği uyumluluk testlerinde hile yaptığını reddetti, yazılımın bütün TV’lerinde standart olarak yüklü gelen bir özellik olduğunu kaydetti. Ayrıca şirket, 11 milyon otomobilde emisyon testlerinde hile yapan yazılımın kullanılmasıyla ilgili mevcut Volkswagen skandalıyla yapılan karşılaştırma ve benzetmelere de itiraz etti.
Samsung konuyla ilgili olarak yayınladığı blog yazısında hareketli aydınlatmanın sadece uyumluluk testleri sırasında etkinleştirilen bir ayar olmadığını kaydetti. Aksine, bunun varsayılan bir ayar olduğunu hem laboratuvar testlerinde hem de evlerde kullanılırken çalıştığını belirtti, bunun sayesinde enerji tasarrufu yapıldığını ve çevreye olan olumsuz etkilerin azaltıldığı kaydedildi.
Bununla birlikte Güney Koreli şirket herkesin TV’sini hareketli aydınlatma çalışır şekilde izleyemeyeceğine de dikkat çekti. Eğer müşteri görüntüleme ayarlarını değiştirirse veya farklı bir moda geçerse, o hâlde bu özellik kapatılıyor. Böylelikle kullanıcılara TV’lerinde güç verimliliği veya performans arasında bir seçim yapma şansı tanınıyor.
Samsung Türkiye’den de konuyla ilgili olarak resmi bir açıklama yapıldı. “TV ayarlarımızdan birinin, denetim laboratuvarı testlerinde, yanıltıcı bir enerji performansı sunmak üzere tasarlandığı yönündeki iddiayı kesinlikle reddediyoruz.” denilen açıklamada “Hareket aydınlatması (motion lighting), sadece uyumluluk testleri sırasında devreye giren bir ayar değildir. Bu ayar, tüketici televizyonu aldığında otomatik olarak açılır ve standart görüntüleme modunda olduğu sürece açık kalır. Ayrıca bu ayar, televizyon teknolojisinin çevre üzerindeki etkisini azaltmak üzere geliştirdiğimiz özelliklerden biridir. Özetle, hareket aydınlatması, laboratuvarda çalıştığı gibi, kullanıcının evinde de aynı şekilde çalışmaktadır.” şeklinde bir ifadeyle de iddiaya konu olan özellik hakkında bilgi verildi.
“Samsung olarak sunduğumuz teknolojilerle gurur duyuyor, bu alanda daha fazla yenilik yapmak için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürüyoruz.” şeklindeki notla da Samsung Türkiye’nin açıklaması sonlanıyor.
Complian TV’nin ürün laboratuvarı proje yöneticisi, The Guardian’a verdiği demeçte Samsung’un kanun hükmünü yerine getirdiğini, ancak hukukun ruhuna uygun davranmadığın dile getirdi.
Araştırma grubunun makalesi henüz yayınlanmadı, bu nedenle testlerin haklılığını sorgulama zor. Ancak haberler bu tarz hilenin TV üreticileri için pek sıra dışı olmadığı söyleniyor. İsveç Enerji Bürosu tarafından Avrupa Komisyonuna gönderilen bir mektupta, ülkenin uyumluluk testçilerinin bazı TV’lerde test filmlerine rastlandığını ve güç çıkışının da buna göre ayarlandığını kaydetti. Mektupta söz konusu ekranların standart film çalıştırıldığında ekranın parlaklığını ayarlayarak güç tüketimini hemen düşürdüğüne dikkat çekildi. Bunun resmi piyasa araştırma görevlilerinin çalışmalarını engelleyen bir yöntem olduğu ve Avrupa Komisyonu tarafından soruna bir çözüm bulunması gerektiği kaydedildi. Komisyon bu iddiaları araştırdığını söyledi.
Bu haber Samsung Türkiye’den gelen açıklama eklenerek güncellenmiştir.
