Android hayatımızın her yerinde, buna dijital fotoğraf makineleri de dahil oldu. Tabii ki, bu noktada Samsung’un öncü rol oynadığını söylemek gerekiyor. Başka üreticiler de Android işletim sistemli kamera fikrini değerlendirse de, pazar lideri olmasının getirdiği popülariteye bağlı olarak, Samsung’un attığı Android’li kamera hamleleri daha fazla ses getiriyor ve ilgiyle izleniyor. İlk olarak Galaxy Camera ile başlayan macera daha sonra Galaxy S4 Zoom ile devam etti. S4 Zoom ile aynı zamanlarda Samsung’un başarılı NX ve Galaxy serilerinin buluşmasıyla ortaya çıkan Galaxy NX de tanıtılmıştı. Android işletim sistemiyle çalışan, 20.3 megapiksel APS-C sensör ve değiştirilebilir lens sistemine sahip olan bu dijital fotoğraf makinesi orta ve üst düzey fotoğrafçıları hedefliyor. Tabii ki, sahip olduğu pratiklik ve ön tanımlı modlarla giriş seviyesindeki kullanıcılara da göz kırpıyor. 4500 TL civarında bir Türkiye satış fiyatına sahip olan bu kamerayla ilgili detayları yazının devamındaki incelemede bulabilirsiniz.
İnceleme Başlıkları:
Donanım – Yazılım – Performans ve Batarya – Kamera – Sonuç
Donanım
Samsung Galaxy NX 136.5 x 101.5 x 56 mm.’lik boyutlara sahip olan, üst sınıf kompakt sistem kameradan daha büyük, ancak bir DSLR makineden biraz daha küçük hacimde bir ürün olarak dikkat çekiyor. Samsung’un bu makineyi geliştirirken ergonomiye önem verdiği anlaşılıyor, ortaya çıkan ürün rahatlıkla tutuluyor ve fotoğraf veya video çekimi yaparken sorun çıkarmıyor. Ürünün siyah renk plastik kasasının yüzeyi hafif bir sürtünmeye sahip, bu da makinenin elde kaymadan tutulmasına izin veriyor. Kabza bölümünün deriyle kaplanması da makineyi tutarken ve kullanırken esas işlev gören bölümün daha verimli şekilde amacını karşılamasını sağlıyor.
Galaxy NX değiştirilebilir lens sistemine sahip bir makine olarak dikkat çekiyor. Samsung’un sunduğu ve aralarında üç boyutlu lensin de bulunduğu çeşitli lensleri takarak farklı amaçlar için bu makineyi kullanabilirsiniz. Lens yuvasının hemen yanında yer alan düğmeyi kullanarak lensi kolaylıkla çıkarabilirsiniz. Önden baktığınızda lensin sol üst köşesinde odaklama yardımcı ışığı bulunuyor. Bunun paralelinde, aşağıda kalacak şekilde de Galaxy NX yazısını görüyoruz.
Kabza ön bölümde epey bir çıkıntı yapıyor. Bunun üstünde hafif aşağı doğru eğim verilmiş ve bu sayede daha rahat kullanılmasına imkan sağlanan deklanşör butonu yer alıyor. Deklanşör butonunun hemen gerisinde de anında video çekimine başlamaya izin veren kırmızı renkli video kayıt tuşu bulunuyor. Bunlardan başka üst bölümde mod geçişini fiziksel kontrol etmeyi sağlayan halka, güç butonu, flaş ve hot-shoe yer alıyor. Ayrıca dahili flaşın hemen yanında da flaş tuşunu görüyoruz.
Samsung Galaxy NX’in arkasında 4.8 inç, 720p ekran yer alıyor. Bu ekran arka bölümün hemen hemen tamamını kaplıyor. Kontroller de dokunmatik ekran üzerinden, kamera uygulaması aracılığıyla gerçekleştiriliyor. Ekranın hemen üstünde, Samsung Galaxy akıllı telefonlarında da gördüğümüz mavi renkli bildirim ışığı yer alıyor. Ayrıca vizörden vazgeçemeyenler için Galaxy NX’te 0.46 inç SVGA elektronik vizör de yer alıyor. Gözünüzü vizöre götürdüğünüz anda vizör otomatik olarak açılıyor ve büyük ekran kararıyor.
Makinenin sol kenarında 3.5 mm. kulaklık jakı ve bir kapak arkasına gizlenmiş microUSB ve microHDMI portları yer alıyor. Bu kapağın hemen yanında da hoparlörü görüyoruz. Hoparlörün ses çıkış şiddeti makul seviyede, çekilen görüntüleri veya herhangi bir Android uygulaması içinden açılmış videoyu izlerken yeterli oluyor. Karşı kenarda, kabzanın olduğu bölümde herhangi bir şey görmüyoruz. Alt bölümde tripod yuvası yer alırken, kabzanın bulunduğu kenarda bir kapak arkasında gizlenmiş microSD ve microSIM kart yuvaları bulunuyor. Ayrıca Galaxy NX’in 4360 mAh kapasiteli bataryası da bu bölüme yerleştirilmiş.
Samsung Galaxy NX’in teknik özelliklerini incelerken ikiye ayırmak gerekiyor: Galaxy ve optik. Galaxy bölümü, Galaxy NX’in bir Android telefonu gibi işlemesini sağlayan teknik özellikleri temsil ederken optik bölümü de tahmin edebileceğiniz gibi Galaxy NX’in kamera sisteminin teknik özelliklerini temsil ediyor.
Öncelikle Galaxy tarafına bakalım. Samsung Galaxy NX’te 1.6 GHz dört çekirdekli Pega-Q yongaset, 2 GB RAM ve 16 GB dahili hafıza yer alıyor. 16 GB dahili hafıza çekeceğiniz fotoğraf ve videolar için yeterli gibi görünüyor, ancak arzu ederseniz 64 GB’ye kadar destekli microSD kart yuvası sayesinde daha fazla depolama alanı açabilirsiniz. Samsung Galaxy NX kablosuz bağlantı tarafında bir akıllı telefon veya tableti aratmıyor. 802.11a/b/g/n çift bant Wi-Fi, Bluetooth 4.0, A-GPS ve GLONASS destekli GPS gibi kablosuz bağlantı desteklerinin yanı sıra HSPA+ ve LTE desteklerini de görüyoruz.
Optik tarafına baktığımızda 20.3 megapiksel APS-C CMOS sensör ve DRIMe IV görüntü işlemcisini görüyoruz. 23.5 x 15.7 mm.’lik boyutlarıyla sensör ışığı olabildiğince fazla miktarda yakalıyor, sonuç olarak gürültüsü azaltılmış fotoğraf ve videolar elde ediliyor. Hibrit Otomatik Netleme özelliği sayesinde de daha hızlı şekilde odaklama yapılıyor. Galaxy NX’i farklı lenslerle kullanmak mümkün, test merkezimize gelen gövdeye 18-55mm f/3.5-5.6 lens kiti eşlik ediyor.
Yazılım
Samsung Galaxy NX’te Android 4.2.2 Jelly Bean yüklü geliyor ve bunun üstünde TouchWiz kullanıcı arayüzü de bulunuyor. Android işletim sistemi sayesinde Galaxy NX’in verimliliği daha da artıyor. Özellikle çekilen fotoğraf ve videoların paylaşımı ve saklanması noktasında. Ayrıca normalde bir Samsung Galaxy akıllı telefon ve tabletinde yaşanan deneyim aynı şekilde bir fotoğraf makinesinde de yaşanabiliyor. Doğrusunu söylemek gerekirse, Galaxy NX gibi bir fotoğraf makinesinde Android’i görmek garip geliyor. Ancak bu garipliği olumsuz değil, olumlu olarak algılayın.
Samsung Galaxy NX’i açtığınızda karşınıza doğrudan kamera arayüzü çıkıyor. Ana ekrana dönmek için kamera uygulamasının sol üst köşesinde yer alan ev ikonuna dokunmak gerekiyor. Bunu yaptığınızda karşınıza alıştığınız TouchWiz kullanıcı arayüzü çıkacak. Ana ekranda Kamera uygulaması kısayolu her panelde sabit şekilde yer alıyor. Ayrıca ana ekranın bir panelinde de Camera Studio başlıklı bileşen görüyoruz. Bileşenin içinde Modum, Paper Artist, Galeri, Anı Albümü, Video Düzenleyici, Dropbox, Yardım, Fotoğraf Önerisi, TripAdvisor ve Sphere gibi Galaxy NX’te yüklü bulunan, fotoğraf ve video odaklı uygulamaların kısayolları bulunuyor. Ayrıca bu bileşen içine dilediğiniz uygulamaların kısayollarını da yerleştirebilirsiniz.
Yukarıda belirttiğimiz gibi, Android’in varlığı özellikle fotoğraf ve videoların paylaşımı, depolanması noktalarında farkını belli ediyor. Çektiğiniz fotoğraf ve videoları Twitter, Facebook, Instagram veya diğer sosyal ağlara kendi Android uygulamalarını kullanarak yükleyebilirsiniz. Üstelik Galaxy NX’in sadece Wi-Fi değil, aynı zamanda HSPA+ bağlantı desteğine sahip olması da, paylaşım işlemi üzerindeki mekan kısıtlamasını ortadan kaldırıyor. Mobil geniş bant bağlantı imkanının bulunduğu yerlerde hızlı şekilde paylaşımda bulunabilirsiniz. Ayrıca Dropbox uygulaması da çektiğiniz fotoğraf ve videoları bulutta saklamanıza ve bunlara farklı yerlerden erişmenize izin veriyor.
Android’in kattığı esneklik sadece paylaşım ve yedeklemeyle sınırlı değil. Eğer isterseniz Galaxy NX üzerinde TV veya film de izleyebilirsiniz. Yapmanız gereken tek şey Digiturk Play, Tivibu, D-Smart Blu veya benzeri bir TV uygulaması indirmek ya da makinenin dahili hafızasına veya microSD kartına film dosyaları yükleyip dahili video oynatıcısı veya Google Play’den indireceğiniz üçüncü taraf video uygulaması yardımıyla film izlemeye başlamak. Ayrıca rahatlıkla oynayabileceğinize inanıyorsanız, Galaxy NX’e oyun da yükleyebilirsiniz.
Performans ve Batarya
Samsung Galaxy NX’in sahip olduğu 1.6 GHz dört çekirdekli işlemci belki akıllı telefon veya tabletlerde gördüğümüz kadar yüksek profilli değil, ancak Samsung Galaxy NX’in beklenen şekilde, düzgün işlemesine yardımcı oluyor. Kamera uygulamasının kullanımında, kontroller arasında geçişte, odaklamada ve çekim hızında hayal kırıklığına uğratacak sorunlar gözlenmiyor. Ancak Android’in bulunması nedeniyle makinenin sıfırdan açılması biraz zaman alıyor. Eğer kamera tamamen kapalıysa, güç butonuna basıldıktan sonra kameranın çekime hazır hâle gelmesi yaklaşık 30 saniye gibi bir süre alıyor. Ancak bekleme moduna alıp Galaxy NX’i tıpkı bir akıllı telefon gibi de kullanabilirsiniz. Bu durumda sadece güç butonuna değil, deklanşör tuşuna basarak da kamera arayüzüne hızlı şekilde geçebilirsiniz.
Samsung Galaxy NX için Android telefon ve akıllı tabletlere uyguladığımız benchmark testlerini uygulamayı gerekli görmedik, ancak en azından bir GeekBench 3 benchmark testini uygulamadan da geçmek istemedik. Elde ettiğimiz “Tek çekirdek: 507 – Çok çekirdek: 1515” sonucu bu makinenin performans bakımından orta üst sınıf Android cihazlarıyla aynı seviyede olduğunu gösteriyor.
İşin içinde Android işletim sistemi, Wi-Fi ve HSPA+ gibi kablosuz bağlantı destekleri olduğu için pil performansı konusunda sadece çekilen fotoğraf sayısı veya kaydedilen video süresine bakıp yorum yapmak mümkün olmuyor. Çünkü kamera kullanılmazken, bekleme modundayken bile güç sarfedecek işler yapıyor. 4360 mAh kapasiteli batarya tam olarak şarj edildiği takdirde sabahtan akşama bir günü rahatlıkla çıkaracak kapasiteye sahip.
Kamera
Samsung Galaxy S4 Zoom’dan bildiğimiz kamera arayüzünü Galaxy NX’te de görüyoruz. Bu kullanıcı arayüzü otomatik çekim, elle ayarlama ve akıllı modlar arasında kolay geçiş imkanı sunuyor. Ayrıca Donanım bölümünde de belirttiğimiz gibi üstte yer alan halkayı kullanarak da modlar arası geçiş yapılabiliyor.
Galaxy NX’te otomatik, manuel, deklanşör önceliği, diyafram önceliği, program ve akıllı gibi ana çekim modları yer alıyor. Akıllı mod içinde de bulunulan ortam koşullarına göre her türlü ayarın otomatik olarak yapıldığı yaratıcı çekim, minyatür, sesli fotoğraf, silgi, dram, çoklu pozlama, hareketli fotoğraf, şelale, panoramik, zengin ton, hareket dondurma, yiyecek, iç mekan, makro gibi modlar bulunuyor.
Profesyonel veya profesyonelliğe adım atmaya başlayan kullanıcılar fiziksel kontrolleri kullanarak ayar yapmayı fazlasıyla tercih eder. Ancak Samsung Galaxy NX’in arkasında dokunmatik ekrandan başka bir şey görmüyoruz. Dolayısıyla gerekli tüm kontrollerin de dokunmatik ekran üzerinden yapılması gerekiyor. Manuel, diyafram veya deklanşör önceliği gibi bir moda girdiğinizde ekranın tepesinde diyarfram açıklığı, pozlama telafisi, ISO gibi ayarların yer aldığını göreceksiniz. Bu çubukta ilgili yerlere dokunarak sözünü ettiğimiz değerleri ayarlayabilirsiniz. Ayrıca uzman moduna geçiş yaparak halka görünümlü manuel ayar arayüzünü de kullanabilir, parmağınızı sanki bir lens halkasının hareket ettirirmiş gibi sürükleyerek parametrelerin ayarını gerçekleştirebilirsiniz. Tabii ki, bu yöntem bir fiziksel tuş veya halkayla ayar yapmanın pratikliğini sağlamaktan uzak, ancak en azından Samsung işleri kolaylaştırmak için elinden gelen gayreti göstermiş. Aslında dokunmatik ekran küçültülse ve fiziksel kontroller için de ekranın bir kenarında yer açılsa ortaya çok daha iyi bir sonuç çıkabilirdi.
Aslında Samsung, Galaxy NX’i satın alanların çoğunlukla otomatik ayarlara veya akıllı modlara bağlı kalarak çekim yapacağını düşünmüş olmalı ki, fiziksel kontrolleri çıkarmakta bir sakınca görmemiş. Bu düşüncenin çok da mantıksız olduğu söylenemez. Makineyi test ettiğimiz süre boyunca otomatik modda veya akıllı mod ayarlarından birini seçerek kullandık ve elde ettiğimiz sonuçlar hiç de fena sayılmazdı.
Öncelikle gece çekimleriyle başlayalım. Akıllı telefon kamera testlerinde de gece çekim performansına, özellikle gece çekilen manzara fotoğraflarına büyük önem veririz. Samsung Galaxy NX ile otomatik modda ve flaş kapalıyken yaptığımız gece çekimlerinde pozlamanın normale göre biraz daha fazla olduğunu gördük. Bu da yüksek şiddetli ışık yayan nesnelerde aşırı parlaklığa yol açıyor. Böyle bir durumda manuel moda geçiş yapıp elle ayar yapmak, diyafram açıklığını kısmak daha iyi sonuç verebilir. Otomatik modda çekilen gece manzaralarında yakınlaştırma yapıldığında hafif de olsa gürültü gözleniyor, ancak elle ayar sonrasında yaptığımız çekimlerde bu etkinin de ortadan kalktığını gözlemledik.
İç mekan çekimlerinde de Galaxy NX fena sayılmaz. Akıllı modlar içinde İç mekan adında özel bir mod var, ancak buna ihtiyaç duymadan, otomatik modda da gayet düzgün, iç ortamı en doğru şekilde kareye yansıtacak renk doğruluğuna ve parlaklığa sahip görüntüler yakalayabilirsiniz. Eğer ortamdaki ışık şiddeti çok düşük değilse flaş bile kullanmanıza gerek kalmıyor. Flaş demişken, Galaxy NX’in flaşının yeteri kadar güçlü olduğunu, çekimlerde ortamı aydınlatmaya fazlasıyla yardımcı olduğunu söylememiz gerekiyor.
Işık şiddetinin yeterli olduğu ortamlarda veya güneşli havalarda Samsung Galaxy NX’in iyi sonuçlar vermesini bekleyenler hayal kırıklığına uğramayacaktır. Kapalı havalarda yapacağınız çekimlerde de Zengin Ton (HDR) modunu kullanırsanız biraz daha parlak ve tatmin edici sonuçlar elde edebilirsiniz. Samsung Galaxy NX ile çekeceğiniz 20.3 megapiksel tam çözünürlüklü fotoğraflarda yakınlaştırma yaptığınızda detayların epey yoğun şekilde karede yer aldığını göreceksiniz. Öyle ki, çektiğiniz bir manzara fotoğrafında yakınlaştırma yaptığınızda, normalde çok küçük görünen bir bina üzerindeki yazıyı bile rahatlıkla okunacak hâle getirmeniz mümkün.
Makro çekimlerde de Galaxy NX iyi performans gösteriyor. Tabii ki, odaklamada kullanılan lensin türü ve parametreleri de devreye giriyor. Ancak elimizdeki 18-55 mm lens ile nesneye yeteri kadar yaklaşarak ve tabii zumu da kullanarak kaliteli fotoğraflar elde ettik. Galaxy NX’i etkileyici yemek, çiçek, börtü böcek fotoğrafı çekmek için kullanabilir, bunları Instagram, Facebook, Twitter gibi sosyal ağlarda hızlı şekilde paylaşabilirsiniz.
Samsung, Galaxy NX’e vizör kullanmayı sevenler için 0.46 inç, 800 x 600 çözünürlüklü bir elektronik vizör de yerleştirmiş. Gözünüzü vizöre götürdüğünüzde dokunmatik ekran devredışı kalıyor, bunun yerine vizör çalışıyor. Elektronik vizörü pek tercih edilesi bulmuyoruz, ancak bu tarz fotoğraf çekmeye alışanlar için iş görecektir. Ne var ki, elektronik vizör açık olduğunda otomatik netleme noktasını değiştirmeniz mümkün olmuyor. Normalde bu değişikliği dokunmatik ekran üzerinde istediğiniz noktaya dokunarak gerçekleştiriyorsunuz.
Video tarafına baktığımızda Samsung Galaxy NX’in 1920 x 1080 (25 fps), 1920 x 810 (24 fps), 1280 x 720 (50 fps), 1280 x 720 (25 fps), 640 x 480 (50 fps) gibi farklı boyutlarda çekim yapabiliyor. Kaliteli bir ses kaydı eşliğinde video çekimi gerçekleştiren makineyle çektiğimiz 1080p/25fps videonun kalitesinin vasatı pek de aşmadığını görüyoruz. Makineyi hareket ettirirken veya elde tutarken meydana gelen titreşim ve ani hareketin yarattığı bulanıklık etkileri videoda fazlasıyla hissediliyor gibi görünüyor.
Galeri: Samsung Galaxy NX Kamerasından Fotoğraflar
Sonuç
Bir fotoğraf makinesinde Android kulağa hoş geliyor. Çektiğimiz fotoğraf ve videoları sadece makinede tutmak veya USB kablo ya da SD kartla bilgisayara aktarıp saklamanın çok ötesine geçtik. Artık çektiğimiz her şeyi anında cihaz üzerinde düzenlemek ve arada herhangi bir ek cihaza ihtiyaç duymadan paylaşmak istiyoruz. İşte burada Android büyük bir esneklik sunuyor. Samsung da önümüzdeki dönemde bu esneklikten daha fazla faydalanacak gibi görünüyor. Ayrıca Android’in varlığı fotoğrafların bulut depolama servislerinde saklanmasında daha büyük bir kolaylık sunuyor, Samsung’un ek araçlar sunmasına gerek kalmadan, söz konusu servislerin uygulamalarını kullanarak işlem gerçekleştirmek mümkün oluyor.
Ne var ki, Samsung Galaxy NX gibi daha üst sınıfa mensup makinelerde Android’e güvenmek yetersiz kalabiliyor. Sunduğu yazılım arayüz deneyimi açısından baktığımızda Galaxy NX’in Galaxy S4 Zoom ve Galaxy Camera’dan çok fazla farkı yok gibi görünüyor. Halbuki Samsung bu cihaza fiziksel kontrole imkan tanıyacak bazı unsurlar (ek buton, halka, vs.) ekleyerek ürünü yarı-profesyonel veya profesyonel kullanıcılar için daha çekici hâle getirebilirdi.
Tabii ki, Samsung Galaxy NX’i diğer Galaxy serisi akıllı kameralardan ayıran unsur optik özellikleri. Değiştirilebilir lens yapısı sayesinde farklı koşullarda farklı lenslerle Galaxy NX’ten daha yüksek verim almak mümkün oluyor. Makinenin düşük ışık, kapalı ortam ve kapalı havalarda gösterdiği performansı çok fena bulmadığımızı söylemeliyiz. Makro çekimlerde de Galaxy NX iyi bir performans sergiliyor.
Mobil geniş bant desteğine sahip olması da Galaxy NX’i güçlü kılan unsurlardan bir tanesi. Takacağınız bir SIM kart yardımıyla gittiğiniz her yerde çektiğiniz fotoğraf ve videoları anında paylaşma, ihtiyaç duyduğunuzda e-postalarınızı fotoğraf makinesinden kontrol etmek kulağa hoş gelen şeyler.
Doğrusunu söylemek gerekirse, Android bu cihazın hem en büyük avantajı hem de en hassas noktalarından bir tanesini teşkil ediyor. Android’in Galaxy NX için sunduğu hızlı paylaşım ve bulut depolama işlevleri paha biçilemez. Ancak 4 bin 500 TL civarında bir kamera satın alanlar Galaxy S4 Zoom vey Camera’da da gördükleri Android deneyimi ve kamera arayüzünden çok daha fazlasını bekleyebilir. Değiştirilebilir lens, 20.3 megapiksel APS-C sensör, hibrit otomatik netleme sistemi gibi optik alandaki farklılıklar, tabii ki değer katan ve Galaxy NX’i maliyet anlamında da küçük kardeşlerinden ayıran özellikler. Yine de, biçilen fiyat Galaxy NX için olması gerekenden biraz daha fazlaymış gibi görünüyor.