Küresel koronavirüs salgını, büyük bir sağlık tehdidi olmasının yanı sıra, çok da güçlü bir ekonomik tehdit niteliği taşıyor. Pek çok sektör ve şirket, salgın döneminin ve sonrasının etkilerini yoğun biçimde hissedecek gibi görünüyor. Samsung da akıllı telefon pazarının lideri olarak bu şirketler arasında yer alıyor.
Koronavirüs salgını yılın başlarında Çin’de yayıldığında Samsung bu durumu büyük ölçüde yara almadan atlatmayı başarmıştı. Ocak ve şubat ayında Çin’deki bazı tesislerde üretimin durması Samsung’u etkilememişti. Ancak Brezilya ve Hindistan gibi ülkelerde koronavirüsün yayılmasını engellemek için alınan önlemler çerçevesinde fabrikalarda üretimin durması, Samsung’u olumsuz yönde etkileyecek gibi görünüyor. Nisan ayındaki üretim beklentisini hatırı sayılır ölçüde aşağıya çeken şirket, küresel talepte de belirgin bir düşüş bekliyor.
Samsung’la ilgili bu haberlerin kaynağı, tahmin edilebileceği gibi, Güney Kore medyası. Burada çıkan haberlere göre; şirket nisan ayında geçmiş ayların ortalamasına kıyasla yüzde 60 oranında bir düşüş bekliyor.
Samsung’un nisan ayı içinde sadece 10 milyon telefon üretmeyi öngördüğü söyleniyor. Normal şartlarda ayda ortalama 25 milyon telefon üreten bir şirket için bunun büyük bir düşüş olduğunu görmek çok zor değil.
Aylık üretilen telefon sayısının son kullanıcıya satılan cihaz sayısıyla örtüşmeyebileceğini belirtmek gerekiyor. Samsung, nisan ayında yukarıda geçen 10 milyon sayısından daha fazla cihazı satmayı başarabilir. Şirketin elinde mart ayından kalan belli bir stoğun bulunduğunu da hatırlatmakta fayda var. Samsung için bir süre önce piyasaya çıkan amiral gemisi Galaxy S20 serisinin satış rakamları belirleyici unsur olacak gibi görünüyor.
Yine de, Samsung yöneticileri akıllı telefon üretiminin mayıs ayı itibarıyla normal hacme dönebileceği konusunda umutlu konuşuyor. Ancak bunun için şirketin Brezilya ve Hindistan‘daki fabrikalarında tekrar çarkların dönmesi gerekiyor. Ne var ki, şimdiden bunun için bir garanti vermek mümkün değil. Üretim normale dönse bile, akıllı telefonlara yönelik talebin salgın öncesi seviyeye hemen yükselmesi pek muhtemel görünmüyor.
