Oppo yılın her iki yarısına birer Reno serisi sığdırmayı bir gelenek hâline getiriyor. Geçtiğimiz mayıs ayında Reno 3 serisinin üyelerini gördükten beş ay sonra Reno 4 serisi Türkiye’ye giriş yaptı. Bu seride üç farklı model yer alıyor. Bunların giriş ve en üst seviyedeki üyeleri olan Reno 4 Lite ve Reno 4 Pro’yu daha önce incelemiştik. Şimdi sırada seriye adını da veren ortanca üye Reno 4 bulunuyor. Kendisinden 5-6 ay önce Türkiye’ye gelmiş olan Reno 3 modeline göre çok büyük farkları olmasa ve hatta bazı açılardan biraz geride gibi görünse de, Reno 4 özellikle işlemcisi ve sahip olduğu tasarım unsurlarıyla selefine göre bir ilerleme gösteriyor. Oppo Reno 4 inceleme yazısında bu telefonla geçirdiğimiz 2-3 haftanın sonunda elde ettiğimiz izlenimler ve yorumlar yer alıyor.
Oppo Reno 4 inceleme: Tasarım
Oppo Reno 3 biraz daha orta segment telefon görünümünde ve daha çok bir ya da iki yıl öncesinin amiral gemisi telefonlarından esinlenen bir ön ve arka tasarıma sahipti. Reno 4’ün ise bu açıdan biraz daha 2020’nin amiral gemisi telefonlarından ilham alan bazı unsurları barındırdığını söyleyebiliriz. Örneğin, ekranın sağ üst köşesine iki kameraya ev sahipliği yapan bir ekran deliği var. Ekran deliği diğer şirketlerin de tasarımlarında sıklıkla yer verdiği bir unsur ve sektörde de genel kabul görmeye başladı. Aslına bakarsanız, Oppo ilk Reno serisi telefonlarında açılır selfie kamera mekanizmalarının denemelerini yapıyordu ve ortaya köpek balığı yüzgecine benzer bir tasarım da çıkmıştı.
Arka yüz tasarımında da kamera modülünde diğer üreticilerde de gördüğümüz dikdörtgen şekilli kamera modülünün izleri var. Oppo buraya dört tane kamera modülü yerleştirmiş. Üç kamera lensi büyük görünümlüyken derinlik sensörü diğerlerine göre daha küçük. Telefonun arka yüz tasarımında tek renk tercih edilmiş, ancak ışığa tuttuğunuzda maviye çalan renk tonlarını ve Oppo’nun harflerini barındıran hologramlı deseni göreceksiniz. Bu ışık oyunuyla Oppo, Reno serisinin ilk iki serisindeki ışık oyunlarına bir atıfta bulunuyor.
Reno 4, selefi Reno 3’e göre biraz daha ince olmakla birlikte yüzey alanı hemen hemen aynı. Telefonun önü sağlam bir camla kaplı. Oppo, ekran koruyucu filmi en baştan yerleştirmiş. Kenarları plastik çerçeve kaplarken arkada da cam görünümlü plastik kullanılıyor. Telefonun ağırlığı 165 gram ve gerçekten ince ve hafif bir telefon. Hafifliği sayesinde uzun süreli kullanımlarda bile yorgunluk yaratmıyor. Gerçekten de tutması ve kullanması zevkli bir telefon. İnce olduğu için de cepte rahatlıkla taşınıyor.
Alt kenarda hoparlör, mikrofon, USB-C portu ve 3.5mm kulaklık jakı yer alıyor. Üst kenarda ikinci bir mikrofon daha var. Sol kenarda microSD ve nano SIM kart tepsisi üste doğru yerleştirilmiş. Bunun hemen altında ise ses tuşları bulunuyor. Sağ kenarda ise güç butonu var. Güç butonunun üstünde yeşil renkli küçük bir çizgi yerleştirilmiş. Tuşların basma aralıkları çok geniş değil, yine de rahatça kullanıldığını söyleyebiliriz.
Yukarıda, sol üst köşesinde delik barındırdığını belirttiğimiz ekran, ince sayılabilecek bir ekran çerçevesiyle sarılıyor. Alt kenardaki çerçeve kalınlığı biraz daha fazla. Oppo, ekranın üst kısmına küçük bir ahize hoparlörü yerleştirmiş. 20:9 görüntü oranıyla ekranın günümüzün standartlarını tutturduğunu görüyoruz. Ekran-gövde oranı da yüzde 83.5 ile birlikte son zamanlarda çıkan akıllı telefonların ortalamalarını tutturuyor.
Oppo Reno 4 inceleme: Donanım, Performans ve Pil
Oppo Reno 4’te 6.4 inç AMOLED ekran yer alıyor. Yukarıda da belirttiğimiz gibi ekran, 20:9 görüntü oranına sahip. 1080 x 2400 piksel çözünürlüklü ekran 411 ppi ile yeteri kadar keskin ve net görüntüler sunuyor. Oppo’yu farklı kılan unsurlardan bir tanesi AMOLED ekran kullanımını ürün yelpazesinin önemli bir kısmına yaymasıdır. Reno 4 kullanıcıları da derin siyahlar, canlı renkler ve yüksek kontrastın avantajlarından yararlanıyor. Reno 4’ün ekranı video izlemek, fotoğraflara bakmak veya web sitelerinde gezinmek için fazlasıyla yeterli bir alanı sunuyor. Sunduğu netlik, parlaklık ve canlılık sayesinde de görsel deneyimi daha da yukarılara çıkarıyor.
Ekranın renk modu varsayılan olarak daha zengin renklerin deneyimlenebileceği Canlı modda ayarlanmış. Renk sıcaklığını da ekran ve parlaklık ayarları içinden değiştirebilirsiniz. Oppo, göz sağlığı konusunda yardımcı olacak bazı araç ve seçenekleri de ayarlar altında sunuyor. OSIE Görme Efekti özelliği de görüntüleri biraz daha canlı hâle getiriyor. AMOLED ekranın yararlarından bir tanesi de ekran kapalıyken sadece belirli pikselleri çalıştırmak ve güç tüketimini artırmadan telefonun ekranında saat, tarih ve bildirimleri göstermek. Reno 4’te de bu imkan var. Ekran ve parlaklık ayarları altından ulaşabileceğiniz Sürekli Açık Ekran ayarları başta kapalı geliyor. Bunu açabilir, ekranda gösterimin yapılacağı saat aralıklarını belirleyebilir ve saat stilini seçebilirsiniz.
Reno 4’ün alt kenarında tek bir hoparlör bulunuyor. Bu hoparlör bir akıllı telefon için yeterli bir ses çıkışı sunuyor. Ancak çok fazlasını beklememek gerekiyor. Kutudan çıkan standart Oppo kulaklığının kalitesi iyi, başka bir kulaklığa ihtiyaç duymazsınız. 3.5mm kulaklık jakı da bulunduğu için istediğiniz kulaklığı bağlayabilirsiniz.
Oppo Reno 4’te selefi Reno 3’e göre ilerleme olarak nitelendirebileceğimiz unsurlardan bir tanesi işlemci. Bu telefonda da Reno 4 Pro’da olduğu gibi Snapdragon 720G işlemci bulunuyor. Aslında bu işlemci çok yeni sayılmaz, 700 serisi içinde bundan daha üst seviyede işlemciler var. Reno 4 Pro’da bu işlemcinin varlığı pek hoşumuza gitmezken bu telefonda aynı işlemciyi görmek memnun ediyor. 8 GB RAM ve 128 GB dahili hafıza da mevcut. Bunun yanı sıra microSD kart yuvası sayesinde depolama alanını daha da artırmak mümkün oluyor.
Reno 4 genel olarak düzgün ve akıcı bir performans sunuyor. Telefonu kullandığımız süre boyunca performans konusunda sıkıntı yaşamadık. Kullanıcı arayüzünde geçişler iyi, uygulamalar ve oyunlar da fazla bekletmeden açılıyor. Oyun tarafında da Reno 4’ün çoğu oyun için iyi ve tatmin edici bir performansı sunduğunu görüyoruz.
Pil tarafına baktığımızda Reno 4, 4015 mAh kapasiteli piliyle selefi Reno 3 ile hemen hemen aynı kapasitede pile sahip. Bu pil normal yoğunluklu kullanımda bir günü rahatlıkla çıkarıyor. Eğer telefonu çok yoğun biçimde kullanmazsanız bir günü, hatta iki günü aşmanız da mümkün görünüyor. Kısacası Reno 4, sahip olduğu pille yarı yolda bırakmayacaktır.
Hızlı şarj teknolojisi tarafında da Reno 4’te Reno 3’e göre ilerleme var. Reno 3’te VOOC 3.0 bulunurken bu Android telefonda daha yeni bir hızlı şarj teknolojisi olan VOOC 4.0’ı görüyoruz. Oppo’nun belirttiğine göre telefonun pili, sadece 20 dakikada yüzde 50 doluluğa ulaşabiliyor. Yaptığımız testlerde de Oppo’nun bu iddiasının boş olmadığını gördük. Telefonun pili 0’dan yüzde 27 seviyeye 10 dakikada ulaşıyor. 21 dakikada ise yüzde 53 seviyesine çıkıyor. Bir saatten az sürede de pilin tamamı doluyor. Kısacası, kutudan çıkan şarj adaptörü sayesinde pil ve şarj, sorun olmaktan çıkıyor. Bununla birlikte hızlı şarj teknolojisi nedeniyle pilin daha yüksek bir akımla şarj edildiğini ve buna bağlı olarak pilin genel ömrünün normale göre biraz daha kısa sürede tükeneceğini de belirtmeden geçmeyelim. Ancak pilin verimliliği kaybolana kadar bu telefonu yenisiyle değiştirme ihtiyacını çoktan hissetmeye başlarsınız gibi görünüyor.
Oppo Reno 4 inceleme: Yazılım ve Güvenlik
Oppo Reno 4’te Android 10 yüklü olarak geliyor. Bunun üstünde de ColorOS 7.2 sürümü yer alıyor. Oppo’nun bu yıl içinde incelediğimiz birçok Android telefonunda görüp alıştığımız bir kullanıcı arayüzü ve deneyim Reno 4’te de karşımıza çıkıyor. İlk kurulum esnasında uygulama ikonlarının şeklini ve diğer görsel unsurlarının ayarlayabilirsiniz. Smart Assistant, ana ekranın en solunda yer alıyor. Bu alanda fazla bileşen sunulmuyor, ancak Hava Durumu, Adımsayar gibi kullanışlı araçlar da burada yer alıyor. Sık görüştüğünüz kişilere de bu alandan hızlıca erişebilirsiniz.
Ana ekranı özelleştirme konusunda da Oppo, ColorOS 7 içinde birçok aracı sunuyor. Ana ekrandayken iki parmağınızla kıstırma hareketi yaparak özelleştirme menüsüne erişebilirsiniz. Buradan uygulama simgelerinin yerlerini değiştirebilir, sayfa geçiş efekt seçenekleri arasından seçim yapabilirsiniz. Pencere öğeleri, yani widget’lar da kolaylıkla seçilip istenilen ana ekran sayfasına eklenebiliyor.
Daha önceki Oppo telefonlarında gördüğümüz gibi Google’ın Gmail, Haritalar, YouTube gibi uygulamaları yüklü olarak geliyor. Bunları ana ekrandaki Google klasörü içinde görebilirsiniz. Araçlar klasörü altında ise Telefon Yöneticisi, Pusula, Telefon Kopyalayıcı, FM radyo gibi kullanışlı uygulamaları görüyoruz. Telefon Yöneticisi sayesinde tek bir tıklatmayla telefonun performansını optimize edebilirsiniz. Uygulamaların yönetimi için de buraya bir kısayol eklenmiş. Bileşen Kontrolü bölümünden de telefonun bellek, SIM ve bunun gibi donanım tabanlı bileşenlerinin kontrolünü gerçekleştirebilirsiniz.
Oyun Alanı bölümü telefonda yüklü olan oyunların otomatik olarak eklendiği bir alan. Oyunları buradan hızlı şekilde başlatabilirsiniz. Oyun Alanı içinde sunulan çeşitli araçlar sayesinde performansı artırabilir veya rahatsız edici unsurları kapatarak kesintisiz bir oyun keyfi yaşayabilirsiniz. Oyun içinde ekran görüntüsü veya ekran kaydı yapmak için gerekli olan araçları da özel oyun menüsünde görüyoruz.
AMOLED ekranlı bir telefon olmasına bağlı olarak Reno 4’te ekran içi parmak izi okuyucusu bulunuyor. Bu birim Reno 4 Pro’daki performansı sunuyor. Hızlı ve isabet oranı yüksek. Parmak izi ekleme işlemi de hızlı şekilde gerçekleşiyor. Sonrasında da ekran kilidini hızlı şekilde açabilirsiniz. Reno 4’ü kullandığımız süre boyunca parmak izi okuyucusu bizim için yeterli oldu ve yüz tanımayı etkinleştirme ihtiyacını hissetmedik.
Oppo Reno 4 inceleme: Kamera
Oppo Reno 4’ün kamera sisteminde selefi Reno 3’tekine göre birtakım farklılıklar bulunuyor. Ana kamera çözünürlüklü açısından aynı olsa da, diyafram açıklığı tarafında iyileşme var. 48 megapiksel ana kamera f/1.7 diyafram açıklığı ve faz algılamalı otomatik odak gibi özelliklere sahip. Bu ana kameranın yanında yine üç kamera mevcut, ancak bunların nicelikleri ve işlevlerinde değişiklikler bulunuyor. Ultra geniş açılı kameranın çözünürlüğü azaltılmış, ancak diyafram açıklığı tarafında ilerleme var. 8 megapiksel ultra geniş açılı kamera f/2.2 diyafram değeriyle geliyor. Telefoto kamera kaldırılmış. Siyah-beyaz monokrom lens de yok. Bunların yerine 2 megapiksel çözünürlük ve f/2.4 diyafram açıklıklı makro lens ve derinlik sensörü de bulunuyor.
Her ne kadar Reno 4’ün kamera özellikleri selefindekine göre çözünürlük ve bazı kamera bileşenleri açısından geride görünse de, bu telefonla çektiğimiz fotoğrafları genel olarak beğendiğimizi söyleyebiliriz. Yeterli ışık koşulları altında parlak ve canlı fotoğraflar çekebilirsiniz. Renkler biraz daha sıcak tarafa doğru kayıyor gibi görünüyor. Detaylarda ise biraz kayıp var, yakınlaştırma yaptığınızda bunu göreceksiniz. Düşük ışık performansı da iyi seviyede denilebilir. Her ne kadar az bir kumlanma görünse de, genel olarak çekilen fotoğrafların başarılı olduğunu söyleyebiliriz. Gece modunu kullanarak da çekim yapabilirsiniz, ancak bu durumda detaylarda epey kayıp var. Bu modda çekilen fotoğraflar sosyal medyada paylaşım için iyi olabilir, ancak fotoğrafı bastırmak istiyorsanız, bu mod pek uygun sayılmaz. 48 megapiksel tam çözünürlükte çekeceğiniz fotoğraflar da detaylar açısından biraz daha zengin olacaktır. Ancak parlaklık ve diğer unsurlar açısından çok fazla değişiklik yok.
Makro çekimlerde Reno 4’ü iyi bulduk. Bununla birlikte nesneye daha da yaklaşarak fotoğraf çekmek isterseniz makro lensi kullanabilirsiniz. Bu durumda çözünürlükten ödün vermeniz gerekecek, ancak çekeceğiniz fotoğraflar daha net olacaktır. Portre çekimlerde de Reno 4’ün kamera sistemi iyi iş çıkarıyor.
Reno 3, 44 megapiksel ön kamerasıyla övünen bir telefondu. Oppo Reno 4’te ise bunun yerine 32 megapiksel ile yine yüksek çözünürlüklü olarak nitelendirebileceğimiz bir ana kamera bulunuyor. Bunun yanına bir de derinlik sensörü eklenmiş. Bu sensör sayesinde portre çekimlerde arka plan efekti daha iyi şekilde veriliyor. Yeterli ışık altında iyi fotoğraflar çekebilirsiniz. Işık şiddeti azaldığında kumlanma ve bulanıklık artabilir. Bulanıklığı engellemek için Reno 3’ü mümkün olduğu kadar sabit tutmakta fayda var.
Video tarafında ise arka kamerayla 4K video kaydının yapılabildiğini görüyoruz. Oppo’nun akıllı telefonları video tarafında iyi işler çıkarıyor. Reno 4 için de aynısının geçerli olduğunu söyleyebiliriz. Elektronik görüntü sabitleme sisteminin sayesinde durağan videolar çekebilirsiniz. Ses kayıt kalitesi de tatmin edici.
Oppo Reno 4 inceleme: Sonuç
Oppo sunmuş olduğu bu kadar fazla seçenekle karar vermeyi de zorlaştırıyor. Reno 4’ü piyasada indirimli olarak 4000 TL seviyesinde bir fiyattan bulmak mümkün. Ondan biraz daha az para vererek Reno 3’e de sahip olabilirsiniz. İki telefonun arasındaki farklar çok yüksek seviyede değil, farklı alanlarda ikisinin de öne çıkabildiğini görüyoruz. Tasarım tarafında Reno 4’ün Reno 3’e göre daha iyi seviyede olduğunu söyleyebiliriz. Ekran tarafında ise değişen bir şey yok. Reno 4 sahip olduğu işlemciyle biraz daha önde görünüyor. Eğer arzu ettiğiniz MediaTek yerine Qualcomm işlemcisiyse, o hâlde Reno 4 sizin için uygun olacaktır. Kamera özellikleri bakımından Reno 3 biraz daha ön planda gibi görünse de Reno 4 ile de memnun edici fotoğraflar çektik. Pil tarafında da Reno 4, bir günü rahatlıkla çıkarmayı sağlayan sağlam bir performans sergiliyor. Android 10 ve onun üstünde gelen ColorOS 7.2 de bir akıllı telefondan beklediklerinizi size sunuyor. Android 11 ve ColorOS 11 güncellemesini almak konusunda Reno 4’ün biraz daha öncelikli olmasını bekleyebiliriz.