Cambridge Analytica skandalının patlak vermesinin ardından gizlilik konusu yine teknoloji dünyasının en sıcak gündem maddelerinden biri hâline geldi. Skandalın ardından pek çok şirketin gizlilik politikaları mercek altına alınırken, skandalın kalbinde yer alan Facebook da politikalarında önemli değişiklikler gerçekleştirdi. Bu değişikliklerden Facebook’un çatısı altındaki diğer şirketler de nasibini aldı. Oculus gizlilik politikasında Avrupa Birliği’nin Genel Veri Koruma Tüzüğü (GDPR) doğrultusunda değişiklikler gerçekleştirdiğini duyurdu.
Oculus tarafından yapılan açıklamada değişikliklerin GDPR ile uyumluluk adına yapıldığı belirtilse de, Cambridge Analytica skandalı ve Facebook’un bu skandaldaki rolünün de kararda etkili olduğunu anlamak çok zor olmuyor.
Politikalarında ve koşullarında tepeden tırnağa bir yeniliğe gitmeyen Oculus, bunun yerine hangi verileri topladığını ve bunları kimlerle paylaştığını daha açık biçimde anlatıyor. Çatı şirketi Facebook’un izlerini de takip eden Oculus, yeni Gizlilik Merkezi’ni de duyurdu. Söz konusu merkez sayesinde Oculus kullanıcıları şirketin veri tabanındaki verilerini görebiliyor ve indirebiliyor.
Peki Oculus kullanıcılarından ne gibi veriler topluyor? Toplanan veriler isim ve e-posta adresinden boy ve hareket bilgisi gibi fiziksel verilere kadar uzanıyor. Etkileşime girilen kişileri ve içerikleri de saklayan Oculus, bunu kullanıcılarına kişiselleştirilmiş bir deneyim sunmak için yaptığını belirtiyor.
Oculus, pek de şaşırtıcı olmayan bir biçimde, topladığı verilerin bir kısmını Facebook ile de paylaşıyor. Ancak şirket bunu deneyimi kişiselleştirme ve kötüye kullanımı engellemek adına yaptığının altını özellikle çiziyor. Oculus bunu kullanıcılarını aynı uygulamayı kullanan Facebook arkadaşlarıyla buluşturmak için yaptığını da vurguladı.
Oculus gizlilik politikası ve hizmet koşullarındaki değişiklikleri bugün itibarıyla devreye sokuyor. Gizlilik Merkezi’nin faaliyete geçmesi içinse 20 Mayıs tarihini beklemek gerekiyor.
