Dijital yayın platformlarının devi Netflix, son zamanlarda yayın stratejisinde radikal değişikliklere gidiyor. İlk olarak tüm bölümleri bir anda yayınlayarak “binge-watch” (ardı ardına izleme) kavramını popüler hale getiren Netflix, son dönemde farklı yayın stratejileri denemeye başladı. Bu stratejiler arasında, bölümleri üç hafta boyunca yayınlanan, bir League of Legends yan ürünü olan Arcane ve geçen mayıs ayında iki bölüme ayrılan Stranger Things 4 de yer alıyor.
Netflix’in yeni hedefi ise popüler dizi The Witcher. Üçüncü sezonunun ilk kısmı 29 Haziran’da, ikinci kısmı ise temmuz ayında yayınlanacak. Bu strateji, diziye olan ilginin daha uzun bir süreye yayılmasını ve her bölüm sonrasında sosyal medyada yoğun tartışmaların yaşanmasını hedefliyor. Bu sayede The Witcher, haftadan haftaya sürekli olarak gündemde kalmayı başarabilecek.
Yapımcılar, bu stratejinin Stranger Things dizisinden esinlenerek ortaya çıktığını belirtiyor. Dizi çekimleri sırasında, The Witcher‘ın üçüncü sezonunun iki bölüm halinde işlenebilecek çok doğal bir orta noktaya sahip olduğunu fark etmişler. Bu tespit, dizinin çekim sürecinden sonra, düzenleme aşamasında yapıldı.
Yapımcılara göre, bu yaklaşım aynı zamanda izleyicilere, bir bölümün ardından hemen diğerine geçmeden önce sosyal medyada tartışma ve beklenti oluşturma olanağı sunuyor. Çünkü dijital platformlarda, bir bölümün sonunda hemen bir diğerine geçildiği için geleneksel anlamda “cliffhanger” (bölüm sonu heyecanı) oluşmuyor. Ancak The Witcher‘ın yeni yayın stratejisi, izleyicilere bu heyecanı yeniden yaşatmayı amaçlıyor.
Öte yandan, bu stratejinin izleyici sayısını artırıp artırmadığı konusunda net bir bilgi yok. Çünkü Netflix’in izleyici ölçümlemeleri genellikle belirsiz oluyor. Ancak bu yeni strateji, diziye ve hikayenin akışına uygun bir yapı sunduğu için dizinin dördüncü sezonunda da benzer bir strateji izlenip izlenmeyeceği, henüz kararlaştırılmış değil.