Bir NASA uzay aracı, kuruluşun belirttiği şekilde Güneş’e “dokundu”, böylelikle ilk kez insan yapımı bir nesne bu tarz büyüklükte bir gök olayına imza atmış oldu.
Uzay ajansı, bu başarıyı araç için büyük bir adım ve güneş bilimi için dev bir adım olarak nitelendirdi.
Parker Solar Probe adlı uzay aracı, geçtiğimiz nisan ayında bir uçuş sırasında güneşin korona adı verilen üst atmosferine birkaç kez girip çıktı. NASA’nın verileri alması ve onaylaması için aradan aylar geçmesi gerekti. Geçiş, uzay aracını korona içinde uçarken güneşin merkezinin yaklaşık 13 milyon kilometre yakınına getirdi.
Ajans, Parker’ın sekizinci ve en yakın geçişinden elde edilen bilgilerin, bilim insanlarının en yakın yıldızımız ve onun Güneş sistemi üzerindeki etkisi hakkında daha fazla bilgi edinmesine yardımcı olacağını kaydetti.
İddialı görev, aynı zamanda NASA’nın araştırmasına adını veren Amerikalı astrofizikçi Eugene Parker tarafından onlarca yıl önce ortaya atılan bir terim olan “Güneş rüzgarı” hakkında daha fazla bilgi edinmemize yardımcı olabilir. Güneş rüzgarı, bazen uyduları ve hatta yer tabanlı teknolojiyi bozan güneşten gelen yüksek hızlı bir parçacık akışıdır. Artı tarafta, gece gökyüzünde dans eden nefes kesici kuzey ışıklarını, yani aurora’ları da yaratırlar.
Güneşin aşırı sıcaklıklarına ve radyasyonuna karşı koruma için özel olarak tasarlanmış bir ısı kalkanına sahip olan uzay aracı, 2018’de Amerika’nın Florida eyaletinde bulunan Cape Canaveral uzay üssünden fırlatıldı. İlk yaklaşımlarından biri sırasında uzay aracı yaklaşık 343.000 km/saat hıza ulaştı. Ancak 2025’teki son uçuşu sırasında yaklaşık 692.000 km/saat hıza ulaşması bekleniyor.
Aşağıdaki video, Parker Solar Probe’un bu son başarısı hakkında daha fazla fikir veriyor ve ayrıca uzay aracının korona boyunca uçarken çektiği inanılmaz görüntüleri de içeriyor:
Vaşington’daki NASA Genel Merkezi’nde Bilim Misyonu Müdürlüğü yardımcı yöneticisi olarak görev yapan Thomas Zurbuchen, “Parker Solar Probe’un Güneş’e dokunması Güneş bilimi için anıtsal bir an ve gerçekten dikkate değer bir başarıdır.” dedi. “Bu kilometre taşı bize sadece Güneşimizin evrimi ve güneş sistemimiz üzerindeki etkileri hakkında daha derin bilgiler sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda kendi yıldızımız hakkında öğrendiğimiz her şey bize evrenin geri kalanındaki yıldızlar hakkında daha fazla şey öğretiyor.”
NASA’da Parker program yöneticisi olarak görev yapan Joseph Smith ise şu sözleri ekledi: “Önümüzdeki yıllarda daha da yaklaşırken görevin başka neler keşfedeceğini görmek için sabırsızlanıyoruz.”