MP3 dosya formatı, müzik endüstrisinde büyük bir değişimin fitilini ateşlemişti. Önce müzik endüstrisinde başlayan bu değişim sonra eğlence sektörünün tamamını kapsamına almıştı. Bu değişimi benimsemekte gecikmeyen Apple, iPod ile birlikte adeta küllerinden doğmuş ve iPhone’a giden yolun ilk taşını döşemişti. Apple’ın yeniden ayağa kalkmasında önemli bir rolü olan MP3 dosya formatı için yolun sonun geldiği, formatın geliştiricileri tarafından kamuoyuna duyuruldu. Ancak bunun gerçekte teknik ve hukuki bir durum olduğunu, söz konusu formattaki dosyaların daha iyi alternatifler olmasına rağmen önümüzdeki birkaç yıl daha varlığını sürdüreceğini belirtmekte fayda var.
Tam adı MPEG-2 Audio Layer III olan format, ilk olarak 1993’te kullanılmaya başlamıştı. MP3, çeşitli iniş ve çıkışlara rağmen, uzun yıllar boyunca dijital müziğin standardı olma özelliğini korudu. Ancak son yıllarda formatın Fraunhofer Institute bünyesindeki geliştiricilerine eskisi kadar getirmediği de biliniyordu.
Fraunhofer Institute, 23 Nisan itibarıyla MP3 içinde kullandığı bazı patentler için yürüttüğü lisans programını sonlandırdı. Bu da lisansların kullanım süresinin sona ereceği anlamına geliyor. Fraunhofer Institute, yeni standart format olarak gelişimine destek verdiği AAC’yi öne çıkarıyor.
AAC formatı da yıllardır kullanılıyor. Ancak AAC’nin popülaritesi MP3’inkine pek yaklaşabilmiş değil. Temelde daha iyi bir format olan AAC, kalitesine rağmen yazılım ekosistemindeki eksikliği nedeniyle beklenen ivmeyi kazanamamıştı.
MP3 cepheden çarpışarak çekilecek
MP3 için yolun sonu gelse de, klasikleşmiş formatın cepheden tamamen çekilmesi biraz zaman alacak gibi görünüyor. Çevrim içi müzik platformlarının ve daha yüksek müzik kalitesinin revaç gördüğü günümüzde daha iyi algoritmalara olan ihtiyaç da artıyor. Ancak bu dönüşüme rağmen, MP3 adı bir süre daha duyulmaya devam edeceğe benziyor.
