Microsoft, 2025 yılında piyasaya sürülmesi planlanan yeni Windows 365 Link cihazını tanıttı. Windows 365 hizmetiyle entegre çalışan bu kompakt cihaz, özellikle işletmelerin bulut tabanlı PC deneyimini daha pratik ve güvenli bir hale getirmek için tasarlandı. 349 dolarlık fiyat etiketiyle dikkat çeken cihaz, bir “ince istemci (thin client)” olarak kullanıcıların buluttaki Windows 11 tabanlı sanal makinelerine hızlıca erişim sağlamalarına olanak tanıyor.
Windows 365 Link, kompakt ve fansız yapısıyla sessiz bir kullanım deneyimi sunuyor. Yerel bir işletim sistemi çalıştıran cihaz, yalnızca bulut tabanlı bir Windows 365 PC’ye bağlanmak için gerekli temel işlemleri yerine getiriyor. Microsoft, bu cihazın işletmelere yönelik kullanımında basitlik ve güvenliği ön planda tutuyor. Şirketin Windows ve Surface bölümü başkanı Pavan Davuluri, “Cihazın olabildiğince şeffaf olmasını, kullanıcıların minimum adımla bulut PC’lerine erişmesini hedefliyoruz.” açıklamasında bulundu.
Teknik özelliklere bakıldığında, Windows 365 Link’in bir Intel işlemci, 8 GB RAM ve 64 GB depolama alanı ile donatılacağı belirtiliyor. Ancak, cihazın asıl amacı buluta bağlanmak olduğundan, donanımın yüksek performans göstermesi beklenmiyor. Bunun yerine, cihazın bağlantı hızı ve güvenilirliği öne çıkıyor. Ayrıca, cihazın saniyeler içinde açılabilmesi ve uyku modundan hızlıca uyanabilmesi, kullanıcı deneyimini iyileştiren unsurlar arasında yer alıyor.
Bağlantı seçenekleri bakımından cihaz, iki USB-A 3.2 ve bir USB-C 3.2 portuna, bir DisplayPort’a, bir HDMI portuna ve Ethernet bağlantısına sahip. Ön tarafta ise ek bir USB-A 3.2 portu bulunuyor. Kablosuz bağlantı açısından Wi-Fi 6E ve Bluetooth 5.3 desteği sunan cihaz, modern ofislerde ihtiyaç duyulan bağlantı standartlarını karşılıyor.
Windows 365 Link ile yeni işlevsellik ve güvenlik önlemleri
Windows 365 Link, Microsoft’un güvenliğe verdiği önemin bir yansıması olarak tasarlanmış. Şirketin daha önce Xbox ve Windows işletim sisteminde uyguladığı güvenlik önlemleri, bu cihazda da kendini gösteriyor. Microsoft, cihazın üzerindeki hafif işletim sistemini, dış tehditlere karşı sertleştirilmiş bir versiyon olarak tanımlıyor. İşletim sistemi yalnızca Microsoft tarafından imzalanmış uygulamaları çalıştırıyor ve her bir işlem sanal alanlarda izole ediliyor.
Microsoft’un işletim sistemi güvenliğinden sorumlu başkan yardımcısı David Weston, cihazın güvenlik yapısına dikkat çekerek, “Xbox ya da bir akıllı telefon gibi düşünün; daha az özellik, daha yüksek güvenlik. Win32 desteği olmadığından, sistem hem sade hem de daha güvenli,” ifadelerini kullandı.
Bu güvenlik yaklaşımı, cihazı özellikle hassas verilerin işlendiği işletmeler için cazip bir seçenek haline getiriyor. Ayrıca, cihazın Microsoft Intune ile kolayca entegre olabilmesi ve minimum yapılandırma gerektirmesi, BT yöneticilerinin iş yükünü önemli ölçüde azaltıyor.
Piyasada HP, Dell ve Lenovo gibi markalar tarafından sunulan benzer ince istemci cihazları bulunuyor. Bu cihazlar genellikle daha düşük fiyatlara sahip olsa da, Microsoft, Windows 365 Link’in işletmeler için daha çekici bir seçenek olduğunu düşünüyor. Şirket, özellikle fiyat-performans oranına odaklanarak, 349 dolarlık bu cihazın ticari müşteriler için uygun maliyetli bir çözüm sunduğunu belirtiyor.
Windows 365 Link, aynı zamanda Microsoft’un Copilot Plus serisinin bir parçası olarak tanımlanıyor. Bu, cihazın yapay zeka entegrasyonu ve kullanıcı deneyimini iyileştiren ek özellikler sunabileceği anlamına geliyor. Pavan Davuluri, bu konuda “Copilot Plus yeteneklerini buluttaki Windows 365 deneyimine taşıyoruz,” diyerek şirketin ileriye dönük vizyonuna vurgu yaptı.
Windows 365 Link’in, özellikle “sıcak masa (hot desk)” konseptiyle çalışan ofislerde ideal bir çözüm sunacağı öngörülüyor. Birden fazla kullanıcının aynı cihaz üzerinden kendi bulut PC’lerine bağlanabilmesi, hem esnekliği artırıyor hem de maliyetleri düşürüyor. Cihazın, kolay kurulumu ve kullanıcı dostu tasarımıyla işletmelerin dijital dönüşüm süreçlerine katkı sağlaması bekleniyor.
Windows 365 Link, küçük ve orta ölçekli işletmelerde yaygın bir kullanım alanı bulabilir. Ancak, rakip markaların sunduğu çözümlerle kıyaslandığında, cihazın piyasada nasıl bir performans sergileyeceği zamanla netleşecek.