Yazılım devi Microsoft’un araştırma birimi, mobil cihazları kablolara muhtaç olmadan en hızlı ve güvenli biçimde şarj etmek için çeşitli yöntemler üstünde çalışıyor. Ekibin bu çalışmaları sonucunda bulduğu yöntemlerden birisi de lazerler oldu. Ancak bu lazer ışınlarının bilimkurgu filmlerinde görülen veya sağlık sektöründe kullanılan ışınlarla aynı olmadığını belirtmek gerekiyor. Akıllı telefonlar tıpkı güneş panelleri gibi lazer ışınlarını toplayacak.
Kablosuz şarja artık kimse bir bilimkurgu unsuru gözüyle bakmıyor. Yine de, kanıksanmış olması kablosuz şarjın yaygın bir çözüme dönüştüğü anlamına da gelmiyor. Farklı kablosuz şarj standartları gibi engellere ek olarak, aşılması gereken bazı teknik sorunlar da bulunuyor. Kablosuz şarj insanlara tehlike teşkil ettiği için doğru frekansı tutturmak büyük önem taşıyor. Mevcut şarj üniteleri enerjiyi dağınık bir formatta yaydığı için cihazların şarj ünitesine çok yakın bir yerde durması gerekiyor.
Microsoft Research tarafından geliştirilen lazerle şarj konsepti, telefonun şarj ünitesine çok yakın bir yerde durması gerekliliği de ortadan kalkıyor. Düz bir çizgi üstünde ilerleyen lazer ışınları, yön sorununa çözüm getiriyor. Bugün kullanılan kablosuz güç alıcıları yerine Microsoft Research’ün yönteminde foto-voltaik panellerin kullanılması planlanıyor. Söz konusu panel teknolojisinin güneş panellerindeki teknolojiye epey benzer olduğunun altını çizmekte fayda var. Bir algoritma ve tespit mekanizması ise lazer ışınlarının sadece gereken zamanlarda ateşlenmesini sağlıyor. Lazer ışınlarının önüne bir engel çıktığında veya telefon tamamen şarj olduğunda lazer ışınları otomatik olarak kesiliyor.
Kızılötesi ışınlarının da lazer ışınları yerine bir alternatif olarak kullanılabileceği belirtiliyor. Yine de, söz konusu teknolojinin sadece prototip aşamasında olduğunu ve henüz gerçek anlamda test edilmediğini unutmamak gerekiyor.