Teknoloji

Meta, Avrupa’da Facebook ve Instagram verileriyle yapay zekâ modelleri eğitmeye hazırlanıyor

meta

Meta, Avrupa’daki dijital ayak izlerini yapay zekâ eğitimi için değerlendirmeye hazırlanıyor. Şirket, Facebook ve Instagram kullanıcılarının herkese açık verilerinden faydalanarak daha gelişmiş yapay zekâ modelleri oluşturmak istiyor. Bu kapsamda kullanıcıların gönderileri, yorumları ve yapay zekâ sohbet geçmişleri veri havuzuna dahil edilecek. Fakat özel mesajlar ve kapalı profiller kapsam dışında tutulacak.

Plan, yalnızca 18 yaş ve üzeri kullanıcıları ilgilendiriyor ve kişisel gizliliği ihlal etmeyecek şekilde sınırlamalarla şekillenmiş durumda. Meta, bu adımı atmadan önce Avrupa’daki kullanıcılara bilgilendirme yapacağını belirtiyor. Kullanıcılar, verilerinin kullanılmasına karşı çıkmak isterse doğrudan itirazda bulunabilecek. Bunun için özel olarak hazırlanmış bir çevrim içi form erişime açılacak.

Meta, yerel dil ve kültürel ifadeleri yapay zekâya öğretmeyi hedefliyor

Meta’ya göre Avrupa’daki bu hamle, yapay zekânın yerel dil yapılarını ve kültürel ifadeleri daha doğru kavraması için kritik bir adım. Şirket, farklı ülkelerdeki deyimler, espriler ve hatta alaycılık biçimlerinin bile modele doğru şekilde yansıtılmasını istiyor. Yapay zekânın yalnızca teknik olarak değil, aynı zamanda kültürel düzeyde de isabetli yanıtlar üretebilmesi hedefleniyor. Bu da daha çok kişiselleştirilmiş ve bağlama uygun sonuçlar anlamına geliyor.

Ne var ki, şirketin bu yöndeki çalışmaları daha önce bazı engellere takılmıştı. 2023 yılında İrlanda Veri Koruma Komisyonu’nun talebiyle benzer bir girişim askıya alınmıştı. Bu durum, Avrupa’daki veri düzenlemelerinin ne denli katı uygulandığını bir kez daha gözler önüne sermişti. Bu nedenle Meta’nın yeni planları dikkatli bir iletişim stratejisiyle yürütülüyor.

Bu arada şirket, kullanıcıların mahremiyetine dair endişeleri gidermek adına şeffaf bir bilgilendirme süreci vaat ediyor. Kullanıcılara gönderilecek e-posta ve uygulama içi bildirimlerle veri kullanımı açık şekilde anlatılacak. İtiraz mekanizması da kolay erişilebilir ve hızlı işlemeye uygun olarak tasarlandı. Böylece kullanıcılar kontrolün kendilerinde olduğunu hissedebilecek.

Bunun yanı sıra Meta, zaten yıllardır ABD’deki kullanıcıların herkese açık paylaşımlarını yapay zekâ eğitimi için kullanıyor. Şirketin açıklamasına göre, 2007 yılından bu yana açık şekilde paylaşılan metinler ve görseller eğitim verisi olarak değerlendirildi. Avrupa için geliştirilen bu yeni plan ise ilk kez kullanıcıları süreçte aktif bir rol almaya teşvik ediyor. Yani bu kez kullanıcıya bir söz hakkı veriliyor.

Öte yandan, Meta bu yeni veri kullanım sürecinde yalnızca kendi yapay zekâ modelleri için değil, aynı zamanda çok modlu sistemlerin geliştirilmesi için de veri toplamayı planlıyor. Ses, görüntü ve metin gibi farklı içerik türleri arasında bağlantı kurabilecek modellerin eğitilmesi hedefleniyor. Bu da yapay zekânın hem etkileşim kalitesini hem de çoklu ortam performansını artırmayı amaçlıyor.

Buna rağmen, Avrupa’daki veri düzenleyici kurumların bu süreci nasıl karşılayacağı merak konusu olmaya devam ediyor. GDPR gibi güçlü düzenlemelerin olduğu bir ortamda, Meta’nın tüm prosedürleri harfiyen uygulaması bekleniyor. Aksi takdirde planlar tekrar durdurulabilir ya da yasal yaptırımlarla karşı karşıya kalabilir.

Tüm bunların yanında, dijital hizmet sağlayıcıları ile kullanıcılar arasındaki güvenin korunması hâlâ temel meselelerden biri. Meta’nın bu süreçte atacağı her adım, diğer teknoloji devleri için de örnek teşkil edecek. Kullanıcının rızasına dayalı bir veri kullanımı modeli, uzun vadede dijital ekosistemin sürdürülebilirliği açısından belirleyici rol oynayabilir.