Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü’ne yapılan son başvurulardan bir tanesi, Lenovo’nun Motorola RAZR modelini katlanabilir ekranla yeniden canlandırma girişimini açık ediyor. 17 Aralık 2018 tarihinde tescil başvurusu yapılan bu tasarım ilk olarak 91Mobiles‘ın dikkatini çekti. Başvuruda içinde katlanabilir ekran bulunan bir cihaz dikkat çekiyor. Cihazın dış tarafında da ikinci bir ekran bulunuyor.
Geçen hafta Wall Street Journal da, Motorola’nın gelecek ay içinde yenilenmiş bir RAZR telefonu tanıtmayı planladığını yazmıştı. Bu katlanabilir ekranlı telefonun fiyatının da 1500 dolar olacağı söylenmişti.
Her ne kadar RAZR adı Motorola Mobility’nin başvurusunda geçmese de tasarım, alt kısmında yer alan kalın kenarına kadar simgesel cihazınkine çok benziyor. En büyük değişiklik ise telefonun iç tarafında olacak gibi görünüyor. Eskinin ekran ve tuşlardan oluşan birleşiminin yerine tek bir katlanabilir ekran getiriliyor. Bu da WSJ’nin yenilenecek cihazın görünümüyle ilgili olarak verdiği detayla örtüşüyor.
Motorola’nın RAZR tasarımını geri getirip getirmeyeceği, HMD’nin Nokia markasının lisansını aldıktan sonra 2017’de Nokia 3310‘u, 2018’de de Nokia 8110‘u canlandırmasıyla birlikte çok sorulur olmuştu. RAZR V3’ün tasarımcılarından Paul Pierce, geçtiğimiz ay CNET’e bu konuyla ilgili olarak, eski telefonu yeniden canlandırma fırsatının olduğunu, ancak bunun sadece bir göz boyama veya benzer bir türde olamayacağını, “devrim” niteliğinde büyük bir fikre ihtiyaç olduğunu kaydetmişti.
Katlanabilir ekranların ilerlemesiyle birlikte söz konusu fikir elde edilmiş olabilir. Gelecek ay Samsung, katlanabilir ekranlı olmayan Galaxy S10 modellerinin yanında katlanabilir ekranlı bir model de tanıtmayı planlıyor. Böylelikle önemli bir aşama kaydedilmiş olacak. Esnek ekran teknolojisi, Motorola’nın nostaljik telefonunu modern kullanıcı arayüzünü bozmadan, aynı istiridye kapaklı RAZR tasarımıyla yeniden sunmasını mümkün kılabilir.
Pierce, insanların Razr’ı çok özlediklerini ve hatırladıklarını düşünüyor. Onun kapağı açıldığı zaman çıkardığı sesi ve verdiği hissi de unutamıyor. Bu yüzden, anıların bazılarını canlandırmak için neler yapabileceklerini anlamaya çalıştıklarını, ancak bu temelde inanılmaz bir deneyim sağlayacak şekilde yapılmasının gerektiğini de söylemişti.