Apple en iyi telefon deneyiminin daha küçük ekranlı telefonlarla sağlanacağını düşünürken Android tarafında bulunan üreticiler daha büyük ekranları test etmeye başlamışlar ve kullanıcıların bunlara büyük ilgi gösterdiğini görmüşlerdi. Gerçekten de Samsung, HTC, LG, Sony ve daha sonra Windows Phone tarafında Nokia gibi şirketlerin büyük ekranlı telefonlarla dikkate değer satış rakamları yakaladığını gördük. Diğer deyişle, tüketiciler büyük ekranlı telefonları, her ne kadar daha az ergononomik olsa da, sevdi. Apple ilk olarak 2012 yılında iPhone’un ekran boyutunu 3.5 inç’ten 4 inç’e çıkararak önemli bir adım atmıştı. Yine de, 4 inç diğer amiral gemisi telefonlarda gördüğümüz 4.5 inç ve üstü büyüklükteki ekranlara karşı küçük kalıyordu. İşte bu yıl, şirket bir yerine iki tane büyük ekranlı telefon çıkararak kendisinden büyük bir adım bekleyenlere gerekli cevabı fazlasıyla verdi. Bu iki seçenekten 4.7 inç ekranlı olanı, yani iPhone 6 ile ilgili detayları incelememizde bulabilirsiniz.
Video İnceleme
Boyutlarda Android telefonların ortalamasına çıkılmış
iPhone 6, 138.1 x 67 x 6.9 mm.’lik boyutlarıyla iPhone 5s’e göre hatırı sayılır oranda daha geniş bir yüzey alanı kaplıyor. Buna rağmen selefinden yaklaşık 0.6 mm. daha ince. Üstelik iPhone 5s’teki keskin hatlara sahip tasarım yerini daha yuvarlak ve yumuşak hatlara bırakmış.Doğrusunu söylemek gerekirse Apple, iPhone 6 ve iPhone 6 Plus ile birlikte birinci, ikinci ve üçüncü nesil iPhone’ların tasarım çizgisine az da olsa geri dönüş yapmış. Yuvarlak hatlar sayesinde iPhone 6’yı rahatlıkla kavramak ve kullanmak mümkün oluyor. 6.9 mm. kalınlığın da cihazın rahat kullanılmasına önemli bir katkısı bulunuyor.
Söylediğimiz gibi, iPhone 6 büyük bir cihaz; en azındandaha önce de iPhone kullananlara göre büyük gelecektir, buna karşılık daha önce Android veya Windows telefon kullanmış olanlar ise iPhone 6’nın büyüklüğünü makul sınırlar içinde bulacaktır. Gerçekten de iPhone 6, boyutlarıyla günümüzün telefon kriterlerinin sınırları içinde kalan bir cihaz.
iPhone 6’yı tek elle kullanırken baş parmağınız, iPhone 5s’te olduğu gibi ekranın her noktasına rahatlıkla erişemeyecektir. Bu da ekranın üst kısımlarında bulunan kontrollere dokunmak için cihazı elinizde hafif hareket ettirmenizi gerekebilir. Apple, bunu engellemek amacıyla “Reachability” olarak adlandırılan bir hareket geliştirmiş.
Ana ekran tuşuna art arda iki kez tıklattığınızda kullanıcı arayüzü aşağı doğru iniyor ve parmağınızın ulaşamayacağı kadar yukarıda olan arayüz unsurları parmağınızın erişeceği seviyeye gelmiş oluyor. Reachability hareketini kullanmak başlangıçta zor gelebilir, ancak alıştıktan sonra iPhone 6 kullanımınızın en önemli parçaları arasında bulunabilir. Doğrusunu söylemek gerekirse, Reachability hareketine daha büyük ekranı nedeniyle iPhone 6 Plus’ta daha çok ihtiyaç duyuluyor.
iPhone 6’nın büyüyen boyutlarıyla birlikte güç butonu üst kenardan sağ kenara taşınmış. Tıpkı Samsung’un Galaxy telefonlarında olduğu gibi, güç butonu baş parmak veya işaret parmağının rahatlıkla erişebileceği bir noktaya konumlandırılmış. Ayrıca güç butonu biraz daha uzatılmış. Ses tuşu ise yine aynı yerinde, sağ kenarda bulunuyor. Ses tuşları ince, uzun şerit hâlinde tasarlanmış, böylelikle rahatlıkla kullanıyorsunuz. Hem ses hem de güç tuşları yeterli derinliğe ve yumuşaklığa sahip, kullanmakta sorun yok. Ayrıca ses tuşlarının hemen üstünde ses kapatma anahtarının bulunduğunu görüyoruz. Alt kenarın tasarımında da iPhone 5s’tekine göre değişiklikler yapılmış, biraz daha iPhone 5c havası verilmiş. 3.5 mm. kulaklık jakı, mikrofon, Lightning portu ve hoparlörü alt kenarda görüyoruz.
Apple ekranı büyütüp çerçeveyi küçülterek cihazın yüzey alanını mümkün olduğu kadar dar tutma yoluna gitmemiş, bunun yerine iPhone’un klasik görünümünü muhafaza etmeyi tercih etmiş. Aslında bu yerinde bir karar olmuş ve alıştığımız görünümden farklı, ucube görünümlü bir cihaz görmekten kurtulmuşuz. Ekranın üst bölümünde FaceTime HD kamera, ahize hoparlörü ve çevresel ışık sensörü bulunurken altında ise Touch ID sensörlü ana ekran tuşu yer alıyor. Ön bölümün tamamını kaplayan güçlendirilmiş iyon özellikli ekran camı bir hayli sağlam görünüyor. Ayrıca bu camın kenarlara doğru hafif kavis yapması da kenarlardan yapılan sürükleme hareketlerinin daha rahat gerçekleştirilmesini sağlıyor.
Ekran camı ön yüzün bitiminde metal gövdeyle buluşuyor ve bu gövde cihazın kenarlarını ve arkasını sarıyor. Alüminyum gövdenin üstünde, arka tarafta daha belirgin olacak şekilde plastik şeritler mevcut, bu şeritler kablosuz ve radyo antenleri için gerekli. Cihazın görünümünüyse olumsuz etkiledikleri bir gerçek. Uzay grisi, altın ve gümüş renkler içerisinde en çekici görünenin siyah renk olduğunu söylememiz gerekiyor, onun arkasından da gümüş renk geliyor. Altın renkte sözünü ettiğimiz şeritler beyaz renkte tasarlanmış ve fazlasıyla sırıtıyor.
Arkada 8 megapiksel kameranın yine aynı yerde olduğunu görüyoruz. iPhone 6’nın gövdesi fazlasıyla ince olduğu için kamera hafifçe çıkıntı yapıyor. Bu çıkıntı nedeniyle iPhone 6’yı bir yüzeye koyduğunuzda arka yüz düzlemle tamamen buluşmayacaktır. Bazıları buna çok takıyor gibi görünüyor, ancak o kadar da sorun edilecek bir şey değil. Arkadaki Apple logosunun da çizilmelere karşı dayanıklı bir yapıda olduğu söyleniyordu, bunu görmek için cihazı daha uzun süre boyunca kullanmakta fayda var. Ancak kullandığımız 1 haftalık süre boyunca bu Apple logosu üzerinde dikkate değer bir çizik veya aşınma görmediğimizi söylememiz mümkün.
Apple Retina ekrana bağlı kalmayı sürdürüyor
iPhone 6’nın ekranının boyutunu 4.7 inç’e çıkaran Apple, Retina ekran koşulunu sağlamak için ekran çözünürlüğünde küçük bir artış gerçekleştirdi. Böylelikle iPhone 6’nın iPhone 4, 4s, 5, 5s ve 5c’nin ekranları gibi 326 ppi piksel yoğunluğu değerini sağlamasını mümkün kıldı. Anlayacağınız, iPhone 6’nın 1334 x 750 piksel çözünürlüklü Retina ekranı selefleriyle aynı keskinliği ve netliği sunuyor, tabii ki bir bakışta daha fazla içeriği gösterecek şekilde.
LED arka aydınlatmalı IPS LCD ekran her zaman olduğu gibi geniş görüş açılarına ve yüksek parlaklığa sahip. Ayrıca parlak güneş ışığı altında da rahat kullanım sunmaya devam ediyor. 16:9 görüntü oranlı ekranda filmleri, video klipleri tam oturacak, herhangi bir siyah bant görünmeyecek şekilde izlemek de mümkün oluyor.
Performans artıyor, pil ömrü iPhone 5s ile aynı seviyede
Apple her yeni nesil iPhone ile birlikte Apple A serisi yongasetlerini de güncellemeyi sürdürüyor. iPhone 6’da da Apple A8 yongaset yer alıyor. ARM v8 tabanlı çift Cyclone çekirdek barındıran 1.4 GHz yongaset aynı zamanda dört çekirdekli PowerVR GX6450 grafik işlemci birimini de barındırıyor. Apple RAM konusunda ketum davranmayı sürdürüyor, ancak yapılan incelemeler iPhone 6’nın da 1 GB RAM barındıran bir cihaz olduğunu gösteriyor. Bu donanım paketi iPhone 6’nın kendisinden beklendiği şekilde yüksek performans sunmasını sağlıyor. iPhone 6’yı kullandığımız süre boyunca takılma, kilitlenme gibi sorunlarla hiç karşılaşmadık. Oyun performansı bakımından da iPhone 6 oldukça iyi, büyük ekranın da avantajından faydalanarak iPhone 6 ile keyifli vakit geçirebilirsiniz.
Benchmark testleri de iPhone 6’daki performans artışını somut şekilde ortaya koyuyor. GeekBench 3 testlerine bakıldığında Apple A8 işlemcili iPhone 6 ve iPhone 6 Plus’ın tek çekirdek performanslarının da çoğu Android cihazdan daha iyi olduğunu görüyoruz. Ayrıca bu işlemcinin çoklu çekirdek performansı da listenin en başında bulunuyor. İnternette gezinme performansını test etmek amacıyla başvurduğumuz SunSpider benchmark testinde de iPhone 6’nın Safari internet tarayıcısı 300 ms seviyesinde puan elde ederek masaüstüne iyice yaklaşan bir performans ortaya koyduğunu gösterdi. Ayrıca geçen yılın telefonu iPhone 5s’in de ötesine geçmiş oldu.
Bu arada Apple A8 işlemcide yer alan M8 hareket işlemcisi sayesinde sadece atılan adım sayısı ölçülmüyor, barometre sensörü yardımıyla yükseklik hesabı da yapılıyor. Böylelikle Sağlık uygulaması içinde çıkılan kat sayısının da gösterilen değerler arasında yer alması mümkün oluyor. Ayrıca App Store’da iPhone 6 ve 6 Plus uyumlu yükseklik gösteren uygulamaları da görmeye başladık.
iPhone 6’nın 16 GB, 64 GB ve 128 GB’lık saklama alanına sahip üç farklı seçeneği bulunuyor. 16 GB’lık alanın çekilen fotoğraf ve videolarla yüklenen uygulamalar sayesinde hemen dolacağını söyleyebiliriz. Bu nedenle en az 64 GB kapasiteli iPhone 6’yı tercih etmeniz yerinde bir tercih olacaktır.
iPhone 6’nın büyüyen boyutu pil kapasitesinde de bir artışa vesile oldu. 1810 mAh kapasiteli bir pile sahip olan iPhone 6 performans bakımından geçen yılın telefonuna göre çok da büyük artış sağlamıyor. Apple’ın katalog değerlerine bakıldığında bu telefon 250 saate kadar bekleme, 14 saate kadar konuşma, 50 saate kadar müzik dinleme fırsatı sunuyor. Hücresel şebeke bağlantısı, Wi-Fi, konum servisleri açık olduğu durumda bu telefon normal yoğunluklu bir kullanımda sabahtan akşama bir günü ancak çıkarabiliyor. Şarj aletinizi yakınınızda tutmanız iyi olacaktır. iOS 8 ile birlikte sunulan Pil Kullanım Monitörü sayesinde hangi uygulama veya servisin en fazla pil tüketimine yol açtığını görebilir, buna göre pille ilgili optimizasyon yapabilirsiniz.
iPhone 6’nın anten performansı ortalamanın üstünde. Telefon görüşmelerinde karşı tarafın sesini net ve berrak şekilde alabilirsiniz. Ayrıca sizin sesiniz de ikinci mikrofonun yardımıyla ortamdaki gürültü veya uğultudan arındırılmış şekilde, gayet net şekilde iletliyor. Cihazdaki hoparlörün ses çıkış şiddeti de iyi seviyede. İster hoparlör üzerinden telefon görüşmesi yaparken, ister müzik dinlerken, ister film izlerken bu hoparlör başka bir ses kaynağına ihtiyaç bıraktırmıyor.
En iyi deneyim için uygulamalarda görüntü optimizasyonu gerekli
Apple’ın yeni nesil işletim sistemi iOS 8 bu telefonda yüklü olarak geliyor. Daha önce yayınladığımız iOS 8 incelemesi sayesinde bu işletim sistemi sürümüyle ilgili detayları öğrenebilirsiniz. iPhone 6’da artan ekran boyutuna bağlı olarak daha fazla içeriğin ekranda gösterimi mümkün oluyor. Bu gösterim modu Standart mod olarak adlandırılıyor. Bu arada Büyütülmüş olarak adlandırılan bir mod da 4.7 inç ekranda ikon ve yazıların büyütülmüş şekilde gösterilmesini sağlıyor. iPhone 5s’teki görüntü baz alınıyor ve bu görüntü iPhone 6’nın ekranına sığacak şekilde büyütülüyor. Büyütülmüş mod görme zorluğu çekenler için uygun olabilir, ancak bu modun kullanımı sonucunda ekranda bir bakışta daha az miktarda içerik göreceğinizi bilmeniz gerekiyor.
Uygulamalar iPhone 6’da sorunsuz şekilde çalışıyor, ancak geliştiricilerin 4.7 inç ekrandan optimum performansı alması ve en iyi görüntü kalitesini sağlaması için optimizasyona gitmeleri gerekiyor. Optimize edilmemiş uygulamalar büyütülmüş modda gösteriliyor. İlk bakışta herhangi bir sorun yok gibi görünüyor, görüntü kalitesi de fena sayılmaz. Ancak iPhone 6 için optimize edilmiş uygulamaları gördükten sonra optimize edilmemiş uygulamaları açmak istemiyorsunuz. iPhone 6 ve iPhone 6 Plus’ın büyüyen ekranlarına uyum sağlayan uygulamaların sayısı her geçen gün artıyor.
Apple niceliğe değil niteliğe odaklanmayı sürdürüyor
iPhone kameraları her zaman en iyi akıllı telefon kameraları listesinde başta yer almıştır. iPhone 6 ve iPhone 6 Plus’ta da gelenek bozulmuyor. Piksel savaşlarına girmeyi tercih etmeyen Apple yine 8 megapiksele bağlı kalıyor. Ancak “Focus Pixels” olarak adlandırılan teknoloji sayesinde kameraya faz algılamalı otomatik odaklama sistemi getiriliyor. Galaxy S5 gibi telefonlarda ve birçok DSLR makinede yer alan bu teknolojiyle birlikte daha hızlı otomatik odaklama yapılıyor. Gerçekten de iPhone 6 ile gerçekleştirdiğimiz fotoğraf ve video çekimlerinde odaklamanın oldukça hızlı şekilde yapıldığını görüyoruz.
iPhone 6’nın kamerası dijital görüntü sabitleme sistemine sahip. Bu sistem sayesinde el titremelerinin yaratacağı bulanıklıkların ve titreşimlerin önüne geçilmeye çalışılıyor. Dijital görüntü sistemi sayesinde çekilen fotoğraf ve videolarda gözle görülür bir fark yaratılıyor, ancak iPhone 6 Plus’ta bulunan optik görüntü sabitleme sisteminin sergilediği performansın altında kalındığı bir gerçek.
Galeri: iPhone 6’nın Kamerasından Fotoğraflar
Güneşli günlerde gerçekleştirdiğimiz çekimlerde iPhone 6 gayet parlak ve canlı fotoğraflar elde etmemizi sağlıyor. Düşük ışık performansı da ortalamanın üstünde, ancak gece gerçekleştirdiğimiz manzara çekimlerinde gürültü etkisi hissediliyor. Makro çekimlerde de iPhone 6 başarılı sonuçlar veriyor, ancak nesnenin dibine kadar sokulmanız çok da mümkün olmuyor. Önde yer alan FaceTime HD kamera yine 1.2 megapiksel çözünürlük desteği sunuyor. Ancak yenilenen sensör ve HDR modu sayesinde daha canlı ve parlak özçekim fotoğraflar elde edebilirsiniz.
Video tarafında iPhone 6, 1080p Full HD video kayıt desteğini sürdürüyor, ancak saniyede 60 kare hızda çekim yapma imkanı sunuyor. Ayrıca iPhone 5s’te sunulan ağır çekim video özelliği daha da geliştirildi, bundan böyle saniyede 240 kare hızda, yani daha detaylı ağır çekim videolar çekme imkanınız bulunuyor. Öndeki kamera yine 720p video kayıt desteği sunmayı sürdürüyor. Dijital görüntü sabitleme sisteminin varlığı sayesinde titreşimin az olduğu, ses kalitesi yüksek videolar elde etmeniz mümkün oluyor.
Artan ekran boyutu ve değişen tasarım dışında sürpriz yok
2014 model iPhone’larla birlikte Apple da pazarın yükselen değerlerine boyun eğmek zorunda kaldı. 4.7 inç ekranlı iPhone 6 ve 5.5 inç ekranlı iPhone 6 Plus modelleri içinde iPhone 6 daha ergonomik, daha rahat kullanılan ve cepte taşınan, daha önce de iPhone kullanmış kullanıcıların daha kolay alışabilecekleri cihaz gibi görünüyor. Ekranın büyümesi sayesinde gözler biraz daha rahat edecektir. Gerçekten de iPhone 6 kullandıktan sonra iPhone 5s epey küçük kalıyor, alışmak zor oluyor.
Değişen tasarım ve artan ekran büyüklüğü dışında karşımızda yine bildiğimiz iPhone var. Apple A8 ile birlikte performans grafiği yükseklerde gezinmeyi sürdürüyor, 8 megapiksel arka kamerayla yine etkileyici fotoğraflar çekiliyor, pil yine tek şarjda sadece sabahtan akşama kullanıma izin veriyor. Daha önce iPhone kullanmış olanlar için iPhone 6 terfi edilecek en uygun model gibi görünüyor.
