Apple Ekim 2014’te 9.7 inç ekranlı iPad Air 2’yi çıkarmıştı. Bu tablette ekran camıyla birleştirilmiş, diğer bir deyişle lamine Retina ekran, epey inceltilmiş bir gövde gibi yeniliklerle sunulmuştu. Diğer bir deyişle, iPad Air 2 Apple’ın 9.7 inç ekranlı klasik tabletleri içinde amiral gemisi sıfatını hak edecek nitelikleri bünyesinde barındırıyordu. 2015’te 9.7 inç tablet tarafında yeni bir seçenek sunmayan şirket, 2016 ilkbaharında ise iPad Pro serisine 9.7 inç ekranlı yeni bir seçenek kazandırmıştı. Bununla birlikte iPad Air 2 de piyasada kalmaya devam etmişti.
iPad en başından beri PC’nin yerini alabilecek bir ürün olarak nitelendirilmişti, ancak iPad Pro serisi ürünlerle birlikte Apple’ın bu iddiası biraz daha zemin kazandı, “PC’nin yerini alabilecek tablet” sıfatı bu serinin ürünlerine yüklenmeye başladı. Daha yüksek fiyatı, daha çok işi üretkenlik olan kullanıcıları hedefleyen nitelikleri ve özellikleri; daha çok film izlemek, internette gezinmek, oyun oynamak gibi içerik tüketimiyle ilgilenen kullanıcılar için iPad Pro’yu biraz daha üst seviye bir seçenek hâline getirmişti. Daha çok tüketimle ilgilenen kullanıcılar için artık yaşlanmaya başlamış iPad Air 2’nin yerine gelecek yeni bir seçenek gerekiyordu ki, ilkbaharda 2017 model iPad geldi.
2017 model 9.7 inç Retina ekranlı iPad’i bir süredir deneyimliyoruz. İş yoğunluğu nedeniyle incelemesi biraz gecikti, ancak bu biraz iyi oldu. Apple, WWDC 2017’de çıkardığı 10.5 inç ekranlı iPad Pro ile birlikte 9.7 inçlik iPad Pro seçeneğini kaldırdı. Böylelikle 9.7 inçlik iPad ve iPad Pro 9.7 arasında kararsız kalanlar için önemli bir engel ortadan kalkmış oldu, 9.7 inçlik bir Apple tableti isteyenler için tek seçenek olarak 2017 model iPad kaldı. Bizim için de iPad (2017) ve iPad Pro 9.7 arasında detaylı bir karşılaştırma yapmamıza gerek kalmadı. Yine de, hazırladığımız iPad 2017 inceleme yazısında Apple’ın 9.7 inç Retina ekranıyla ilgili önemli detayları, izlenimlerimizi bulabilirsiniz. Okumadan ve inceleme videosunu izlemeden geçmeyin!
iPad 2017 video inceleme
iPad 2017 inceleme: Tasarım
Apple, 2013’te çıkardığı iPad Air’dan bu yana yolunu izlediği klasik iPad tasarımında vazgeçmiyor, 9.7 inçlik tabletini daha önceki modellerle aynı görünüm ve biçimde sunuyor. Yeni iPad, selefleriyle aynı en ve boya sahip. Ne var ki, 7.5 mm.’lik kalınlıkla, aynı kalınlık değerlerine sahip olan iPad Pro 9.7 ve iPad Air 2’den hatırı sayılır miktarda daha kalın. Bu kalınlık çok sorun yaratmıyor, daha çok sözünü ettiğimiz tabletlerle fiziksel karşılaştırma yaptığınızda aradaki fark ortaya çıkıyor. Ayrıca 2017 model iPad seleflerine göre 20 gr. civarında daha fazla ağırlığa sahip. Boyutlar ve ağırlık tarafındaki artışlara rağmen, klasik iPad ergonomisini, kullanım rahatlığını bu 2017 model Apple tabletinde de bulmak mümkün oluyor.
iPad’in 9.7 inç Retina ekranının hemen altında Touch ID özellikli ana ekran düğmesi bulunuyor. Ekranın üstünde ise 1.2 megapiksel çözünürlüklü FaceTime HD kamera dikkat çekiyor. Üst kenarda 3.5mm. kulaklık jakı, sadece hücresel şebeke destekli modellerde yer alan anten bölmesi ve güç butonu yer alıyor. Ses tuşları sağ kenarda, üste doğru yerleştirilmiş. Yine hücresel şebeke destekli modellerde, alt kenara doğru yerleştirilmiş nano SIM kart tepsisi mevcut. Alt kenarda iki hoparlör, bunun ortasına yerleştirilmiş bir Lightning portu bulunuyor. iPad Pro modellerinin sol kenarında yer alan SmartConnector bağlantısını bu tablette görmüyoruz.
2017 model iPad’in uzay grisi, gümüş ve altın olmak üzere üç farklı renk seçeneği bulunuyor. 9.7 inç iPad Pro’da bulunan roze altın renk seçeneği bu seride bulunmuyor. Sol üst köşede 8 megapiksel çözünürlüklü kamera yer alıyor. Apple logosu ve iPad yazısı arka yüzde dikkat çeken diğer unsurlar arasında yer alıyor. Önceki Apple tabletleri gibi bu yeni tablet de çekici görünüşün yanı sıra sağlam ve dayanıklı bir gövdeye sahip, çizilmelere karşı dayanıklı. Yine de, gönül rahatlığıyla kullanmak ve işlevselliği artırmak adına kılıf veya kapak gibi aksesuarları kullanmanızı tavsiye ederiz.
iPad 2017 inceleme: Donanım ve Performans
Apple, iPad Air 2 ve iPad Pro’da yer verdiği 9.7 inç Retina ekranlarda “lamine” olarak adlandırılan bir özelliğe yer veriyordu. Diğer bir deyişle, üst üste konmuş ekran paneli ve cam arasında boşluk bulunmuyor, bu da ekranın tabletin ön yüzüne daha yakın görünmesini ve daha etkileyici bir görünüm sunmasını sağlıyordu. Yeni iPad’in 9.7 inç ekranı yine sözünü ettiğimiz diğer Apple tabletleri gibi 2048 x 1536 piksel çözünürlüğe ve 264 ppi piksel yoğunluğuna sahip. Böylelikle Retina ekran şartları karşılanıyor.
Ne var ki, “lamine” ekran teknolojisi bulunmuyor, yani ekran camı ve panel arasında bir boşluk var. Bu nedenle ekran, tabletin ön yüzüne göre biraz daha derine yerleştirilmiş izlenimini veriyor. Buna ek olarak, yeni iPad’in ekran camının yansıtma katsayısı daha yüksek, bu da parlak ışık altında tabletin ekranının görünümü biraz zorlaştırıyor. iPad (2017)’yi bir iPad Air 2 veya iPad Pro 9.7 ile yan yana getirdiğinizde, hem ekran camının daha fazla yansıma yapması, hem de cam ve panel arasındaki boşluk fazlasıyla dikkat çekici oluyor, kafaları biraz karıştırıyor. Doğrusunu söylemek gerekirse, iPad’i ilk kez gördüğümüzde ve iPad Pro 9.7 ile yan yana getirdiğimizde, hem bu ekran özellikleri hem de daha kalın gövde nedeniyle onun daha düşük profilli bir tablet olduğunu düşünmüştük.
Ancak 2017 model iPad’i kullanmaya başladıktan sonra bu ön yargı tamamen değişti. Karşımızda tamamen alıştığımız tarzda, yine yüksek bir kullanıcı deneyimi sunan, hiçbir şekilde sıradan tablet kullanıyormuş hissini vermeyen klasik bir Apple tableti bulunuyor. Ne kalınlığı, ne ekran ve cam arasındaki boşluk, sorun yaratmıyor. Sadece ekran camının yansıtmasının fazla olması, aydınlık ortamlarda ve güneşli havalarda biraz zorluyor. Ekrandan bahsetmişken bir ayrıntıyı daha atlamayalım. 2017 model iPad, Apple’ın kapasitif ekran kalemi Apple Pencil’ı desteklemiyor.
Performans tarafında da iPad, bir iPad’den beklediğimiz performansı sunuyor. Apple bu tablette iPhone 6s’te yer verdiği Apple A9 işlemciye yer veriyor. Altı çekirdekli PowerVR GT7600 grafik işlemci birimi ve 2 GB RAM de bu işlemciye eşlik ediyor. 32 GB ve 128 GB’lık iki farklı depolama alanı seçeneğinin bulunduğunu da belirtelim. iPad’de kamerayı sıklıkla kullanmayacağınızı; kitap, gazete veya dergi gibi içeriklerin fazla yer tutmayacağını, video gibi içeriklerin de artık çoğunlukla Netflix, YouTube ve benzeri uygulamalarla internet üzerinden izlendiğini varsayarsak, çoğu kullanıcı için 32 GB’lık kapasite yeterli olacaktır. Ancak “Ben daha fazlasını isterim.” diyorsanız, o hâlde 128 GB’lık versiyonu da tercih edebilirsiniz.
2017 model tabletin bir iPad’den beklediğimiz performansı sunduğunu söylemiştik. iOS kullanıcı arayüzünde gezinti hızlı, uygulamalar ve oyunlar makul sürede açılıyor. Web sayfalarında akıcı şekilde gezinti, kaydırma ve yakınlaştırma yapmak mümkün. Oyun deneyimi de üst seviyede. Benchmark testlerine baktığımızda da, yeni iPad’in 2014 model selefi iPad Air 2’ye göre yüzde 25-30 arası bir performans artışı sağladığını görüyoruz. AnTuTu’dan elde edilen 129 bin seviyesindeki puan onu A9 işlemcili iPhone 6 ve iPhone SE’nin hemen altına yerleştiriyor. GeekBench 4’teki sonuçlar da benzer seviyede.
Daha kalın bir gövde, daha önce çıkmış son iki 9.7 inç Retina ekranlı Apple tabletine göre daha yüksek kapasiteli bir pilin yerleştirilmesine imkan tanıyor. iPad’de 32.9 Watt-saat kapasiteli bir pil bulunuyor. Bu pil, Apple’ın belirttiğine göre, Wi-Fi üzerinden 10 saate kadar internette gezinme, video izleme veya müzik dinleme imkanı sağlıyor. Eğer hücresel bağlantı özellikli bir iPad seçerseniz, aynı kapasiteli pil hücresel veri ağı üzerinden 9 saate kadar internette gezinme izni veriyor. Bu değerler, Apple’ın bir iPad için belirlediği ve birkaç nesildir geçerli olan değerler. Sonuçta pil performansı tarafında da bir değişim beklememek gerekiyor ki, pratikteki sonuç da beklentilerle aynı doğrultuda oluyor.
iPad’i internette gezinme, dergi okuma, film, dizi veya YouTube’da video izleme, oyun oynama gibi normal yoğunlukta kullandığınızda tek şarjla iki gün boyunca rahatlıkla kullanabilirsiniz. Tabletin bekleme süresi de bir hayli yüksek. Bir kere şarj ettikten sonra bir hafta hiçbir şekilde kullanmasanız da, yeniden ekranı açmak için güç butonuna bastığınızda ekranın açıldığını ve sizi bir gün rahatlıkla götürecek bir pil doluluğunun bulunduğunu göreceksiniz.
Diğer Apple tabletleri gibi 2017 model iPad’in de sadece Wi-Fi ve Wi-Fi ile hücresel bağlantının bir arada bulunduğu seçenekleri mevcut. Eğer tableti daha çok ev veya iş yeri gibi kapalı ve Wi-Fi bağlantısının sürekli olduğu bir ortamda kullanacaksanız, sadece Wi-Fi seçeneği işinizi görecektir. Ancak dışarıda sıklıkla gezen ve Wi-Fi bağlantısı bulmakla uğraşma zahmetine katlanmayı istemeyen birisiyseniz, biraz daha ödeyerek hücresel bağlantı seçeneğini de eklemeniz yerinde olacaktır.
iPad 2017 inceleme: Yazılım ve Kullanıcı Deneyimi
2017 model iPad’de iOS 10 yüklü olarak geliyor. Daha önceki Apple tabletlerinde gördüğümüz ve alıştığımız kullanıcı arayüzü bu iPad’de de mevcut. App Store’da var olan ve 9.7 inç Retina ekrana göre optimize edilmiş onbinlerce uygulama ve oyun ile bu tablet yüksek bir kullanıcı deneyimi sağlıyor. Apple’ın iOS 10 ile birlikte sunduğu Split View ve Slide Over gibi çoklu pencere odaklı çoklu görev özellikleri sayesinde bu tablet daha kullanışlı hâle geliyor. İki farklı uygulamayı aynı ekranda açarak günlük işlerinizi bu tablette rahatlıkla görebilir, seyahat planlarını oluşturmak, yemek tariflerini not etmek gibi işler için iPad’i kullanabilirsiniz.
Sonbaharda çıkacak iOS 11 ile iPad kullanıcılarını da yepyeni bir deneyim bekliyor. iOS 11 ön inceleme yazısı ve videosunda da belirttiğimiz gibi, yeni nesil mobil işletim sistemi sürümüyle birlikte çoklu görev alanında ek özellikler sunuluyor, uygulamalar arası geçiş kolaylaştırılırken çoklu pencere özelliklerinin kullanımı da daha pratik hâle getiriliyor. Tabii ki, şimdi iPad satın alacak olanların bu yeni deneyimler için 2-3 ay beklemeleri gerekecek.
Yeni sürümden bahsetmişken, iPad’in en önemli avantajlarından bir tanesi de hızlı ve uzun süreli güncelleme desteği olacak. 2013 sonunda çıkan iPad Air’ın bile sonbahardaki iOS 11 güncellemesini alacağını göz önünde bulunduracak olursak, bu yeni iPad ile önümüzdeki 3-4 yılı güncellemelerle geçireceğinizi garanti edeceksiniz demektir.
Yukarıda geniş uygulama ve oyun ekosisteminden söz etmiştik. Bugün tabletler için geliştirme çalışmaları öncelikle iPad için yapılıyor ve uyumluluk konusundan öncelik verilen ilk ekran türü de 9.7 inç Retina ekran oluyor. Bu demek oluyor ki, satın alacağınız 2017 model iPad App Store’dan indireceğiniz tüm tablet oyun ve uygulamalarıyla uyumlu olacaktır. Oyunlardan Netflix ve benzeri multimedya uygulamalarına, OneNote gibi not alma uygulamalarından Twitter, Facebook gibi sosyal medya uygulamalarına kadar birçok farklı uygulamayı Apple tabletinde rahatlıkla kullanabilirsiniz. Gazete veya dergi okumak için de bu boyut birebir.
Söz konusu film, dizi veya YouTube kliplerini izlemek ya da müzik dinlemek olunca, hoparlörün sunduğu ses deneyimi de ayrı bir önem kazanıyor. 9.7 inç iPad Pro’nun her iki kısa kenarına yerleştirilmiş ikişer hoparlör bulunuyor ve bunlar yüksek şiddette, stereo ses çıkışı sunuyor. 2017 model 9.7 inç iPad’de ise sadece tek bir kenarda, iki adet hoparlör bulunuyor. iPad’i iPad Pro ile karşılaştırdığımızda ses kalitesi bakımından iPad Pro’nun epey önde olduğu açık şekilde görülüyor, ancak iPad’in de bir tablete göre hiç fena sayılmayacak bir ses çıkış kalitesi ve şiddeti var. iPad Pro’daki kadar yüksek şiddette ve stereo kalitesinde olmasa da, iPad’in çift hoparlörü de sizi oyun veya izlediğiniz filme veya diziye kaptıracak yeterlilikte bir ses çıkışını sunacaktır.
Kamera tarafında iPad’in iPad Pro’da gördüğümüz, iPhone’lardaki yüksek yeteneklere sahip olmadığını görüyoruz. Apple, iPad Air 2’nin sahip olduğu kamera özelliklerini korumakla yetiniyor. Arkada 8 megapiksel, f/2.4 diyafram açıklıklı, otomatik odaklı ve 1080p Full HD video kayıt özellikli bir arka kamera bulunuyor. Önde de 1.2 megapiksel, f/2.2, 720p video destekli FaceTime kamera bulunuyor.
Bir iPad ile fotoğraf veya video çekmek çok pratik değil, ancak çevremize baktığımızda bu yola başvuranları da görüyoruz. iPad’in kamera özellikleri çoğu durumda anı ölümsüzleştirmek için yeterli olacaktır. Kamera uygulaması pratik kullanımı; HDR, Live Photo, kare mod gibi özellikleriyle kullanışlı. iPad’in kamerasının sahip olduğu niteliklerin yararını belge tarama gibi, iOS 11 ile birlikte Notlar uygulamasına eklenecek özellikle birlikte daha fazla şekilde göreceğinizi tahmin ediyoruz. Öndeki FaceTime kamera tabletle selfie fotoğraf çekmeyi düşünenler için ideal değil, ancak FaceTime üzerinden gerçekleştirilecek görüntülü görüşmeler için yeterli bir netlik sunuyor.
iPad 2017 inceleme: Sonuç
İçerik üretiminden çok içerik tüketimine odaklı; yani bir tabletten esas beklentileri internette gezinmek, günlük e-posta kontrolünü yapmak, sosyal ağlarda gezinmek; film, dizi veya YouTube videoları izlemek olanlar için daha güncel bir iPad modeli çıkarmanın zamanı gelmişti. Aslında iPad Air 2 mevcut hâliyle de bu şartlarda işleri görür, ancak bugünlerde bir tablet satın almak isteyen tüketicilerin kafasında daha yeni üretim tarihi olan bir ürün satın alma fikri öncelikli olacaktır. Her ne kadar iPad Pro, gerek teknik özellikleri gerek aksesuar destekleriyle çekici bir ürün olsa da, hem fiyatı hem de üstün yeteneklerinin her kesime hitap etmemesi nedeniyle gönül rahatlığıyla satın alınabilecek bir tablet değildi.
İşte Apple, 2017 model iPad ile birlikte boşluğu dolduruyor. Bir tabletten beklentileri “içerik tüketmek” olan ana akım kullanıcı kitlesi için tam da onlara göre bir tablet sunuyor. Selefi iPad Air 2’ye göre bazı özelliklerden yoksun olması sizi yanıltmasın, daha önceden alıştığınız veya beklediğiniz iPad deneyimi bu yeni tablette de sizi bekliyor.
iPad Air 2 sahibiyseniz, tabletiniz sizin ihtiyaçlarınızı karşılamayı sürdürebilir. Hatta iPad Air ile de bu yıl idare edebilirsiniz. Ancak daha eski model bir iPad sahibiyseniz, tabletiniz artık ihtiyaçlarınıza cevap vermiyorsa, o hâlde iPad 2017 sizin için güzel ve isabetli bir yükseltme seçeneği olacaktır. Bu arada bugünlerde yeni bir tablet satın almak isteyenler için de 1599 TL’den başlayan seçeneklerle iPad epey makul bir tablet seçeneği gibi görünüyor.