Intel için 50. yılını kutladığı 2018 yılı fazlasıyla çalkantılı geçti. CEO’sunu kaybetti, Spectre ve Meltdown açıklarıyla sarsıldı. Aynı zamanda 5G modemleri konusunda Apple’ın güvenini kaybetti. Mac bilgisayarlardaki geleceği de tartışmaya açıldı. Bunların üstüne bir de Intel işlemcilerinin duvara tosladığının fark edildiği bir yıl oldu 2018, çünkü Intel, işlemci boyutunu 10 nm seviyesine indirme konusunda bir kez daha başarısızlık yaşadı.
Art arda gelen gecikmelerin ardından Intel nihayet 2019 yılında, 10nm CPU’ların ilk gerçek örneklerini tüm dünyaya tanıtıyor. Şirket, 10. nesil Intel Core işlemcilerin detaylarını paylaştı. “Ice Lake” kod adını tşaıyan bu işlemciler haziran ayından itibaren piyasada görmeye başlayacağımız PC’lerde karşımıza çıkacak.
Bu yazıda Intel 10. nesil Ice Lake işlemcilerle ilgili bilmeniz gerekenler yer alıyor.
Intel 10. nesil Core işlemciler önce ince dizüstü bilgisayarlara ve tabletlere gelecek
Her bir Intel işlemcisi ihtiyaç duyduğunuz güce bağlı olarak farklı çeşitlerde gelir. Masaüstü oyun PC’leri için 95W’lık işlemciler çıkarken, Y serisi parçalarda 5 ya da 7W seviyesine inilir. Bunlar da çok ince, fansız dizüstü bilgisayarlarda veya dönüştürülebilir tabletlerde karşımıza çıkar.
Ne var ki, Intel 10. nesil işlemcilerde işe iki uçtan da başlamayacak. Ice Lake öncelikle 9W, 15W ve 28W’lık bileşenlerle, en fazla 4 çekirdek, 8 yürütme birimi ve 4.1 GHz turbo saat frekansı gibi bileşenlerle çıkacak. Yani, Apple’ın 13 inç MacBook Pro modelinde bulabileceğiniz seviyede bir işlemci olacak. Daha güçlü, kuvvetli parçalar için beklemek gerekecek gibi görünüyor. Intel, bu yıl sonuna doğru Ice Lake tabanlı 30 farklı işlemci tasarımının geleceğini söyledi.
Ice Lake işlemciler daha hızlı
Ice Lake işlemci ailesi daha hızlı çalışıyor. Ne var ki, Intel aradaki hız farkının önceki nesil işlemcilerle çok yüksek seviyede olmadığını da dile getirmekten kaçınmıyor.
CPU tarafında Intel, saat hızları karşılaştırıldığında, Ice Lake’in performansının yüzde 18 daha hızlı olduğunu söylüyor. Ne var ki, bu karşılaştırmasını dört yıl önce çıkardığı Sky Lake tabanlı işlemciyle yapıyor.
Tek yürütme birimli performansı yeni Sunnycove çekirdekleriyle artış gösteriyor. Ancak bunun karşılaştırması da neredeyse beş yıl önce çıkmış Broadwell ile yapılmış.
Ice Lake’in gerçek anlamda etkileyici performans artışı grafik gücü tarafında yaşanıyor. Intel, önceki 15W güçlü parçalarına göre performansın nerede iki katına çıktığını söylüyor. Gen11 entegre grafik bileşenleri 1.12 teraflop FP32 işlem gücünü bünyesinde barındırıyor.
İşe olumlu tarafından bakarsak, 15W işlemci daha önce 28W işlemcili ve daha kalın bir bilgisayar ihtiyacı duyulan entegre grafik işlerini yerine getirebiliyor.
Bunların dışında, Intel belirli alanlarda hissedilir hız artışının olacağını söylüyor. Daha küçük dosya boyutlarında daha yüksek kaliteli videolar elde etmeyi sağlayan HEVC kodlama işlemi 2 kat hızlanıyor. Ya da görüntü algılama gibi otomatik öğrenme görevleri için yapay zekâ performansı 2.5 kata çıkıyor.
Tabii ki, tüm bu değerler hangi Ice Lake tabanlı işlemciyi seçtiğinize bağlı olarak da değişecek. Intel, Iris Plus grafik biriminin eksiksiz grafik artışını sunacağını belirtiyor. Ne var ki, şirket Computex 2019 etkinliğinde herhangi bir bileşenin adı veya özellikleri konusunda çok fazla detay paylaşmadı.
Daha fazla monitör desteklenecek
11. nesil grafik işlemci birimi oyun konusunda canavar kesilmeyecek olsa da, daha güçlü bir monitörü ya da aynı anda üç farklı monitörü besleyebilecek. Intel, üç adet görüntü iletim kanalının 60 Hz’lik 5K monitöre ya da 10-bit renk destekli 120 Hz 4K monitöre hizmet verebileceğini söylüyor. Üstelik Intel, VESA Adaptive Sync desteğini de sunuyor. Bu, hareket bulanıklığı veya ekran yırtılmasını azaltmayı sağlayan, Nvidia ve AMD tarafından, sırasıyla G-Sync ve FreeSync teknolojilerinde desteklenen bir yöntem.
Sonuç olarak, görüntü hızları yüksek olmasa bile, daha akışkan ve pürüzsüz bir oyun deneyimi kullanıcıları bekliyor.
Ice Lake’in heyecan verici özellikleri ailenin tüm bireylerinde olmayabilir
Aslına bakarsanız, Intel geçtiğimiz ocak ayında çok destekli Thunderbolt 3 portunu ve Wi-Fi 6 teknolojisini Ice Lake platformuna ekleyeceğini söylemişti. Ne var ki, bu konuda dikkat çekilen bazı hususların bulunduğunu öğreniyoruz.
Ice Lake’in 10nm CPU’su ve 14nm PCH yardımcı yongası sayesinde üreticiler, Thunderbolt 3 kontrol birimini veya Wi-Fi modülünü satın alıp bunu dizüstü veya masaüstü anakartlarına entegre etmek zorunda kalmayacaklar. Buna rağmen sistemin çalışması için Intel’den temin etmeleri gereken bazı ek bileşenler var.
Thunderbolt 3 tarafında, Intel’den yeniden zamanlayıcı yongaların satın alınması ve entegre edilmesi gerekiyor. Thunderbolt 3 aksesuar üreticilerinin de bunlar için normal kontrol birimlerini hâlâ satın almaları gerekecek. Wi-Fi 6 tarafında ise, yeni ve daha küçük bir yardımcı radyo modülü üreticiler tarafından satın alınabilecek. Ancak bunun da çalışması için ayrı bir modül gerekecek.
Yine de, Intel bu adımların hem Thunderbolt 3 hem de Wi-Fi 6’ya olan uyumu mevcut duruma göre artıracağına inanıyor. Thunderbolt 3’ün karmaşıklığını azaltmanın da 300mW seviyesine kadar güçten tasarrufu sağlayacağını dile getiriyor. USB 4’ün Thunderbolt 3 hâline geleceği gerçeği de, uyumun çok büyük bir probleme yol açmayacağını düşünmemize neden oluyor.