İngiltere sosyal medya ve ruh sağlığına olan etkileri konusunda sıra dışı önlemler almaktan çekinmeyecek gibi görünüyor. Ülkenin sağlık bakanı Matt Hancock, zararlı içeriklerin kaldırılmaması durumunda sosyal medya şirketlerine karşı “yasaklama” gibi yaptırımların da uygulanabileceğini belirtti.
BBC’de Andrew Marr’ın sunduğu programa katılan Hancock, sosyal medya şirketlerinin gerekenleri yapmamaları durumunda yasa çıkarmak zorunda kalabileceklerini ifade etti. İngiltere Sağlık Bakanı, bunu yapmayı istemediklerinin altını çizdi. Hancock, daha önce de sosyal medyada kendisine zarar verenlerin görüntülerinin ve intihar videolarının paylaşılması konusundaki tavrını ortaya koymuştu. Bakan, sosyal medya şirketlerine bu içerikleri platformlarından kaldırmaları yönünde çağrı yapmıştı.
Molly Russell isimli 14 yaşındaki bir genç kız, 2017’de sosyal medyada intiharla ilgili içerikleri izlemesinin ardından hayatına son vermişti. Genç kızın babası, BBC’ye yaptığı açıklamada Instagram’ın kızının ölmesine yardımcı olduğunu dile getirmişti.
İngiltere’nin çağrısının doğrudan muhattaplarından biri olan Instagram, ruh sağlığı konusundaki sorunları işin uzmanlarıyla değerlendirmeye aldığını açıkladı. Şirketten yapılan açıklamada; bazı içeriklerin kaldırılmadığı, ancak bu videoları izleyenlerin kendilerine yardım edebilecek kişi ve gruplara yönlendirilebileceğini belirtti. Sosyal ağ, mevcut politika ve teknolojilerin de değerlendirmeye alındığının altını çizdi.
İngiltere sosyal medya şirketlerine yasak getirme konusunda somut bir karar vermiş değil. Bu ihtimal çok yüksek görünmese de, Sağlık Bakanı’nın açıklamasının bir tür gözdağı olduğu rahatlıkla söylenebilir.