Huawei’nin IFA 2020 kapsamında Kirin 9000 işlemcisini tanıtması ve bundan kısa bir süre sonra da Mate 40’ı gözler önüne çıkarması bekleniyordu. Ancak bu iki duyuru da henüz gerçekleşmiş değil. Geçtiğimiz hafta gerçekleşen Huawei Geliştirici Konferansında Mate 40 serisiyle ilgili somut bir bilgi verilmemişti. Son dedikodulara göre, Huawei yeni amiral gemisini Çin dışında piyasaya çıkarmak için 2021’i bekleyecek.
Bu iddiayı gündeme getirenlerden birisi de ünlü duyumcu Evan Blass oldu. Blass paylaşımında “Huawei Mate 40’ı bekliyorsanız önümüzdeki yıla kadar telefonu elinize alamayacaksınız” ifadesi yer alıyor. Blass’ın bu ifadesinin telefonun Çin dışındaki satışı için olduğu düşünülse de, Huawei yeni telefonlarının tanıtımı konusunda da bir takvim açıklamış değil.
Mate 30 serisi Çin’de geçtiğimiz yılın eylül ayının sonlarında satışa sunulmuştu. Ardından telefon kademeli olarak diğer ülkelerde raflardaki yerini almıştı. Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu bazı ülkelere Mate 30 serisinin gelişi 2020’nin ocak ayının sonlarını bulmuştu. Dolayısıyla Mate 40 serisi için de benzer bir durum geçerli olabilir.
Huawei’nin Mate 40’a dair sessizliğinin sebebi bilinmiyor. Şirket, bugün itibarıyla TSMC’ye yonga ürettiremeyecek ve Samsung ya da LG’den OLED panel tedarik edemeyecek. 10 milyon yonga stokladığını açıklayan Huawei’nin ekranı da BOE Display’den alması bekleniyor. Ancak eldeki stokların sadece Çin’deki talebi karşılamaya yetebileceği belirtiliyor.
Küresel talebin sınırlı olması ihtimalinin de bu durumda etkili olduğu düşünülüyor. Mate 40 serisinin ABD ve Hindistan’da satılması gibi bir durum söz konusu değil. Avrupa’da ise Huawei’nin şebekelerdeki varlığı tartışılsa da, şirketin telefon satışında bir problem yaşanmıyor. Yine de, Çinli üreticinin yeni Mate serisi için yüzde 30 oranında daha düşük bir satış öngördüğü söyleniyor.
Huawei Mate 40 serisinin ekim ayının ortasında tanıtılıp yakın bir tarihte Çin’de piyasaya sürüleceği söyleniyor. Ancak şirketin tüketici elektroniği iş birimi CEO’su Richard Yu, Huawei Geliştirici Konferansı’nda bu konuya dair soruya yanıt vermemişti.
