Huawei Mate 40 Pro
Huawei Online Mağaza’dan satın alın
A200Teknoblog koduyla 200 TL indirim kazanın
Bir Huawei klasiği olarak, yılın ikinci yarısında yeni bir amiral gemisi Mate serisiyle tanıştık. Ekim ayında duyurusu gerçekleştirilen Mate 40 serisi içinde üç model var. Ve bunların ortancası, yani Huawei Mate 40 Pro Türkiye’de satışa sunuldu. Huawei, P serisiyle fotoğrafçılık ve video çekimi yeteneklerini ön plana çıkarırken Mate serisinde ise daha çok tasarım, performans ve diğer donanım özellikleri tarafındaki en son ilerlemeleri paylaşıyor. Bir süredir deneyimlediğimiz akıllı telefon için de bu geçerli. Üstelik her geçen zamanla birlikte daha da güçleşen ve zenginleşen Huawei Ekosistemi’nin geldiği son noktayı da görüyoruz. Huawei Mate 40 Pro inceleme yazısı ve videosunda bu üst sınıf Android telefon ile ilgili izlenimler ve yorumlar yer alıyor.
Huawei Mate 40 Pro inceleme: Tasarım
Şimdiye kadar gördüğümüz üst sınıf Huawei telefonları içinde Mate 40 Pro, ekran ve gövde büyüklüğü açısından en yüksek seviyedeki model olma özelliğini taşıyor. 6.76 inç ekranla Huawei, ekran büyüklüğünü önceki modellerden daha yüksek seviyeye çıkarıyor. Buna karşın kenarlara doğru epey kavis yapan ekran ve çok ince ekran çerçevesi sayesinde telefonun yüzey alanı çok büyümüyor. Bu telefonda Huawei P40 Pro ve Mate 30 Pro modellerinden izler gördüğümüzü, aslında her ikisinin birleşimi bir telefon olduğunu söyleyebiliriz.
Tıpkı Mate 30 Pro’da olduğu gibi kenarlara epey kavis yapan bir ekran var. Huawei, 88 derecelik kavise sahip bu ekranı Horizon Display olarak adlandırıyor. Uzun kenarların yarısından fazlasını kaplayan bu ekran telefonun kenar profilinin daha ince görünmesine olanak sağlıyor. Mate 30 Pro’da kavisli ekran uğruna ses kontrollerini kaldıran ve sadece güç düğmesine yer veren Huawei, bu sefer sağ kenara güç butonuyla birlikte ses tuşlarını da yerleştiriyor. Bunlar çok ince olsa da, el yordamıyla rahatlıkla bulunuyor ve kullanılıyor. Yine ses kontrolleri için ekranın sağ veya sol kenarlarına tıklatma imkanınız bulunuyor. Bu arada güç butonunun kırmızı renkte yapılması da hoş bir detay olmuş.
Huawei Mate 40 Pro da cam ve metal birleşimi bir tasarımla geliyor. Ön tarafı sağlam bir ekran camı kaplıyor. Huawei, telefonun ekranına da koruyucu filmi en baştan yerleştirmiş. Arka tarafta da sağlam bir cam kullanılmış. Huawei, telefonun farklı renk seçeneklerini tanıtmıştı, ancak Türkiye’de sadece iki renk görüyoruz. Bunlar siyah ve mistik gümüş. Elimizdeki mistik gümüş oldukça etkileyici bir renk seçeneği. Işığa tuttuğunuzda, yüzeyden farklı renk tonlarının yansıdığını göreceksiniz. Parmak izi ve kir tutma konusunda da direncinin fena olmadığını söyleyebiliriz. Telefonu deneyimlediğimiz bir haftalık süre boyunca hem kılıflı hem de kılıfsız kullandık ve üzerinde dikkate değer bir çiziğe veya aşınmaya rastlamadık.
Arka tarafta telefona kimliğini veren kamera modülü var. Huawei, yakın zamanda çekilen bir kara deliğin fotoğrafından ilham alarak “Uzay Halkası” olarak nitelendirdiği farklı bir kamera modülü tasarımını kullanıyor. Geçen yılın Huawei Mate 30 Pro modelinde de dairesel bir modül kullanılmıştı. Şekil itibarıyla değişiklik yok, ancak Huawei bu sefer kamera lenslerini halkanın üstüne yerleştirmiş. Ortada ise kameraya teknolojisiyle katkıda bulunan Leica’nın logosu var. LED flaş ve lazer odak sensörünü de bu kamera grubu içinde görüyoruz. Alt kenara doğru da Huawei logosunu görüyoruz.
Telefonun kenarlarını parlatılmış alüminyum çerçeve kaplıyor. Burası parmak izini tutma konusunda arka yüze göre daha cömert. Kavisli ekran nedeniyle uzun kenarlarda bu çerçevenin kalınlığı minimuma iniyor. Buna rağmen, söylediğimiz gibi, Huawei sağ kenara ses ve güç tuşlarını başarıyla yerleştirmiş. Sağ kenarda herhangi bir şey yok. Alt kenarda USB-C portu, nanoSIM ve NM kart tepsisi ve hoparlör yer alıyor. Üst kenarda ise ikinci mikrofon ve hoparlör ile kızıl ötesi portu var. Huawei, Mate 40 Pro’nun da evinizdeki çeşitli eşyaları uzaktan kumanda etmenize izin veriyor. Bu arada anten çizgileri telefonun dört bir kenarında görülüyor.
9.1 milimetrelik kalınlığı ve 212 gram ağırlığıyla Mate 40 Pro, son bir yılda gördüğümüz diğer üst sınıf Huawei telefonları olan Mate 30 Pro ve P40 Pro’dan hem daha kalın hem de daha ağır. Her şeye rağmen bunlar kullanımda çok sorun yaratmıyor. Diğer üreticilerin de aynı seviyedeki telefonlarının aynı seviyede kalınlığa ve ağırlığa sahip olduğunu görüyoruz. Bir nevi, üst sınıf özellikler belirli bir maliyetle geliyor ve bunların kullanıcılar için çok büyük problem olduğunu söyleyemeyiz. Üstelik Huawei Mate 40 Pro oturaklı ve sağlamlık hissini iyi şekilde veren bir telefon. Tek elle kullanımda ve cepte taşımada da çok sıkıntı yaşatmıyor.
Mate 40 Pro, sağlamlığa ek olarak suya dayanıklı bir telefon. Huawei, bu telefonu IP68 su ve toz direncine sahip olduğunu belirtiyor. 1.5 metre derinliğe kadar tatlı suda, 30 dakikaya kadar hiçbir şey olmadan kalabiliyor. Yani sıvı dökülmeleri, sağanak yağış altında kullanım ya da havuza düşürme gibi durumlarda Mate 40 Pro’nuzun başına herhangi bir iş gelmeyecektir.
Huawei Mate 40 Pro inceleme: Ekran ve Ses
Huawei Mate 40 Pro’da 6.76 inç köşeden köşeye uzunluğa sahip bir ekran var. Bu büyüklükle Huawei, amiral gemisi telefonları içinde en yüksek seviyeye de çıkmış oluyor. Ekran OLED teknolojisine sahip. Bunun getirdiği her türlü ışık koşulu altında iyi bir görüş ve geniş görüş açılarını sunma, ekran içi parmak izi okuyucusu, verimli güç kullanımı ile sunulan Sürekli Açık Ekran gibi avantajları Mate 40 Pro’nun ekranı da sunuyor. 18.5:9 görüntü oranlı ekranın çözünürlüğü 1344 x 2772 piksel. Bu da 456 ppi gibi bir piksel yoğunluğuna karşılık geliyor. Böylelikle Mate 40 Pro, seleflerinden daha keskin ve net görüntüler, grafikler sunuyor.
Ekranın parlaklığı ve renk canlılığı epey yüksek. Derin siyahlar ve yüksek kontrast da ekrandan alınan zevki daha da yukarıya çıkarıyor. Ekranın varsayılan renk ayarı Normal olarak ayarlanmış. Eğer daha canlı ve göz alıcı renklerle bezenmiş bir deneyim isterseniz, Ekran ayarları altında bulunan Renk modu ve sıcaklığı bölümünden Canlı renk ayarını seçerseniz. Bununla birlikte Renk Sıcaklığı ayarını istediğiniz gibi yapmanıza da imkan sağlanıyor.
Ekran çözünürlüğünü maksimumda tutabileceğiniz gibi, Akıllı Çözünürlük ayarını açarak çözünürlüğün içeriğe göre otomatik olarak ayarlanmasını sağlayabilirsiniz. Bu da pil tasarrufu konusunda yardımcı olacaktır. Ekran yenileme hızı da 90 Hz. Huawei bu açıdan 120 Hz yenileme hızlı ekran sunan diğer üreticilerin biraz gerisinde gibi görünse de, bu yenileme hızı da, özellikle kullanıcı arayüzünde gezinirken veya oyunlarda fark yaratan bir görsellik sağlıyor. Yenileme hızı ayarını en yüksek seviyede tutabileceğiniz gibi, Dinamik ayarı seçerek akıcılığı ve pil ömrünü dengeleyebilirsiniz.
Mate 40 Pro’nun tasarımda kendisinden önceki iki amiral gemisinden izler taşıdığını söylemiştik. Ekran deliği de buna bir örnek ve P40 Pro’dan alınmış. Mate 30 Pro’daki su damlası biçiminde çentiğin yerine Mate 40 Pro’da selfie kamera ve derinlik sensörünün yer aldığı hap biçiminde bir delik var. Bu delik tam ekranda video izlerken veya oyun oynarken fazla göz tırmalamıyor. Kullanıcı arayüzüne de iyi biçimde uyum sağlıyor.
Ekranın kenarlara doğru epey kavis yaptığını belirtmiştik. Bu durum özellikle web sitelerinde gezinirken kenarlara doğru içeriğin kaybolmasına neden olabiliyor. Bununla birlikte özellikle kullanıcı arayüzünde yatayda kaydırma yaparken oluşan şelale efekti çok hoş. Huawei, yanlışlıkla dokunmaların önüne geçme konusunda da işini iyi şekilde yapmış. Telefonu tek elle tutup kullanırken avuç içinize temas eden ekran kısmının yanlış komutlara neden olması engelleniyor.
Huawei Mate 40 Pro’nun ekranı HDR10 desteğine de sahip. Yüksek parlaklığın da katkısıyla HDR içerikleri bu ekranda daha canlı ve gerçekçi biçimde izlemeniz mümkün olacaktır. Film izlerken veya çektiğiniz fotoğraflara bakarken, ekranın parlaklığı ve canlılığı sizi etkileyecektir. Buna ek olarak büyük ekran alanı web sitelerinde gezinirken ya da elektronik kitap ve dijital dergileri okurken bir seferde daha fazla miktarda içeriği ekranda görmenizi sağlıyor. Aynısı mesajlaşma için de geçerli.
Şimdiye kadar Huawei, üst sınıf akıllı telefonlarında da tek bir hoparlör sunuyor ve ön panelin titreşim özelliğinden yararlanarak tek bir hoparlörden daha doygun ve etkileyici bir ses çıkışı almayı sağlıyordu. Ancak Mate 40 Pro’da iki tane hoparlör görüyoruz. Bu durum akıllı telefonda sürekli müzik dinleyen veya bir şeyler izleyenleri epey memnun edecektir. Alt kenardaki hoparlör biraz daha büyük bir ızgaraya sahip olsa da, her ikisi de aşağı yukarı aynı şiddette bir ses çıkışı sunuyor. Böylelikle yatay şekilde tutup bir şeyler izlerken stereo ses deneyimini iyi şekilde yaşıyorsunuz. Baslar hissediliyor, tizler ise çok rahatsız edici seviyede değil. Kısacası, harici bir hoparlöre ihtiyaç duymadan, ayak üstü müzik dinleme veya video izleme gibi işlerde bu ses sistemi işinizi iyi şekilde görecektir.
3.5mm kulaklık jakının bulunmadığı Huawei Mate 40 Pro’nun kutusundan USB-C uçlu kulaklıklar çıkıyor. Böylelikle kulaklık için ek bir masrafa gerek yok. Bu kulaklık ihtiyaçlarınızı iyi şekilde görecektir, ancak çevreden iyice izole olduğunuz ve daha kaliteli ve rahat bir ses deneyimi için kablosuz kulaklıklar iyi birer seçim olacaktır. Huawei’nin de FreeBuds Pro, FreeBuds Studio gibi farklı seçenekleri bulunuyor. Mate 40 Pro ile bunları da edinmeyi düşünebilirsiniz.
Huawei Mate 40 Pro inceleme: Performans ve Pil
Huawei Mate serisi, çıktığı zamana bağlı olarak da en yeni Huawei işlemcisini ilk taşıyan seri olur. 2020 yılında da bu durum değişmiyor. Mate 40 Pro, Huawei’nin “Dünyanın ilk 5nm teknolojili 5G işlemcisi” olarak nitelendirdiği Kirin 9000 işlemciyle birlikte geliyor. Dört kanallı görüntü işaret işleyicisi, dahili 5G modem gibi özellikler bu işlemcide bulunuyor. Kirin 9000 sekiz çekirdekli bir işlemci. 1 adet 3.13 GHz ve üç adet 2.54 GHz Cortex-A77 çekirdek ve dört adet 2.05 GHz Cortex-A55 çekirdek barındırıyor. Mali-G78 MP24 GPU da bu paket içinde bulunuyor. Türkiye’de satılan Huawei Mate 40 Pro’da 8 GB RAM ve 256 GB dahili hafıza standart olarak geliyor. 256 GB çoğu kullanıcı için yeterli olacaktır, ancak daha fazla depolama alanı isteyenler Huawei’nin Nano Memory bellek kartlarından edinebilirler. Artık bu kartlara da çok rahat şekilde erişebilirsiniz.
Mate 40 Pro, sahip olduğu Kirin 9000 işlemcisiyle üst sınıf akıllı telefonlar içindeki rekabette başlara oynuyor. GeekBench 5 testinde hem CPU hem de Compute klasmanlarında Snapdragon 865 işlemcili Android telefonların üstüne çıkmayı başardı. Benzer sonuçları AnTuTu benchmark testinde de elde etti. Pratikteki deneyim de bu benchmark sonuçlarını yansıtacak şekilde. Telefonun kullanıcı arayüzünde akıcı ve hızlı şekilde gezinmek mümkün. Oyunlar ve uygulamalar bekletmeden açılıyor. Web sitelerinin yüklenmesi ve site içinde kaydırma da gayet iyi seviyede. Kısacası, performans açısından Huawei Mate 40 Pro bir amiral gemisi telefondan beklenenleri iyi şekilde sunuyor.
Oyun konusunda da Huawei Mate 40 Pro üst seviyede deneyim sunma konusunda iddialı bir telefon. Zaten Kirin 9000 işlemciyle yüksek grafik ayarlarında akıcı bir deneyim elde etmek mümkün. Buna ek olarak 90 Hz yenileme hızlı ekran, çift stereo hoparlör ve oyun oynarken kullanabileceğiniz, konsol kumandalarındaki omuz tuşları gibi işlev gören sanal L ve R tuşları da oyun deneyimini zenginleştirmeye yardımcı oluyor.
Huawei Mate 40 Pro’daki Kirin 9000 işlemcinin 5G desteğine sahip olduğunu belirtmiştik. Türkiye’de henüz 5G şebekeleri yok, ancak yurt dışına çıktığınızda ve bu teknolojiyi destekleyen bir ülkeye gittiğinizde Mate 40 Pro ile 5G şebekelerine bağlanabilirsiniz. Bunun için Hızlı Ayarlar içindeki 5G düğmesini de açık hâle getirmeyi unutmayın.
Pil tarafına geldiğimizde, Mate 40 Pro’nun 4400 mAh kapasiteli bir pil barındırdığını görüyoruz. Mate 30 Pro’daki 4500 mAh kapasitenin altına inilmiş olsa da, bu pil normal yoğunluklu kullanımda bir günü rahatlıkla çıkarmayı başarıyor. Huawei’nin uyguladığı gelişmiş pil optimizasyonu da bu telefonun uzun pil ömrü sunmasına yardımcı oluyor. Güç tasarruf modunun ve diğer optimizasyonların yardımıyla bu telefonla iki günlük bir çalışma süresine ulaşmanız da mümkün olacaktır.
Mate 40 Pro, pil ömrü tarafında gösterdiği bu yüksek performansı şarj teknolojileri tarafında da gösteriyor. Kutudan çıkan 66W Huawei SuperCharge destekli güç adaptörü sayesinde bu telefon şimdiye kadar deneyimlediğimiz en iyi hızlı şarj performansını sunuyor. Huawei, 30 dakikada yüzde 85’lik bir doluluğa erişilebildiğini belirtiyor. 66W güç adaptörüyle yüzde 2 seviyesinden başladığımız kablolu şarjda sadece 15 dakikada yüzde 50’ye, yarım saatte yüzde 84’e ulaştı. 51 dakikada ise Mate 40 Pro’nun pili tamamen doldu. Kısacası, sadece kısa bir kablolu şarj süreciyle bu telefonu iki güne varan bir kullanım elde edebilirsiniz.
Telefonda kablolu şarj özelliği de mevcut. Üstelik 50W Huawei SuperCharge hızlı kablosuz şarj desteği de var. Ne var ki, bu destekten yararlanmak için söz konusu güç beslemesini destekleyen bir aksesuar gerekiyor. Bunun dışında piyasada bulabileceğiniz ve giderek yaygınlaşan Qi kablosuz şarj protokolü destekli aksesuarlar ile de telefonu kablosuz olarak şarj edebilirsiniz. Ters kablosuz şarj özelliği de mevcut. Böylelikle yine Qi kablosuz şarj destekli cihazları Mate 40 Pro ile şarj edebilirsiniz. Huawei Watch GT 2 Pro akıllı saat veya FreeBuds Pro, FreeBuds 3 gibi kulaklıklar Mate 40 Pro ile kablosuz olarak şarj edilebilir. Böylelikle Mate 40 Pro, çevresindeki cihazlar için de daha iyi bir deneyim sunmuş oluyor.
Huawei Mate 40 Pro inceleme: Yazılım ve Güvenlik
Huawei, kendi Android ekosistemiyle yepyeni bir yazılım deneyimi sunuyor. Bu deneyimde Google uygulamaları, servisleri ve Google Play Store yok. Bu durum şimdiye kadar bir Google sertifikalı telefon kullanmaya ve Google’ın uygulamalarını ve servislerini kullanmaya alışmış kullanıcılar için yepyeni bir alışma süreci demek. Neyse ki, Huawei sunduğu alternatif araçlarla Google Play Store’un ve Google uygulamalarının eksikliğini kapatmaya çalışıyor. Bu bir süreç ve her geçen zamanla birlikte Huawei’nin daha iyi noktaya gittiğini görüyoruz.
Huawei’nin Android ekosisteminin gelişim sürecini son bir yıldır farklı cihazlarla yakından takip ediyoruz. Her bir cihaz ve sürümle birlikte yeni bir araç ile deneyim daha da yukarı taşınıyor. Mate 40 Pro ile birlikte yüklü gelen EMUI 11 de Huawei’nin yazılım deneyimi tarafında geldiği ilerlemeleri gösteriyor. Yine Android 10 tabanlı olan bu kullanıcı arayüzü, yeni araçlarla kullanıcıların Mate 40 Pro’dan ve bu sürümü destekleyen diğer cihazlardan daha fazlasını almasını sağlıyor. Daha önce Huawei Mate 30 Pro ile EMUI 11’de sunulan yeniliklerden kısaca bahsetmiştik. EMUI 11 ön inceleme videosuna göz atmanızı tavsiye ederiz.
Özelleştirilmiş duvar kağıtları ve uygulama ikonları, farklı işler için kullanışlılık sağlayan araçları ile Mate 40 Pro günlük hayatta birçok işte size yardımcı olacaktır. EMUI 11 ile birlikte sürekli açık ekran özelliği daha da zenginleştiriliyor. Sanatsal görünümlü yeni sürekli açık ekran grafikleriyle ekrana kullanılmadığı durumlarda bile etkileyici bir görünüm kazandırabilirsiniz. Üstelik Göz Tanıma gibi bir özellik sayesinde sürekli açık ekran daha verimli çalışıyor. Ekranda saat, tarih, bildirim simgeleri veya diğer grafiklerin sürekli gösterilmesi yerine, bunların sadece telefona baktığınız zaman gösterilmesini sağlayabilirsiniz. Bu özellik başlangıçta kapalı geliyor. Açtığınızda da oldukça hızlı şekilde çalıştığını göreceksiniz.
Göz tanıma özelliğinin dışında hareketle kullanıcı arayüzünü kontrol konusunda da Mate 40 Pro bazı özellikler sunuyor. Özellikle eliniz kirliyken telefona temas etmek istemezseniz, bu havadan hareketlerle telefonda kaydırma yapabilir veya ekran görüntüsü alabilirsiniz. Galeri içinde sağa veya sola kaydırma imkanı da mevcut. Müzik uygulamasında çalan parçayı kontrol etme veya gelen çağrıya cevap verme gibi işler için de elinizi kullanabilirsiniz. Ekran görüntüsü almak zor değil, ancak kaydırma işlemlerini düzgün şekilde gerçekleştirmek için biraz öğreticiden yardım almanız gerekecektir.
EMUI 11 kullanıcı arayüzünün sunduğu bu deneyimlerden bahsettikten sonra uygulama konusuna geri dönelim. Huawei AppGallery, Mate 40 Pro’nun ana uygulama mağazası. Huawei, bu alanı kısa sürede hatırı sayılır miktarda uygulama barındıran bir mağaza hâline getirdi. Şirket her bir ülkede yerel geliştiricilerin AppGallery’de yer almasını sağlayacak çalışmalar yapıyor ve Türkiye’de de yoğun şekilde çalışıldığını görüyoruz. AppGallery’ye baktığımızda neredeyse tüm popüler yerli uygulamaların mağazada yer aldığını görüyoruz. Eksik olanlar için de Huawei’ye talepte bulunabilir, böylelikle fazlasıyla yararlı olacak bir geri bildirim iletebilirsiniz.
AppGallery’den yerli uygulamaları veya Snapchat, TikTok ve benzeri popüler uygulamaları indirebilseniz de; Facebook, WhatsApp, Netflix, Twitter, Instagram gibi popüler uygulamalar bu mağazada bulunmuyor. Huawei bu noktada da kullanıcılara farklı araçlar sunuyor. Özellikle son zamanlarda Petal Search, uygulamaları keşfetme ve yükleme konusunda iyi şekilde çalışıyor. Ana ekranda bulunan arama bileşeni sayesinde hızlıca ulaşabileceğiniz Petal Search’e indirdiğiniz uygulamayı yazdıktan sonra üçüncü taraf kaynaklardan hızlı şekilde indirip yükleyebilirsiniz. Bu hizmet bizzat Huawei tarafından sunulduğu için güvenilirliği de yüksek. Üstelik bu tür uygulamaları indirmek için çok tecrübeli ve deneyimli bir kullanıcı olmak da gerekmiyor. Bu arada Facebook, WhatsApp gibi sosyal medya uygulamalarının APK dosyalarını, yani yükleme dosyalarını doğrudan web sitelerinden indirebilirsiniz. Benzer bir durum PUBG Mobile gibi popüler bir oyun için de geçerli.
Uygulama bulma ve indirmenin dışında Petal Search, internet üzerinden arama yapma konusunda her geçen gün daha iyiye giden bir arama motoru. Petal Search ana sayfasında ilgilendiğiniz konulardaki haberleri karşınıza getiriyor. Bunun dışında ihtiyaçlarınıza cevap veren bir görsel arama motoru da mevcut. Beğendiğiniz bir ürünün fotoğrafını çekip onun fiyatını mağazada kontrol edebilirsiniz. Bununla birlikte Tarayıcı uygulaması içinden Google’ı ana arama motoru olarak seçerek de telefonda Google üzerinden arama yapabilirsiniz.
Harita çözümleri tarafında da Huawei, Petal Haritalar uygulamasıyla ile kendi alternatifini sunmaya başladı. Mate 40 Pro’da yüklü olarak gelen bu harita uygulamasında sesli yol tarifleri mevcut. İstanbul için de iyi bir hizmet sunduğunu söyleyebiliriz. Böylelikle TomTom gibi farklı alternatiflere yönelmeden, bizzat Huawei tarafından sağlanan ücretsiz bir hizmetle harita ve navigasyon işlerinizi hâlledebilirsiniz.
Yukarıda Mate 40 Pro’nun güçlü bir ekrana ve ses sistemine sahip olduğunu söylemiştik. Bu ekranın hakkını verecek biçimde film veya video izlemek için de farklı araçlar var. Bunlardan bir tanesi Huawei Video uygulaması. Huawei’nin çeşitli iş ortakları ile yaptığı anlaşmalar doğrultusunda bu alanda ilginizi çekecek videoları, filmleri veya dizileri bulabilirsiniz. Buna ek olarak BluTV veya Puhu TV gibi Türkiye’de popüler yerli servisleri Mate 40 Pro’da kullanabilirsiniz. Netflix ve diğer multimedya servislerini de alternatif yollarla kolaylıkla yükleyip film veya dizi izleyebilirsiniz. YouTube için de alternatif araçlar mevcut ve bunlar Huawei Mate 40 Pro’da da kullanılabiliyor. Bununla birlikte YouTube’un mobil web sitesi de mobil uygulamayı çok fazla aratmayacak şekilde video izleme deneyimini sunuyor.
Huawei, eski telefonunuzdaki deneyimi yeni telefonunuza aktarmanızı sağlayacak araçları da sunuyor. Phone Clone uygulaması sayesinde eski telefonunuzda kullandığınız uygulamaları, dosyaları, sistem ayarlarını diğer bilgileri Mate 40 Pro’ya kolaylıkla taşıyabilirsiniz. Bu işlem içeriklerin büyüklüğüne göre birkaç dakika içinde tamamlanacaktır.
Güvenlik tarafında ise Huawei Mate 40 Pro kullanıcılara iki farklı seçenek sunuyor. Bunlardan bir tanesi ekran içi parmak izi okuyucusu. Daha önceki Huawei telefonlarında da bu birimin iyi ve hızlı şekilde çalıştığını görmüştük. Mate 40 Pro’da da bu durum değişmiyor. Telefonu deneyimlediğimiz süre boyunca parmak izi okuyucusunu sıklıkla kullandık ve ekran kilidini fazla zorlanmadan geçtik. Bu birimin isabet hızı yüksek. Eğer daha fazla rahatlık isterseniz, yüz tanıma da mevcut. Üstelik derinlik algılamalı kamera sayesinde iki değil, üç boyutta tarama yapılıyor. Bu da güvenlik seviyesini yükseltiyor. Yüz tanıma da hızlı şekilde çalışıyor. Bu noktada en uygun yöntemi seçmek size kalıyor.
Huawei Mate 40 Pro inceleme: Kamera
Her ne kadar kamera yetenekleri açısından P serisi Huawei’nin lokomotif serisi olsa da, Mate serisinde de Huawei en iyi kamera yeteneklerini ortaya koymaya çalışıyor. Mate 40 Pro’da da bu kaide bozulmuyor. Telefonun arkasında, yukarıda belirttiğimiz gibi uzay halkası biçiminde bir kamera modülü var. Burada da üç tane kamera bulunuyor.
Bu dörtlü kamera sistemi içinde başı 50 megapiksel çözünürlük, f/1.9 diyafram açıklığı, 23mm odak uzunluğu ve RYYB (Kırmızı-Sarı-Sarı-Mavi) sensör barındıran Super Sensing geniş açı kamera çekiyor. Bunun yanında 20 megapiksel, f/1.8 diyafram özellikli Ultra Geniş Sine Kamera var. Telefoto Kamera ise sol üst köşede yer alıyor, 12 megapiksel çözünürlük, f/2.3 diyafram ve Optik Görüntü Sabitleme gibi özelliklere sahip. Bu üç kameraya ek olarak lazer oto fokus asistanı, 8 renk kanallı çok spektrumlu flaş da arkadaki kamera modülünde mevcut. Tabii ki, mikrofonu da unutmayalım. Bu kamera sistemindeki Leica etkisi de ortaya yerleştirilmiş logosu ile gösteriliyor.
Donanım açısından epey gelişmiş görünen bu kamera sistemi, yazılım ve yapay zekâ tabanlı diğer özelliklerle de zengin görünüyor. Kamera uygulaması, daha önceki Huawei telefonlarından bildiğimiz ve alıştığımız bir arayüzde geliyor. Gece, Portre, Fotoğraf ve Video gibi sık kullanılan çekim modları ekranın bir kenarında ön planda duruyor. Bununla birlikte diğer çekim modlarına da aynı çubuğun devamındaki daha fazla seçeneğiyle erişebilirsiniz. Ekranın bir kenarında ise flaş, Uzman AI, Ayarlar gibi hızlı kontroller bulunuyor. Uzman AI sayesinde sahneye göre parlaklık ve renk ayarlarını otomatik olarak yapabilirsiniz. Bu modda renklerin doygunluğu biraz daha artırılıyor ve sosyal medyada paylaştığınızda daha fazla beğeni toplayabilecek fotoğraflar üretiliyor.
50 megapiksel ana kamera ile çekilen fotoğraflara baktığımızda bunların parlaklık ve netlik açısından epey iyi seviyede olduğunu görüyoruz. Renkler çok sıcak tarafa kaçmıyor, sıcaklığı dengede tutulmuş. Detayları yansıtma konusunda da kamera sistemi iyi iş çıkarıyor. Geniş kamera ile diğer kameraların parlaklık ve renk sıcaklığı gibi unsurları arasında farklılıklar var. Ancak bu farklar özellikle geniş ve ultra geniş kameralar arasında daha az. Zaten çekim yaparken de çoğunlukla bu iki kamerayı kullanıyorsunuz.
Düşük ışıkta da Mate 40 Pro iyi işler çıkarıyor. Pozlama ortalamanın üstünde, böylelikle elde edilen sonuçlar daha aydınlık oluyor. Buna karşın gürültü etkisinin düşük seviyede olduğu görülüyor. Ancak netlik konusunda işler oldukça iyi. Gece modu da iyi bir performans sunuyor. Özellikle parlak ve canlı gece fotoğrafları çekmek için bu moddan yararlanabilirsiniz. Makro çekimlerde de Mate 40 Pro iyi bir sonuç sergiliyor. Portre çekimlerde de ön plandaki nesnenin arka plandan iyi şekilde ayrılmasında performansı iyi, arka plan bulanıklaştırması da doğal biçimde gerçekleştiriliyor.
Mate 40 Pro, normale göre daha fazla çekim modunda Ultra Geniş Kamerayı daha fazla kullanıyor. Yapay zekâ yardımıyla kenar düzeltmeleri iyi şekilde yapılıyor, bu şekilde kenardaki bozulmalar önleniyor. Grup çekimlerde kenarlardaki kişilerde bozulma sık görünen bir durumdur, Mate 40 Pro’da ise bunun etkileri azaltılmış. Ultra geniş açılı kamera ile yapılan çekimlerde de parlaklık ve renk canlılığını iyi bulduğumuzu söyleyebiliriz. Düşük ışıktaki çekimlerde de bu kameranın ortalamanın üstünde sonuçlar verdiğini görüyoruz.
Telefoto kamera ise 7 kat optik yakın yakınlaştırma, 10 kat optik yakınlaştırma ve 50 kat dijital yakınlaştırma imkanı sağlıyor. Yakınlaştırmada hangi kameranın kullanılacağına Mate 40 Pro’nun kendisi karar veriyor. Bu nedenle yakın çekimlerde telefoto kameranın harekete geçmesi için yakınlaştırma seviyesini biraz yüksek tutmanız gerekebilir. Telefoto kamera ile detayları iyi şekilde yakalayabilirsiniz. Parlaklık iyi seviyede, renk sıcaklığı ise biraz daha soğuk tarafa doğru kayıyor. Düşük ışıkta da sunduğu performansın fena olmadığını söyleyebiliriz.
Önde yer alan Ultra Vision Selfie Kamerası ise 13 megapiksel çözünürlük, f/2.4 diyafram açıklığı ve kenar bozulmasını önleme özelliğini sunuyor. Bu kamera ile de her türlü ışık koşulu altında parlak ve renkler açısından da canlı fotoğraflar çekebilirsiniz. Grup çekimlerinde açıyı grup fotoğrafı senaryosuna göre genişletme de Mate 40 Pro’nun sunduğu akıllı özelliklerden bir tanesi. Bununla birlikte görüş açısını elle de ayarlayabilirsiniz. Üstelik kenar bozulmasının azaltılmasıyla kenarda bulunan kişiler de pozlarını beğeneceklerdir. Ön kamera sisteminde yer alan 3D derinlik algılama kamerası da özellikle portre çekimlerinde arka plan bulanıklaştırmasının daha verimli ve doğal şekilde yapılmasına olanak sağlıyor. Bu sayede saç ve benzeri hassas noktalarda ayrıştırma daha iyi yapılıyor.
Video tarafında da Huawei Mate 40 Pro sağlam özellikler sunuyor. Bu telefonda hem ön hem de arka kamerayla saniyede 60 kare hızına kadar 4K video kaydı yapabilirsiniz. Sabit Çekim ve İzleme Çekimi gibi özellikler ise sadece 1080p video kaydında kullanılabiliyor. Video kaydı için ultra geniş açılı Sine Kamera kullanılıyor. Gerek 4K gerek 1080p çözünürlükteki kayıtlarda bu kameranın sunduğu kayıt kalitesi gayet iyi seviyede bulunuyor. Durağanlık da iyi. Telefoto kamerada optik görüntü sabitlemenin bulunması da yakınlaştırma yaptığınızda daha durağan çekimler elde etmenize olanak sağlıyor.
Sabit Çekim özelliğini Video modunda soldaki kontrollerde bulabilir ve rahatlıkla açabilirsiniz. İzleme Çekimi özelliği de hemen üstteki kontrolden açılıyor. İzleme çekimi özellikle geniş bir alanın olduğu yerlerde hareket eden bir kişinin kaydının iyi şekilde yapılması için kullanışlı oluyor. Sabit Çekim ise, profesyonel işlerde kullanabileceğiniz bir özellik, tabii ki, görüntü çıkışının 1080p Full HD formatında olması sizin için herhangi bir sorun teşkil etmeyecekse. Bu arada 4K video çekiminin 10 dakika ile sınırlı olduğunu belirtelim. Huawei, profesyonellere de hitap eden bu cihazda 4K video çekiminin daha sık yapılacağını göz önünde bulundurarak bu sınırı kaldırabilirdi.
Mate 40 Pro’nun video çekimi tarafında iyi işler çıkardığını görüyoruz. Arkada, kamera modülünde de yer alan mikrofon sayesinde ses kaydı daha verimli biçimde yapılıyor. Gürültülü bir ortamda bile sesinizi anlaşılır biçimde kaydedebilirsiniz. Kamera içinde yer alan ikili çekim modunda bu şekilde röportajlarınızı da verimli şekilde gerçekleştirilebilirsiniz. İki taraftaki kişinin görüntüsü kadar sesi de iyi şekilde kaydedilecektir. Çektiğiniz videolardan içerikleri doğrudan cihaz üzerinde oluşturma konusunda da Mate 40 Pro sağlam araçlar sunuyor. Hikâye oluşturucu otomatik kamera hareketi efektiyle birden çok yüksek kaliteli video oluşturmaya izin veriyor. Hikâye modu ise Galeri uygulaması içinden esnek seçim şansıyla kendi hikâyenizi kolaylıkla oluşturmanıza olanak sağlıyor.
Huawei Mate 40 Pro inceleme: Sonuç
Huawei Mate 40 Pro, bir amiral gemisi telefona yakışır donanım özelliklerini bünyesinde barındırıyor. Telefonun yüksek bir malzeme kalitesi ve şık bir tasarımı var. Daha önce gördüğümüz Huawei telefonlarına göre daha büyük ve kalın olsa da, gerek tek elle gerek uzun süreli kullanımda çok zahmet çıkarmıyor. Cepte taşıması da sorun değil. Ekranı çözünürlük ve yenileme hızı bakımından diğer üst sınıf Android telefonların biraz altında gibi görünse de, Mate 40 Pro sahiplerine iyi ve kaliteli bir görsel deneyim sunuyor. Daha fazlasını aramayacaksınız. Ses sistemi ise telefonun bizi en çok memnun eden noktalarından bir tanesi. Çift hoparlör fazlasıyla doyurucu ve etkileyici bir ses çıkışı sunuyor.
Performans tarafında Kirin 9000 işlemci beklendiği üzere çok yüksek bir performans sunuyor. Depolama alanının da yeterli olduğunu söyleyebiliriz. 256 GB’ın ötesine geçeceğinizi çok tahmin etmiyoruz. Pil tarafında da bu telefonun hem pil ömrü hem de şarj imkanları tarafında çok sağlam bir tablo ortaya koyduğunu görüyoruz. Kamera özellikleri ve yetenekleri bakımından da Mate 40 Pro iyi bir yerde bulunuyor. Sadece donanım değil, yazılım tarafında sunduklarıyla yetenekler artıyor. Mate 40 Pro’yu günlük kullanımın dışında özel günlerde ve profesyonel işlerde de kullanabilirsiniz.
Tabii ki, Mate 40 Pro’yu satın almak isteyenlerin kararlarında yazılım konusu belirleyici olacaktır. Öncelikle kendilerini Google’ın olmadığı bir Android deneyiminin beklediğini belirtelim. Chrome, Haritalar gibi uygulamaları yükleyebilir veya Google arama motorunu Tarayıcı içinden kullanabilirsiniz. Ayrıca YouTube’un mobil web sitesini de Google hesabınızla giriş yaparak kullanabilir, yerel uygulamaya yakın bir deneyim elde edebilirsiniz. Bunun dışında Google’ın yerini Huawei’nin servislerine bıraktığı bir deneyim bekliyor. Söylediğimiz gibi, uzun zamandır Huawei’nin yeni dönemdeki telefonlarını test ediyoruz ve bu ekosistemin kısa zamanda önemli mesafeler kaydettiğini görüyoruz. Sık kullandığınız uygulamaları bu telefonda da kullanma konusunda başlangıçta bir alışma dönemi sizi bekliyor. Bu dönemde biraz sancı yaşayabilirsiniz, ancak belirli bir süre sonra eskisine göre çok farklı bir deneyimin olmadığını fark edeceksiniz.
Huawei Mate 40 Pro
Huawei Online Mağaza’dan satın alın
A200Teknoblog koduyla 200 TL indirim kazanın