Huawei‘nin alt markası Honor, 2018’de hatırı sayılır ölçüde büyümüş durumda. Bu büyümeyi sürdürmeyi hedefleyen Honor, önümüzdeki dönümde dünyanın en büyük beş akıllı telefon üreticisinden biri olmayı hedefliyor. Buna rağmen, Huawei Honor’u bağımsız bir şirkete dönüştürmeyi planlamıyor.
Huawei, Honor markasını 2013’te genç tüketicilere ve çevrimiçi satışlara odaklanmak için kurmuştu. O günden bu yana yavaş yavaş güç kazanan marka, Huawei’nin küresel akıllı telefon pazarındaki yükselişine hatırı sayılır bir katkı sağladı.
Honor’un özellikle 2018’de gösterdiği performans, Huawei’nin markayı bağımsız bir şirkete dönüştürebileceğine dair iddiaları da gündeme taşımıştı. Ancak Honor’un başkanı Zhao Ming, bu iddiaları kesin bir dille reddettiğini belirtti. Honor ve Huawei’nin birlikte çalışacağını ve birbirlerinden ayrılmadan yola devam edeceklerini söyleyen Ming, mevcut yapının korunacağını dile getirdi.
Honor kendi markasına ve ayrı bir akıllı telefon portföyüne sahip olsa da, hâlâ kendisine özel bir Ar-Ge birimine sahip değil. Huawei tarafından geliştirilen teknolojileri kullanan Honor, uyguladığı agresif fiyat stratejisiyle diğer düşük bütçeli markalarla daha kuvvetli rekabet edebiliyor. Mevcut formülün başarısı, Honor ve Huawei’nin stratejisinin doğru olduğunu gösteriyor.
