Son yıllarda HTC denilince akla ilk olarak “Vive” ve “sanal gerçeklik” gelmeye başladı. Tayvanlı şirket geçen yılın sonlarına doğru akıllı telefon birimini Google’a satmış, önemli bir iş gücünü ve kaynağı oraya aktarmıştı. Yine de, kendi markası altında akıllı telefonlar çıkarmaya devam edeceğine dair niyetini ortaya koymuştu. İşte HTC U12+ o niyetin bir göstergesi. HTC’nin tarzını ve sunduğu deneyimi sevenler için HTC U12+, güncel bir amiral gemisi Android telefon olma özelliğini taşıyor. Bir süredir bu üst segment akıllı telefonu test ediyoruz. HTC U12+ inceleme yazısında buna yönelik izlenimlerimizi aktarıyoruz.
HTC U12+ video inceleme
HTC U12+ inceleme: Tasarım
HTC’nin geçen yılın başlarında çıkardığı U Ultra ve U Play modelleriyle birlikte ilk kez kullandığı “Liquid Surface” adlı tasarım dilini U12+ modeliyle de sürdürmeye devam ediyor. Ön ve arka yüzü kaplayan sağlam cam tabakaları kenarları saran alüminyum çerçeve buluşturuyor. Arkadaki cam tabaka kenarlara doğru hafifçe kavis yapan yapısıyla telefonun daha rahat biçimde kavranmasını sağlıyor. Parlak ve cilalanmış bir görünüme sahip olan arka yüzeyin hafif bir sürtünmesi bulunuyor. Bu da U12+’ı elden kaydırmadan, rahatça kullanmaya olanak sağlıyor.
HTC U12+, 2018 yılında çıkan en çekici telefon sayılmaz. Ancak parlak arka cam yüzeyinin telefona ayrı bir hava kattığını ve ona amiral gemisi telefon şıklığını kattığını söyleyebiliriz. HTC, telefonun kutusuna şeffaf bir silikon kılıf da yerleştirmiş. Böylelikle telefonu cebinizde veya başka yerlerde daha rahat taşıyabilirsiniz. Ne var ki, biz telefonu deneyimlediğimiz süre boyunca bunu kullanmadık. Doğrusu pişman da olmadık. Özellikle arka camın çiziklere karşı epey dayanıklı olduğunu görmek bizi şaşırttı.
Ön yüzü Corning Gorilla Glass 5 ekran camı kaplıyor. 18:9 görüntü oranlı, 6 inç ekran, bir uzun kenardan diğerine yayılıyor. Alt ve üst kenarlarda ise hatırı sayılır genişlikte çerçeve alanları görüyoruz. 2018’de çok çentikli ekrana sahip telefon gördük, ancak HTC U12+ bunlardan değil. O, geleneklere bağlı kalıyor. Bununla birlikte 18:9 ile sahiplerine büyük ekran deneyimini elleriyle daha dost olacak biçimde kullanma imkanı sağlıyor. Ekranın üst kısmında iki adet ön kamera, ahize hoparlörü ve LED durum lambası bulunuyor. Alt kenarda ise görünürde herhangi bir şey bulunmuyor
Kenarları saran siyah renkli alüminyum çerçeve mat ve sıradan bir görünüme sahip. Bu çerçeveyi belirli noktalarda anten çizgileri kesiyor. Alt kenarda USB-C portu, mikrofon ve hoparlör, üst kenarda ikinci mikrofon bulunuyor. Sol kenarda nano SIM ve microSD kart tepsisi yer alırken, sağ kenarda da yukarıdan aşağı doğru ses ve güç tuşları bulunuyor.
Aslında HTC U12+ fiziksel tuşa sahip değil. Az önce sözünü ettiğimiz tuşlar tıpkı Apple’ın iPhone 7 ve 7 Plus’tan itibaren Ana ekran düğmesinde yer verdiği tarzda tuşlar. Telefon kapalıyken bu tuşlara basmaya çalıştığınızda normalde bu tuşların var olmadığını hissedeceksiniz. Telefon açıkken bastığınızda, U12+’ın oluşturduğu titreşim sayesinde sanki bir tuşa basıyormuşsunuz hissini yaşayacaksınız. Bu şekilde tasarlanan tuşlar sayesinde, HTC U12+’ın suya ve toza dayanıklılığı biraz daha güçlendiriliyor. Yeri gelmişken bu telefonun IP68 dayanıklılık sertifikasına sahip olduğunu belirtelim. Yani, yazın deniz veya havuz kenarında gönül rahatlığıyla kullanabilirsiniz.
Basınca tepki veren tuş fikri güzel, ancak işler uygulamada o kadar iyi biçimde işlemiyor. Öncelikle bu tuşları kullanmak için telefonun gövdesine doğru bir basınç uygulamanız gerekiyor. Normalde ise fiziksel tuşları kullanmak için hafifçe bastırmak yeterlidir. Öte yandan, U12+’nin verdiği titreşimli geri bildirim parmak uçlarında değil de, telefonun alt bölümünde, titreşim motorunun olduğu bölümde hissediliyor. Bu da deneyimin istenen düzeyde olmasının önüne geçiyor.
HTC’nin ilk kez geçen yıl U11 modelinde yer verdiği Edge Sense özelliği U12+’ta da yer almaya devam ediyor. Bu telefonun da uzun kenarlarının alt yarıları basınca karşı hassasiyete sahip. Telefon avuç içinizdeyken bu bölümden hafifçe sıktığınızda ya da sıkıca basıp bıraktığınızda, seçtiğiniz iki farklı işlevin hızlıca gerçekleşmesi mümkün oluyor. Bununla birlikte Edge Sense 2 ile gelen başka yenilikler de var, bunlara birazdan değineceğiz.
Arka yüzeye geri dönecek olursak, burada dikkat çeken ilk unsur parmak izi sensörü oluyor. Sensör işaret parmağının rahatlıkla temas edeceği bir noktaya yerleştirilmiş. Böylelikle rahat biçimde kullanılıyor. Sensörün hızlı biçimde çalıştığını belirtelim. Hemen üstünde çift LED flaş, onun üstünde de 12 ve 16 megapiksel çözünürlüklü kameralar yatay eksende yerleştirilmiş biçimde konumlandırılıyor. İkili kamera kümesinin bir yanında lazer otomatik odak sensörü, diğer yanında da mikrofon bulunuyor. Alt kenara yakın bir yerde de bir başka mikrofon görüyoruz.
HTC U12+ inceleme: Donanım ve Performans
HTC U12+’ın ekranı üreticinin şimdiye kadar çıkardıkları içerisinde en gelişmiş niteliklere ve en iyi performansa sahip ekran olarak dikkat çekiyor. 6 inç ekran, 18:9 görüntü oranıyla 2018’in eğilimlerine uyum gösteriyor. Ancak HTC, çentikli bir tasarımı tercih etmiyor. Karşımızda ince ve uzun dikdörtgen biçiminde bir ekran var. Bu ekran 1440 x 2880 piksel çözünürlükle, 537 ppi gibi yüksek bir piksel yoğunluğu sunuyor.
Super LCD6 teknolojisine sahip olan ekran, DCI-P3 renk gamı desteğine ve HDR10 uyumluluğuna da sahip. Yani canlı ve gerçekçi renkler, yüksek detay kullanıcıları bekliyor. YouTube uygulamasında HDR videolar izlenebiliyor, ancak Netflix henüz bu telefonu desteklemiyor. Ekran geniş görüş açılarına ve yüksek parlaklığa sahip. Dışarıda, parlak ışık altında da telefon rahatlıkla kullanılabilir. Öte yandan saat ve tarihin ekranda gösterildiği sürekli açık ekran seçeneğini de açık hâle getirebilirsiniz. Ancak ekran OLED teknolojisine sahip olmadığı için, bu özelliğin açık tutulmasının pil ömrüne biraz olsun olumsuz etkisi olabilir.
HTC’nin akıllı telefonları ses deneyimi bakımından çıtayı epey yüksekte tutar. Geçmişte çıkan HTC One M7 modelinin nasıl etkileyici bir ses çıkışına sahip olduğunu hâlâ hatırlarız. Aynı şekilde bu telefonla birlikte verilen kulaklık da hâlâ favori kulaklıklarımız arasında yer alır. HTC U12+, atalarının mirasına sahip çıkıyor. Boomsound hoparlör sistemi fazlasıyla başarılı. Telefonun alt kenarında yer alan ana hoparlöre ek olarak ahize hoparlörüne yerleştirilmiş ikinci bir hoparlör bulunuyor. Böylelikle stereo ses çıkışı sağlanıyor. Üstelik her iki hoparlörün ses çıkış şiddeti hemen hemen aynı olduğu için de stereo ses etkisi düzgün biçimde temin ediliyor.
Buna ek olarak çevresel ses etkisini yansıtmak bakımından da bu ses sistemi başarılı. PUBG oynarken hangi yönden kurşun geldiğini, rakibin nereden yaklaştığını, silahlı çatışmanın hangi taraftan yaşandığını sesin geldiği yönden rahatlıkla anlamak mümkün oluyor. Bir telefonda bu derecede detaylı ve yoğun bir ses çıkışı elde etmek gerçekten güzel. Bunun dışında müzik dinlerken veya film izlerken de bu ses sistemi sizi fazlasıyla memnun edecek, harici bir hoparlöre ihtiyacınız kalmayacaktır.
Telefonun kutusundan çıkan USonic kulaklıklar da gayet başarılı. Bas ve tizi dengeli, kulak kanalına da rahatlıkla oturuyor. Üstelik gürültü bastırma özelliği sayesinde de ortamdan daha fazla izole olmanız mümkün oluyor. Öte yandan en iyi deneyim için kulaklığın ses çıkışını özelleştirebilir, bunu ayrı bir ses profili olarak kaydedebilirsiniz. Kulaklığının USB-C portuna bağlandığını belirtelim. Bu arada HTC U12+’ın kutusundan 3.5 mm kulaklıkların bağlanması için bir adaptör çıkmıyor. Bu nedenle kendi kulaklığı dışında en mantıklı çözüm Bluetooth kulaklıkları kullanmak olacaktır. Bu arada HTC U12+’ın Hi-Res Audio ve aptX ses yayını gibi en son teknolojileri desteklediğini görmek de güzel.
İçerideki donanım bileşenleriyle HTC U12+, kağıt üstünde güçlü bir 2018 model amiral gemisi telefon olduğunu gösteriyor. Telefonun kabinde Qualcomm’un üst sınıf Snapdragon 845 yonga seti bulunuyor. Adreno 630 GPU da bu paketin içinde yer alıyor. 6 GB RAM barındıran telefonun 64 ve 128 GB’lık dahili hafıza seçenekleri bulunuyor. Ayrıca microSD kart yuvası da var. Elimizdeki modelde 64 GB dahili hafıza var ve bu da gayet yeterli görünüyor.
Benchmark testlerinde beklediğimiz üzere HTC U12+ yüksek puanlar elde ediyor ve performans sıralamasında en başlarda yer alıyor. Pratikteki performans da benchmark test sonuçlarının yansıması niteliğinde. Telefon gayet hızlı işliyor, kullanıcı arayüzü akıcı, uygulamalar ve oyunlar hızlıca açılıyor. PUBG ve bunun gibi yüksek profilli oyunlar da akıcı ve kaliteli grafikler eşliğinde oynanabiliyor. Ne var ki, telefon ısı üretimi konusunda fazla cömert. Oyun oynamak değil, birkaç uygulamayı açıp orada vakit geçirmek bile telefonun hissedilir derecede ısınmasına neden olur. HTC’nin bu olaya eğilmesi gerekiyor. Yazılım güncellemesiyle ısınma konusunda olumlu biçimde yol alınacağına inanıyoruz.
U12+’ın 3500 mAh gibi, az sayılmayacak kapasitede pili bulunuyor. Quick Charge 3.0 hızlı şarj desteğine sahip olan bu pil, sadece yarım saatte yüzde 50’ye yaklaşan bir doluluğa erişebiliyor. Tabii ki, kutudan çıkan şarj adaptörüyle şarj etmeniz gerekiyor. Şarj işlemi USB-C portu üzerinden sağlanıyor. Arka yüzey camla kaplı olsa da kablosuz şarj desteği bulunmuyor. Aslına bakarsanız, bu günümüzde bir eksiklik gibi görülebilir. Ancak hızlı şarjın iyi performans göstermesi pratiklik açısından yeterli oluyor, kablosuz şarja zaten çok ihtiyaç kalmıyor.
HTC U12+’ın yüksek kapasiteli pili olsa da, büyük ve yüksek çözünürlüklü ekranı ve aynı zamanda üst sınıf işlemcisi nedeniyle pil tüketimi bakımından biraz daha cömert davranıyor. Yine de, tam dolu bir pil, normal yoğunluklu kullanımda sabahtan akşama bir günü rahatlıkla çıkarmaya olanak sağlayacaktır ki, bu da birçok akıllı telefon sahibi için yeterli olacaktır. Bunun dışında güç tasarrufu modu ve ultra güç tasarrufu modu gibi araçlar da pilin doluluğu azaldığında kullanım süresini normale göre biraz daha artırmaya yardımcı oluyor.
HTC U12+ inceleme: Yazılım
HTC U12+ Android 8.0 Oreo ile yüklü olarak geliyor ve bunun üzerinde de Sense UI kullanıcı arayüzünü görüyoruz. Sense UI da diğer kullanıcı arayüzleri gibi geçen yıllara nazaran daha sade bir yapıda geliyor. Ayarlar, bildirim tepsisi gibi bazı noktalarda saf Android’in düzeninin korunduğunu görüyoruz. Bununla birlikte uygulama ikonları, Blinkfeed, uygulama menüsü ve benzeri bazı kendine has unsurları da korumaya devam ediyor. Buna bazı yenilikler de ekliyor.
Örneğin, HTC Sense Companion adlı uygulama, sizin U12+’ı kullanım alışkanlıklarınıza göre bazı tavsiyelerde bulunuyor. Yakınlardaki mekanlara yönelik tavsiyeler alma, atılan adım sayısı veya yakılan kalori miktarını günlük olarak görmek gibi, kart biçiminde bilgiler çeşitli aralıklarla sunuluyor. Sense Companion bildirimlerini telefonun kenarından beliren bir ikon yardımıyla hızlıca görebilirsiniz. Sense Companion yararlı bir uygulama gibi görünse de, çoğu zaman kullanmadığımızı belirtmemiz gerekiyor.
Geçen yıl U11 ile gelen Edge Sense özelliği, şimdi daha da geliştirilmiş biçimde, Edge Sense 2 olarak karşımıza çıkıyor. U12+’ın da kenarlarını hafifçe sıkarak ya da sıkıca bastırıp bırakarak farklı işlevlerin gerçekleştirilmesini ya da sık kullandığınız uygulamanın açılmasını sağlayabilirsiniz. Telefonun kenarlarında basınca hassas alanlar, alt yarıda bulunuyor. Kenarlara bastırmak için telefonu biraz daha aşağısından avuçlamanız gerekiyor. Öte yandan şimdi Edge Sense 2 ile birlikte, kenarlar çift tıklatmaya karşı da hassas. Telefonu tuttuğunuz ele göre sağ veya sol kenara hafifçe tıklattığınızda Tek El Modunu etkinleştirebilir, kullanıcı arayüzünü tek elle rahatlıkla kullanabileceğiniz biçimde küçültebilirsiniz. Tabii ki, çift tıklatma özelliğiyle devreye girecek özellikleri de özelleştirebilirsiniz.
Edge Sense kulağa hoş, kullanışlı gelen bir özellik gibi duruyor. Ne var ki, pratikte bundan yoğun biçimde yararlandığımızı söyleyemeyiz. Bunun en önemli sebebi, Edge Sense’in telefonun doğal biçimde tutulduğu takdirde kullanılamıyor olması, yukarıda da belirttiğimiz gibi, sıkmak için telefonu avuç içinizde biraz daha yukarı kaydırmanız gerekiyor. Bunun dışında kenarların basınca karşı hassasiyeti çok yüksek. Bu nedenle istemeden de olsa kamerayı açıp fotoğraf çektiğimiz oldu. Tabii ki, Edge Sense 2’yi iyice anlayan ve ona alışan bir kullanıcı, bu özellikten tam anlamıyla yararlanabilir, U12+’ı rahatlıkla kullanabilir.
Öte yandan Edge Sense 2 dahilinde Akıllı Ekran ve Akıllı Bekletme gibi özellikler de bulunuyor. Örneğin yatakta yanlamasına uzandınız ve elinizde U12+ bulunuyor. Normalde telefon yere göre yatay durumda olduğu için kullanıcı arayüzü otomatik olarak yataya dönecektir. Ancak HTC U12+ sizin telefonu nasıl tuttuğunuzu anlıyor ve buna göre kullanıcı arayüzünü dikeyde tutuyor. Diğer özellik ise telefonu kullandığınız süre boyunca ekranın uyumasını önlüyor.
Yukarıda saydığımız özellikler dışında Google ve HTC’nin yüklü olarak sunduğu çeşitli uygulamalar bulunuyor. Öte yandan HTC’nin sunduğu farklı tema seçenekleri var. Bunlar arasında uygulama ikonlarını çeşitli görsel unsurlar şeklinde kullanıcı arayüzüne yerleştirebildiğiniz, konu tabanlı temalar var. Örneğin futbol temasında, ana ekrandaki ikonları, oyun sahasının birer unsuruymuş gibi ekrana dağıtılmış biçimde görebilirsiniz.
HTC U12+ inceleme: Kamera
HTC U12+ tanıtıldığında kamerası DxOMark’tan övgü almıştı. Telefonun arkasında 12 megapiksel Dual Pixel ve 16 megapiksel (12 megapiksel efektif), f/1.8 ve f/2.6 diyafram açıklık değerlerine sahip olan lensler barındıran ikili kamera sistemi bulunuyor. Faz algılamalı ve lazer otomatik odak, optik görüntü sabitleme, jiroskop destekli elektronik görüntü sabitleme, 2x optik yakınlaştırma gibi özellikler de kamerada mevcut. Önde de 8 megapiksel çözünürlüklü, f/2.0, HDR destekli ikili kamera yer alıyor.
HTC U12+’ın ana kamera sistemi, gün ışığında parlak, net ve keskin fotoğraflar elde etmeye olanak sağlıyor. Renkler biraz doygun gibi görünse de, bu şekilde etkileyiciliği biraz daha artırıyor. Düşük ışıkta çekilmiş olan fotoğraflarda da, görüntü işleme mekanizmasının yardımıyla karanlık sahnelerin ortaya çıkarılması iyi biçimde gerçekleştiriliyor. Pozlama artırılarak daha aydınlık fotoğrafların oluşmasına katkıda bulunuluyor. Makro çekimlerde de U12+’ın ana kamera sistemi iyi bir grafik sergiliyor. Bokeh, yani arka planı bulanıklaştırma özelliği aydınlık ortamlarda, ön plandaki nesnenin sınırlarının açık biçimde belli olduğu, parlak ve net fotoğraflar elde etmeye olanak sağlıyor. Düşük ışıklı ortamlarda ise bu sistemin biraz bocaladığını görüyoruz. Yine de, yazılımın yardımıyla düşük ışıkta da tatmin edici sonuçlar elde etmek mümkün oluyor.
Önde yer alan çift kamera da Bokeh fotoğraflar oluşturmaya izin veriyor. Üstelik ön kamerada yüz güzelleştirme modu da bulunuyor. Çektiğimiz bir kaç portre fotoğrafta elde ettiğimiz sonuçlar bir hayli şaşırtıcı ve başarılı. HTC U12+ ile sizi olduğunuzdan çok daha güzel veya yakışıklı, bir o kadar da çekici gösteren portre fotoğraflar çekebilirsiniz.
HTC U12+’ın kamera uygulaması da diğer Android telefonlarda olduğu gibi birçok düğme ve kontrol içeriyor. Ekranın bir tarafında çekim tuşu, video çekim, kamera değiştirme gibi kontroller bulunuyor. Diğer tarafta ise hızlı kontroller bulunuyor. Sol üst köşede ise tüm çekim modlarına erişebileceğiniz bir menü tuşu yer alıyor. Kamera uygulaması içinde Pro modu da bulunuyor. Bu sayede pozlama, beyaz dengesi, odak gibi bileşenleri isteğe göre ayarlayabilirsiniz. Öte yandan Pro modunda RAW formatında çekim yapabilirsiniz. Bu arada, HTC U12+’ın kenarlarına bastırarak fotoğraf çekebileceğinizi belirtelim.
Video tarafında HTC U12+’ın 4K video çekimi yapabildiğini görüyoruz. Telefon, sahip olduğu mikrofonlar sayesinde ortamın ses kaydını kaliteli ve berrak biçimde yapıyor. Arka plandaki gürültünün etkisini de azaltıyor. Optik ve elektronik görüntü sabitleme sistemleri de durağan görüntü elde edilmesine olanak sağlıyor. 4K video çekiminde sürekli odaklama ise biraz ağır çalışıyor gibi görünüyor. Parmağınızla ekrana dokunarak netleme yapmanız yararınıza olacaktır.
Öte yandan Sonic Zoom adı verilen bir video kayıt özelliği var. Eğer bir noktaya yakınlaştırma yaparsanız, o noktadan gelen sese odaklanılıyor. Diyelim ki, biraz gürültülü ortamda konuşmakta olan bir kişiye yakınlaştırdınız, o zaman sesi biraz daha fazla çıkacak şekilde ayarlama yapılıyor. Bunun dışında saniyede 60 kare hızında 4K video yapabilmesi de U12+’ın memnun edici kamera özellikleri arasında bulunuyor.
HTC U12+ inceleme: Sonuç
Android ekosisteminde hemen her üreticinin yılın ilk yarısında amiral gemisi telefonlarını çıkardığını gördük. Bunların birçoğunda çentikli ekran var. Samsung ise kenarları kavisli, bununla birlikte kenarlara iyice yayılmış ekrana yer veriyor. HTC U12+, bu ortamda geleneksele biraz daha bağlı kalan bir telefon olma özelliğini taşıyor. Alışkanlıklarından kolaylıkla vazgeçmeyenler için bu durum bir artı niteliğini taşıyabilir. Onun dışında, tasarımı ve malzeme kalitesiyle U12+, üst sınıf bir telefon olduğunu gösteriyor.
Snapdragon 845 işlemcinin başrolde olduğu donanım paketi, beklenen performansı sunuyor. Ancak ısınma ve pil ömrü konusunda telefonun daha da iyi olmasını beklerdik. Yazılım bakımından HTC’nin daha önce gördüğümüz telefonlarda sunduğu deneyim devam ettiriliyor. Edge Sense 2, yeni eklenen özelliklerle kullanışlılığı artırılıyor. Ancak bunun hakkını tam anlamıyla vermek için, U12+’ı sıkınca veya sıkı tutup bırakınca neler olacağını iyice özümsemek gerekiyor. Aksi takdirde kağıt üstünde müşteri çekmeye yönelik bir özellik olarak kalacaktır. Kamera bakımından HTC U12+ beklentileri karşılıyor. İster günlük hayatta, ister özel günlerde birincil kamera olarak rahatlıkla kullanabilirsiniz. Çekilen fotoğrafların kalitesi ortalamanın üstünde, video çekim performansı da oldukça iyi.
HTC U12+, öncelikle HTC markasına sadık kalan, iki yıl önce satın aldığı HTC 10’u veya daha da eski telefonunu değiştirmek isteyenlere önerilir. Bu şekilde alıştıkları deneyimi, yeni eklenen özelliklerle ve güncel donanım paketiyle devam ettirme fırsatı bulacaklardır. Yurt dışı fiyatı 799 dolardan başlıyor. Bu da Türkiye fiyatının 4500 TL civarında olabileceği anlamına geliyor. Fiyat bakımından rakiplerine göre biraz daha avantajlı olacağını, bunu da yararına kullanabileceğini söyleyebiliriz.
