Basecamp tarafından geliştirilen yeni e-posta servisi Hey, epey çalkantılı bir başlangıç yaptı. E-posta kullanımına yeni bir deneyim getirmeyi hedefleyen bu uygulamadan şu anda davet usulüyle yararlanmak mümkün oluyor. Bununla birlikte iki ya da üç harfli e-posta adreslerini; örneğin [email protected] veya [email protected] gibi e-posta adreslerini müşterilere parayla sunmayı planlayarak kaynak yaratmayı hedefliyor. Ancak bu adreslerin ücreti epey yüksek olacak gibi görünüyor.
Hey’in ana şirketi Basecamp’in kurucularından David Heinemeier Hansson’un da doğruladığı gibi, Hey kısaltılmış e-posta adreslerini paralı bir servis olarak sunmayı planlıyor. İki harfli adresler yıllık 999 dolarlık ücretle sunulacak. Üç harfli adreslerde ise yıllık ücret 375 dolara düşecek. Şu anda davet usulü işleyen ve gelecek ay daha kapsamlı şekilde faaliyete geçecek olan Hey için üye olan diğer her kullanıcı, dört ya da daha fazla harf içeren bir adresi kayıt ettirebilecek ve bunun için 99 dolarlık standart bir ücret ödeyecek.
Apple ve Hey arasında App Store krizi
Yukarıda da belirttiğimiz gibi, Hey 99 dolarlık yıllık abonelik modeliyle çalışıyor. Bu abonelik modeli Basecamp ve Apple’ın App Store inceleme ekibi arasında bir krize neden olmuş gibi görünüyor.
Bascamp kurucusu ve CTO’su David Heinemeier Hansson, Twitter’da konuyla ilgili olarak yaptığı paylaşımda ve daha sonra Protocol‘e verdiği röportajda, Hey’in 1.0 numaralı ilk versiyonunun App Store için onaylandığını, ancak Basecamp’in iOS geliştirici lideri Zach Waugh tarafından hata düzeltmeleri için gönderilen 1.0.1 sürümünün App Store tarafından reddedildiğini kaydetti.
Hey abonelik tabanlı bir e-posta servisi olsa da, abonelik Hey iOS uygulaması üzerinden satılmıyor. Bunun yerine Hey web sitesi üzerinden abonelik gerçekleştiriliyor ve daha sonra Hey hesabıyla iOS uygulamasına kullanıcı girişi yapılıyor. Böylelikle Hey, Apple’a ilk yıl için yüzde 30, daha sonraki yıllar için de yüzde 15’lik abonelik ücretini ödeme zorunluluğundan kurtulmuş oluyor.
App Store inceleme ekibi, uygulamanın 1.0.1 ve 1.0.2 numaralı versiyonlarını, Apple’ın yönergelerinin 3.1.1 numaralı maddesini referans göstererek geri çevirdi. Yönergede kullanıcıların dijital ürünleri veya aboneleri satın almak istemeleri durumunda geliştiricilerin Apple’ın uygulama içi faturalandırma sistemini kullanmak zorunda oldukları belirtiliyor.
Buradaki esas nokta, Netflix ve Spotify gibi diğer abonelik tabanlı servisler gibi Hey’in de uygulama içinden abonelik açmaya izin vermemesi. App Store görevlisi, Hey’in uygulama için ödeme sistemini kullanmaması durumunda uygulamanın App Store’dan tamamen kaldırılabileceğini söylemiş.
Apple ise daha sonra Hey ile iletişime geçerek, “Uygulamanızın, müşterilerin başka bir yerden satın aldıkları içeriğe, aboneliklere veya özelliklere erişmesine izin verdiğini fark ettik, ancak bu öğelerin uygulama içinde uygulama içi satın alma olarak mevcut olmadığını gördük.” cevabını verdi. Hey’in bir “Okuyucu” uygulaması olarak değerlendirilmediğini söyleyen Apple, mevcut abonelerin uygulamaya normal bir şekilde girebileceklerini, ancak Hey’in yeni kullanıcılara abone olma imkanını uygulama içi satın alma üzerinden sunması gerektiğini de belirtti.
Basecamp’in geri adım atmaya niyeti yok gibi görünüyor. Heinemeier Hansson, Protocol‘e Apple’a gelirlerinin üçte birini ödemeye istekli olmadığını söyledi. Suç olarak nitelendirdiği bu davranışı yenmek için de elinde bulunan ve kazanacağı her doları harcayacağını belirterek epey iddialı konuştu.
Heinemeier Hansson geçmişte Apple ve diğer büyük teknoloji şirketlerini ateşli biçimde eleştiren birisi olmuştu. Aynı zamanda bu yılın başlarında teknoloji şirketlerinin rekabete aykırı davranışlarıyla ilgili bir davada Amerikan Kongresi’ne ifade vermişti. Basecamp ve Apple arasındaki anlaşmazlık tam da Avrupa Komisyonu’nun Apple’a, uygulama içi satın alma sistemi nedeniyle soruşturma açtığını duyurmasından hemen sonra geldi.
