Teknoloji

Haiti Depremi Sonrası Bilgi Teknolojileri ve Sosyal Medya

Dünyanın tanık olduğu ve uluslararası haber ajanslarının gerçekleşmesinin hemen ardından müthiş bir haber akışı sağladığı 7.0 büyüklüğündeki Haiti depremi, şimdilik ulusal medyamızda küçük puntolarla geçiştirilmekte. Henüz 24. saatini doldurmayan doğa olayının yol açtığı afet hakkında teknik ve sosyal veriye ise şimdiden birçok kaynaktan ulaşmanız mümkün. Bizim için sadece birkaç gün konuşulmaya devam edilecek, yaşayanlar için de yaralarının sarılmasının o kadar kısa süre almayacağı olay hakkında bilgi almak için bilgi teknolojilerinin son trendleri işbaşında.

TSİ sabah 04:30 sularında CNN ve BBC World yayınlarının özel kapsam içerisinde aldığı olay, verilen ilk bilgilerin ardından, ilk uygulama örneklerini ABD seçim sonuçları analizleri ve hava durumu raporlarında gördüğümüz dokunmalı arayüze sahip büyük ekranlar üzerinde, kamuya açık en yüksek çözünürlüklü uydu görüntü verileri kullanılarak detaylandırıldı. Depremin merkez üssü, Port-au-Prince’e olan uzaklık, genel topografya, varoş yerleşimlerin yayıldığı alan ve bu veriler ışığında depremin beklenen hasar mertebesi konusunda, seyirciler ilk tahminleri duyma şansına kavuştu. Haritalar üzerine yerleştirilmiş havalı işaret noktalarıyla ülkenin sosyal, ekonomik ve siyasi durumu hakkında bilgi verildi. Batı yarımkürenin bu en yoksul ülkesinin karşılaştığı felaket hakkındaki görüntüler ise Facebook ve Twitter üzerinden akmaya başladı.

Telekom altyapısı muhtemelen önemli ölçüde hasar görmüş olması beklenen bu ülkede iletişim tam olarak nasıl sağlandığı biraz şüpheli olsa da; sıcağı sıcağına akan fotoğraflar hasar durumu ve ihtiyaç duyulan yardımların mertebesi ve türü hakkında daha iyi fikir verme işlevini üstlendi. Facebook üzerinde “Haiti Earthquake” araması gerçekleştirilerek veya twitter da “#Haiti” hashtag ini arayarak ilk tepkilere ve bilgilere ulaşmanız mümkün. Sosyal medya üzerinde yardım toplama talepleri ise çoktan başlamış durumda. TV yayıncılarının da ilk eriştikleri ve kaynak göstererek yayınlarında kullandıkları bu görüntüler, sanırız en azından kamuyounun dikkatini çekme ve yaraların daha hızlı sarılabilmesi adına olumlu bir işlev üstlenmiş durumda.

Bilimsel açıdan dünya üzerinde belli başlı ajanslardan biri olan USGS (US Geological Survey) ise her zamanki dakikliğiyle gerekli ön analizleri yapıp, dalga özellikleri, hasar dağılımı tahmini ve acil müdahale planlarında kullanılan sarsıntı şiddeti haritaları ve diğer birçok veriyle birlikte hem bilim adamlarına; hem de sunduğu sesli podcastlerle halka olan sorumluluğunu yerine getirmekte. Bu tür servislerin ülkemizdeki ve dünyadaki durumlarını ve sunduklarını anlatan yazımızı da başka bir zaman dilimine ayırıp yazımızı sonlandırıyoruz.