Araba kullanırken dikkatin yola odaklanması en önemli koşullardan biri olsa da, bunun günümüzde tam anlamıyla riayet edilen bir koşul olduğunu söylemek pek mümkün değil. Özellikle günlük hayatın bir parçası haline geldiği günden bu yana cep telefonlarının yarattığı dikkat dağınıklığından kaynaklanan trafik kazaları artık alışılagelmiş vakalara dönüşürken, giyilebilir teknoloji ürünlerinin ortaya çıkışı zamanında cep telefonlarıyla ilgili olarak sorulan soruların kapsamının biraz daha genişletilerek yeniden sorulmasını sağlıyor. Mahkemenin araba kullanırken Google Glass taktığı gerekçesiyle Cecilia Abadie için açılan davayı geri çevirmesinin ardından Google Glass ve sürüş güvenliğine dair sorular yeniden gündemin üst sıralarına tırmandı.
2013’ün ekim ayında otobanda hız sınırı 105 km olmasına rağmen 136 km hızla gittiği için polis tarafından durdurulan Abadie, aşırı hızın yanı sıra gözünde Google Glass olduğu için ekstra cezaya çarptırılmıştı. Polisin kestiği bu cezanın ardından Google Glass’ın mevcut araç içi ekran yönetmeliği altında mı yoksa daha farklı bir yerde mi değerlendirilmesine dair tartışmalar da başlamıştı. Abadie ve kendisine kesilen cezayı protesto eden grup, giyilebilir teknolojinin araç içinde konsola yerleştirilen navigasyon ünitelerinden daha güvenli olduğunu belirtmiş ve kullanıcının gözünü yoldan ayırmadığına dikkat çekmişti.
Abadie hakkında aşırı hız ve güvenlik nedeniyle açılan davalar mahkeme tarafından reddedilse de, mahkemenin verdiği karar işin güvenlik boyutu kısmında net bir fikir oluşmasını sağlamıyor. Mahkeme adına kararı alan John Blair’in Glass’ın kapalı mı yoksa açık mı olduğunu anlamak mümkün olmadığı, dolayısıyla dikkat dağınıklı nedeniyle Abadie için bir suçlama yapılamayacağını belirtmesi işleri biraz daha karıştırıyor. Bütün bu belirsizliğin üstüne Blair’in Glass kullanımıyla ilgili nihai bir karar vermediğini, sadece Glass’ın mevcut monitör yasasının niyet ve kapsamı altında değerlendirildiğini belirtmekte fayda var.
Bu da araç kullanırken Glass kullanmanın yasalara uygun olup olmadığının tamamen o an neye bakıldığına bağlı olması anlamına geliyor. Navigasyon amacıyla bir haritaya bakmanın yasalar çerçevesinde değerlendirilmesi mümkün gözükürken, fotoğraf veya video gibi medya içeriklerine bakmanın yasalara aykırı olarak nitelendirileceği düşünülüyor.
Araç içi bilgi ve eğlence sistemlerinde kullanılan ekranların da her geçen gün biraz daha büyümesine ve yeteneklerinin biraz daha gelişmesine de Glass gibi giyilebilir teknoloji ürünlerini savunanlar tarafından biraz daha dikkat çekiliyor. Glass kullanıcılarına göre, bu ekranlar dikkat dağıtma konusunda Glass vb. ürünlerden daha fazla risk teşkil ediyor.
ABD’de yetkili kurumlar konuyla ilgili düzenleme çalışmalarına devam ederken, otomotiv sektörünün mobil işletim sistemleriyle olan flörtünün ciddi seviyelere ulaşmış olması yakın gelecekte internet bağlantısı barındıran otomobillerin sıklıkla görüleceğini ve bunun da araç içi ekranlara biraz daha fazla içerik getireceğini gösteriyor. Dolayısıyla halihazırda Google Glass için duyulan güvenlik endişelerinin ekseninin kayması ve araç içi eğlence sistemleri için sorulması oldukça olası gözüküyor. Google Glass ile ilgili güvenlik sorularının ise aksesuar genel satışa sunulmadan önce cevaplanması bekleniyor.
İlgili >> SlashGear
