Google geçtiğimiz mayıs ayında düzenlediği geliştirici konferansı I/O 2016’da görüntülü sohbet servisi Duo’yu duyurmuştu. Apple’ın FaceTime’ına ve Microsoft’un Skype’ına rakip olması amacıyla hazırlanan Duo, hem iOS’te hem de Android’de hızlı yoldan video görüşme yapma imkanını sunuyor. Google Duo, uçtan uca şifreleme desteği ve düşük bant genişlikli internet bağlantıları üzerinde çalışmasıyla dikkat çekiyor.
Duo, iTunes App Store ve Google Play Store üzerinden ücretsiz olarak indirilebiliyor. İndirme işleminin tamamlanmasının ardından uygulama başlatılınca numara doğrulama ekranı kullanıcıların karşısına çıkıyor. Bu ekrana cep telefonu numarasının yazılmasının ardından kullanıcılar doğrulama kodu bulunan bir SMS alıyor. SMS’teki kodun ekrana girilmesinin ardından giriş işlemleri tamamlanıyor.
Doğrulama işlemlerinin ardından Duo, hem iOS’te hem de Android’de kullanıcılardan çeşitli izinler istiyor. Kameraya, mikrofona, kişilere erişim izni verilmesi, uygulamanın verimli biçimde çalışması için olmazsa olmazlar arasında yer alıyor.
Giriş ve izin işlemlerinin tamamlanmasının ardından ön kamera aktive ediliyor. Ekranın sağ üst kısmında bulunan üç nokta ikonu, kullanıcıları uygulamanın ayarlar paneline ve yardım menüsüne yönlendiriyor. Ayarlar paneli üzerinden mobil veri kullanımı sınırlandırmak, mevcut telefon numarasının kaydını iptal etmek ve numara engellemek mümkün oluyor. Google’ın Duo’yu tanıtırken üzerinde en çok durduğu özelliklerden biri olan “Tık Tık”ın aktivasyonu da bu ekran üzerinden gerçekleştiriliyor.
Tık Tık sayesinde Duo üzerinde bir video görüşmesi başlamadan önce arayan kişinin bekleme halindeki görüntüsü aranan kişinin ekranında beliriyor. Kullanıcılar diledikleri takdirde bu özelliği kapatabiliyor. Ancak özelliğin açık olması durumunda Google Duo ile yapılacak aramaların başından sonuna kadar hareketlere dikkat etmek gerekiyor.
Duo üzerinden yeni bir görüntülü sohbet başlatmak da oldukça kolay. Bunun için önce ekranın alt kısmında bulunan video görüşme ikonuna dokunmak gerekiyor. Bu ikona dokunulduğunda kullanıcıların karşısına telefon defterleri geliyor. Duo’yu yüklemiş kişilerin isimleri listenin üst sıralarında gösteriliyor. Uygulamayla henüz tanışmamış kişilere de yine bu ekran üzerinden SMS ile davet gönderilebiliyor. Davet SMS’inde Duo’yu indirmek için gerekli bağlantı da bulunuyor.
Ekranın alt kısmında bulunan bölümde uygulamanın çağrı kaydı da tutuluyor. Bu çağrı kaydı üzerinden de hızlı biçimde video görüşme başlatılabiliyor. Gelen çağrıların yanıtlanma biçimi, Duo’nun iOS ve Android uygulamalarının farklı noktaları arasında yer alıyor. iOS uygulamasında çağrı gelince kabul ve red butonları ekranda beliriyor. Android’de ise ekranın alt orta kısmında bulunan kamera ikonu yukarı doğru sürüklendiğinde çağrı kabul ediliyor. Aşağıya doğru sürüklendiğinde ise geri çevriliyor.
Google Duo’da görüntülü sohbetler oldukça hızlı biçimde başlatılıyor. Aranan kişinin görüşmeyi kabul etmesinin ardından taraflar arasında bağlantı çok kısa bir sürede kuruluyor. Görüşmedeki görüntü kalitesi bağlantı hızına göre değişse de, standart hızda bir bağlantıda oldukça kaliteli bir görüntülü sohbet gerçekleştirilebiliyor.
Google Duo FaceTime ve Skype’ın tahtını sallayabilir mi?
Google’ın mobil sohbet uygulamaları konusunda şansının yaver gittiğini söylemek pek mümkün değil. Google Talk’un masaüstü versiyonuyla bir dönem özellikle ofis çalışanlarını yakalamayı başaran şirket, Hangouts’ta ortaya oldukça iyi bir iş çıkarmasına rağmen arzu ettiği noktaya ulaşamamıştı. Hangouts’ta kurumsal kullanıcılara yönelip Duo ve Allo’yu geliştiren Google, anında iletişim ihtiyacına daha farklı bir biçimde yanıt vermeye çalışıyor. Platformlar arası çalışabilmesi Duo’ya özellikle FaceTime’ın karşısında avantaj sağlıyor. Sohbetin hızlı biçimde başlatılabilmesi de Duo’ya rakiplerini yakalama konusunda yardım edecek noktalar arasında yer alıyor. Rakiplerinin oturmuş bir kitlesinin olması Google Duo’nun işini biraz zorlaştırsa da, hızlı ve pürüzsüz işleyişi bu farkın kapanmasını sağlayabilir.
