Google, yapay zeka sohbet botu Bard’a yeni diller (Japonca ve Korece) için destek, Google Dokümanlar ve Gmail’e metin aktarma, görsel arama ve karanlık mod gibi bir dizi yeni özellik ekliyor. Ayrıca şirket, Bard için bekleme listesini kaldırıyor ve sistemi İngilizce olarak 180 ülke ve bölgede kullanıma sunuyor. Adobe tarafından desteklenen AI ile görüntü oluşturma ve Instacart ve OpenTable gibi üçüncü taraf web hizmetlerine entegrasyon gibi gelecekteki özellikler de vaat ediliyor.
Bu haberler, Bard için önemli bir gelişme niteliğinde. İki ay önce ABD ve İngiltere’deki seçili kullanıcılar için yayınlanan Bard, Google’ın arama motoruna bir alternatif olmaktan ziyade bir deney olarak nitelendiriliyor. Rakipleri OpenAI’nin ChatGPT ve Microsoft’un yeni Bing sohbet botuna kıyasla daha geride kalmış görünen Bard, şimdi yeni özellikler ekleyerek ve PaLM 2 dil modelini kullanarak kullanılabilirliği ve genel performansını artırıyor.
Google, geliştirilmiş Bard’ın 20’den fazla dilde kod parçalarını açıklama ve hata ayıklama gibi kodlama sorgularına daha iyi yanıt verdiğini belirtiyor. Bugünkü güncellemelerin bir kısmı bu özelliklere odaklanıyor: yeni karanlık mod, kod için geliştirilmiş kaynak gösterme ve yeni dışa aktarma düğmesi. Bu düğme, zaten Google’ın Colab platformuna kod göndermek için kullanılabilirken, (Python sorgularıyla başlayarak) şimdi tarayıcı tabanlı başka bir IDE olan Replit ile de çalışacak.
Daha genel kullanımlar için Google, Bard’ı görsel arama yeteneğiyle daha da zenginleştiriyor ve AI ile görseller oluşturabilecek (Adobe’nin Firefly yazılımıyla “önümüzdeki aylarda” sunulacak). Görsel sonuçlar, Bard’da tipik Google sorgularında olduğu gibi görünecek. Şirket, “New Orleans’ta görülmesi gereken yerler nelerdir?” sorusunu örnek olarak veriyor ve sistem, Fransız Mahallesi, Audubon Hayvanat Bahçesi vb. ile ilgili mekanları tipik bir Google görsel aramasındaki gibi resimlerle sunuyor.
Daha ilginç bir özellik ise, sistemde görsel kullanarak sorgu yapabilme yeteneği. Google Lens tarafından desteklenen bu özellik, görsellerdeki nesneleri tanımlayarak Bard’ın ilgili ve yaratıcı metinler üretmesine olanak sağlıyor. Google, iki köpeğin fotoğrafını sunarak “bu ikisi hakkında komik bir başlık yaz” isteğiyle sistemi kullanma örneğini veriyor. Google Lens, köpeklerin cinsini belirliyor ve Bard, bu özelliklere uygun bir başlık oluşturuyor. Bu özellik, entegrasyon ne kadar iyi gerçekleştirilirse o kadar büyük yaratıcı potansiyele sahip olacak.
Google ayrıca, yakında Adobe’nin AI görüntü oluşturucu Firefly’ı Bard’a entegre edeceğini açıklıyor. Bu önemlidir çünkü Adobe, Firefly’ı eğitim veri setinin “etik” doğası üzerinden pazarlamıştır. Bu durum, diğer AI görüntü araçlarına dava açılmasına yol açan bir eleştiri olmuştur. Bu, Bard için birinci üçüncü taraf entegrasyonlarından (Google’ın “araçlar” olarak adlandırdığı) sadece ilki olacak ve Google, sistemin yakında “Google ve web üzerindeki harika hizmetlerden” direkt olarak uygulamalarla bağlantı kuracağını vaat ediyor.
Bu büyük bir eklemeyken, Google’ın sadece rakipleriyle özellik eşitliğini koruduğuna dikkat çekmek gerekir. Microsoft, OpenAI’nin DALL-E sistemine dayalı AI görüntü oluşturma özelliğini Mart ayında Bing’e ekledi. Hem OpenAI hem de Microsoft, sohbet botlarını daha geniş web ile nasıl entegre edebileceklerini araştırıyor. OpenAI, ChatGPT için bu özelliği bu yılın başlarında duyurdu ve OpenTable’dan bir restoran rezervasyonu yapma veya Instacart aracılığıyla market siparişi verme gibi örnek kullanım durumlarını sundu. Google, tam olarak bu hizmetlerle çalıştığını belirtiyor.
Bard için bu yeni özelliklerin tümü büyük bir yükseltme olsa da, hizmetin daha temel bir sorunu var: Bard aslında ne için kullanılıyor? Google, botun Arama’nın yerini almadığını vurgulasa da, bu durum insanların onu öyle kullanmalarını engellemiyor. Google, AI özelliklerini tüm alanlara yayarken ve Arama’daki değişiklikler planlanırken, Bard sadece şirketin AI hedefleri için bir oyun alanı mı? Eğer öyleyse, bu kötü bir şey olmayabilir.
Bununla birlikte, Google Bard’ın gelecekte daha büyük bir rol oynaması için uygun bir temel atabilir. Geliştiricilere ve kullanıcılara sunulan bu özellikler ve entegrasyonlar, Bard’ın zaman içinde daha kullanışlı ve etkili bir hale gelmesini sağlayacaktır. Şu anki haliyle bile, Bard, özellikle kodlama ve programlama konularında yardımcı bir araç olarak değerli bir kaynak olabilir.
Google, gelecekte daha fazla dil desteği eklemeyi planlıyor, bu da Bard’ı dünya çapında daha fazla kullanıcı için kullanılabilir hale getirecektir. Bu gelişmelerle, Bard’ın kullanıcıların günlük dijital yaşamlarında daha bütünsel bir role sahip olması ve giderek daha fazla hizmet ve özellikle entegre olması mümkün hale gelebilir.
Sonuç olarak, Google Bard, bekleyen listesinin kalkması ve 180 ülkede kullanıma sunulmasıyla büyük bir adım atmıştır. Yeni özellikleri ve entegrasyonlarıyla, Bard’ın rekabetçi bir AI sohbet botu olarak kendini daha iyi konumlandırması ve kullanıcıların ihtiyaçlarını karşılaması bekleniyor. Yeni ve geliştirilmiş Bard, Google’ın AI teknolojisiyle ilgili hedeflerine ulaşmada önemli bir bileşen olacak gibi görünüyor. Sadece zamana yayılan bu gelişmeler ve entegrasyonlar, Bard’ın gelecekte ne kadar etkili ve popüler olabileceğini gösterecektir.
