ABD Adalet Bakanlığı, Google’ın arama motoru pazarında rekabeti engelleyici bir tekel oluşturduğunu ve bu durumun düzeltilmesi için şirketin işletmesini bölmesi gerektiğini açıkladı. Federal mahkeme, geçtiğimiz yıl aldığı kararda, Google’ın yasadışı bir şekilde pazar hakimiyetini sürdürdüğünü belirterek bu konuda çeşitli yaptırımlara gidilmesi gerektiğine hükmetmişti. The Washington Post ve The New York Times’ın haberlerine göre, Adalet Bakanlığı yeni bir dosyalama yaparak daha önceki yönetimin sunduğu çözüm önerilerini destekledi ve Google’ın Chrome tarayıcısını satması gerektiğini yineledi. Bakanlık, Chrome’un Google bünyesinde olmasının şirketin arama motoru pazarındaki üstünlüğünü pekiştirdiğini ve tarayıcının satışının, sektörde daha adil bir rekabet ortamı yaratacağını savundu.
Adalet Bakanlığı ayrıca Biden yönetimi döneminde sunulan ve Google’ın Apple, Mozilla ve diğer akıllı telefon üreticilerine ödeme yaparak kendi arama motorunu varsayılan hâle getirmesini yasaklamayı amaçlayan öneriyi de sürdürdü. Bu düzenlemenin, Google’ın pazar hakimiyetini sağlamlaştıran anlaşmalara son vermesi açısından önemli olduğu vurgulandı.
Bununla birlikte, Bakanlık önceki yönetimin önerdiği ve Google’ın yapay zekâ girişimlerinden çekilmesini zorunlu kılan düzenlemeyi geri çekti. Bu değişikliğin temel nedeni, yapay zekâ girişimi Anthropic’in Google’ın sağladığı finansal desteğe ihtiyaç duyduğunu belirtmesiydi. Bunun yerine, hükümet Google’ın yapay zekâ sektörüne yönelik yatırımlarını tamamen yasaklamak yerine, şirketin bu alanda yapacağı yatırımları önceden federal ve eyalet yetkililerine bildirmesi gerektiğini ifade etti. Financial Times’ın haberine göre, Google bu yılın başlarında Anthropic’e 1 milyar dolar daha yatırım yaptı.
Google, Adalet Bakanlığı tarafından önerilen çözümlere karşı kendi alternatiflerini sunmayı planlıyor. Şirket, geçtiğimiz aralık ayında sunduğu çözüm önerisinde, Bakanlık’ın müdahalelerinin gereğinden fazla geniş kapsamlı olduğunu savunarak, mahkemenin kararının yalnızca Google’ın arama motoru dağıtım anlaşmaları ile ilgili olduğunu vurgulamıştı. Google, Apple ve Mozilla gibi şirketlere ödeme yaparak Google Arama’yı sunmaya devam edebilmesi gerektiğini ancak aynı zamanda bu şirketlerin farklı platformlar için alternatif anlaşmalar yapmasına da olanak tanınması gerektiğini savunmuştu. Örneğin, Apple’ın iPhone ve iPad’lerde farklı varsayılan arama motorları sunabilmesi ya da tarayıcı şirketlerinin varsayılan arama motorlarını her yıl değiştirebilmesi gibi seçenekler önerilmişti.
Adalet Bakanlığı’nın sunduğu bu çözüm önerileri, Trump yönetiminin büyük teknoloji şirketlerine nasıl yaklaşacağı konusunda ipuçları taşıyor. Biden yönetimi, büyük teknoloji firmalarına yönelik sıkı düzenlemeler uygulamaya çalışmıştı ve Trump yönetiminin de benzer bir tutum sergileyebileceği düşünülüyor.
Google, Trump yönetimiyle arasını iyi tutmaya çalışıyor
Google, 2024 başkanlık seçimleri öncesinde Trump kampanyasına bağış yapmış ve son dönemde çeşitlilik politikalarına yönelik bazı uygulamalarını durdurmuştu. Şirket, iş gücünde temsiliyeti artırmaya yönelik işe alım hedeflerini artık uygulamayacağını duyurdu. Öte yandan, ABD Temsilciler Meclisi, Google’ın çatı şirketi Alphabet ve CEO’su Sundar Pichai’yi, Biden yönetimi ile COVID-19 politikaları hakkında gerçekleştirdiği iletişimleri açıklamaya zorlamak amacıyla mahkemeye çağırdı.
Bu süreçte, davaya bakan Yargıç Amit Mehta, Nisan ayında Adalet Bakanlığı’nın ve Google’ın sunduğu çözüm önerilerini değerlendirecek. Daha önce Google’ın pazar hakimiyetini kötüye kullandığına hükmeden Mehta, bu durumu düzeltecek nihai kararları açıklayacak. Alınacak kararın yalnızca Google değil, teknoloji sektörü genelinde büyük etkiler yaratabileceği öngörülüyor.
