Samsung, akıllı telefon pazarına iddialı bir adım atarak geçtiğimiz ayki Unpacked etkinliğinde Galaxy S25 Edge modelini tanıttı. Bu cihaz, yalnızca 5,84 mm kalınlığa sahip olmasıyla teknoloji dünyasında dikkat çekiyor. Öyle ki, Apple’ın piyasaya sürmesi beklenen iPhone 17 Air’in ince tasarımına karşılık verebilmek amacıyla Samsung, bu modelde bazı köklü değişikliklere gitmek zorunda kaldı. Daha ince bir gövdeye sahip olmak adına, özellikle kamera teknolojisinde birtakım ödünler verildi.
Galaxy S25 Edge tasarımındaki fedakârlıklar ve ince gövdenin getirdikleri
Samsung’un geliştirme sürecinde iki farklı prototip üzerinde çalıştığı öğrenildi. İlk prototip, üçlü kamera sistemi ve 6,4 mm kalınlığı ile öne çıkarken, diğer prototip ise daha ince yapısıyla dikkat çekiyordu. Nihayetinde Samsung, ultra ince tasarım lehine karar aldı ve cihazın gövdesini 5,84 mm’ye indirdi. Ne var ki bu değişim, kamera kurulumu ve pil kapasitesi gibi bazı teknik özelliklerin gözden çıkarılmasını gerektirdi. Bu durumun kullanıcı deneyimine nasıl yansıyacağı şimdiden merak konusu oldu.
Samsung, cihazın bu ince tasarımını sürdürürken telefoto lensi kaldırmak zorunda kaldı. Bunun sonucunda Galaxy S25 Edge, yalnızca 200 MP çözünürlüğünde bir ana kamera ve 12 MP geniş açılı kamera ile geliyor. Bu iki kameranın yeterliliği hakkında farklı görüşler bulunuyor. Bazı uzmanlar, telefoto lens eksikliğinin özellikle yakınlaştırma performansını olumsuz etkileyebileceğini belirtiyor. Buna karşın, Samsung’un yazılımsal iyileştirmeler ile bu açığı kapatmayı planladığı söyleniyor.
Bir diğer önemli değişiklik ise cihazın pil kapasitesinde yaşandı. Galaxy S25 Edge, yalnızca 3.900 mAh kapasiteli bir bataryaya sahip. Günümüz amiral gemisi modelleriyle kıyaslandığında bu kapasitenin oldukça düşük olduğu söylenebilir. Özellikle yoğun kullanımda pil ömrünün yeterli olmayabileceği düşünülüyor. Bununla birlikte, Samsung’un enerji tasarruflu işlemciler ve ekran teknolojileriyle pil performansını optimize etmeye çalıştığı belirtiliyor.
İncelik konusundaki bu tercihin tasarım anlamında başka bir sonucu ise kamera çıkıntısının belirginleşmesi oldu. Cihazın gövde kalınlığı 5,84 mm olmasına rağmen, kamera modülü çıkıntısı nedeniyle toplam kalınlık 10 mm’ye ulaşıyor. Bu dengesiz görünümü gidermek amacıyla Samsung, kameraların etrafında genişletilmiş bir çerçeve tasarımı tercih etti. Bu tasarım, görsel olarak kamera çıkıntısını gizleyerek daha dengeli bir görünüm yaratmayı amaçlıyor.
Galaxy S25 Edge’in teknik özellikleri de oldukça dikkat çekici. Cihaz, Qualcomm Snapdragon 8 Elite işlemcisiyle güçlendirilmiş durumda. Ayrıca, 12 GB RAM ve 512 GB’a kadar depolama kapasitesi sunuluyor. Ekran tarafında ise 120 Hz yenileme hızına ve yüksek parlaklığa sahip bir LTPO OLED panel tercih edilmiş.
Samsung’un bu modelde kablolu şarj hızını 25W ile sınırlandırması ise bazı kullanıcılar için olumsuz bir durum olabilir. Ancak kablosuz şarj desteği de mevcut. Ayrıca cihazın ön ve arka yüzeyi, dayanıklılığı artırmak amacıyla Gorilla Glass Victus 2 camla korunuyor.
Samsung Galaxy S25 Edge, ince tasarımıyla sektör standartlarını yeniden şekillendirmeyi hedefliyor. Bununla birlikte, pil kapasitesi ve kamera özelliklerindeki değişikliklerin kullanıcılar tarafından nasıl değerlendirileceği ise zamanla netleşecek.
