Son birkaç aydır yazdığımız, çizdiğimiz sızıntılar nihayet gerçeğe dönüştü. Bir nevi malumun ilamı gerçekleşti ve Galaxy Note 8 resmiyet kazandı. Samsung Türkiye’nin düzenlediği etkinlik sayesinde biz de yeni Android telefonuyla hemen tanışma fırsatını yakaladık. Note 8 ile gerçekleştirdiğimiz kısa süreli deneyimden elde ettiğimiz izlenimleri aktarıyoruz.
Geçen yılın amiral gemisi Note telefonu gerçekten etkileyiciydi. Samsung, Galaxy S7 ve S7 edge modelleriyle daha mükemmel hâle getirdiği cam ve metal birleşimi, kavisli ve yuvarlak hatlı tasarımı, Note serisi için biraz daha keskinleştirerek, kavisli yapıyı azaltarak sunmuştu. Daha keskin ve haşin bir görünüme sahip olan Note 7 hoş bir telefondu, kullanması zevkliydi. Ne yazık ki, yaşanan sorunlar nedeniyle bu Samsung telefonu piyasadan çekildi.
Hoş görünümlü ve kullanması zevkli Note 7’nin ortadan kalkmasına üzülmüştük. Neyse ki Samsung, Galaxy Note 8 ile birlikte kullanıcıların bırakmak zorunda kaldıkları Note 7 deneyimini, hemen hemen aynı boyutlarda ve tarzda bir gövdede, daha büyük ekranla sunuyor.
Note 8 görünüş itibarıyla selefine çok benziyor. Yuvarlatılmış köşeler S8 ve S8+’taki kadar kavisli değil. Bunun yanı sıra ön ve arka camların kenarlara doğru yaptığı kavis de çok fazla değil. Sonuç olarak S8 ve S8+’a göre daha sert görünümlü bir cihaz karşımıza çıkıyor. S8+’ı birkaç aydır kullanıyoruz ve bu büyük boyutlu cihaza epey alıştık. Note 8’i kullanmakta da zorluk çekeceğimizi düşünmüyoruz.
Telefonun ön yüzünü ekran hemen hemen tamamen kaplıyor. Parmak izi okuyucusu da arka tarafta yer alıyor. Neyse ki, Samsung bu sefer parmak izi okuyucusunu kamera sensörünün hemen yanına yerleştirmek yerine, flaşın ve kalp hızı ölçerin yanına konumlandırmış. Böylelikle parmak izinin kamera lenslerini kirletmesi ihtimali azalmış oluyor. Parmak izi okuyucusunu kullanmak ilk başta zor gelebilir, ancak zamanla alışabilirsiniz. Bu arada iris tarama ve yüz tanıma gibi biyometrik doğrulama sistemleri de mevcut.
Arkada yer alan iki adet 12 megapiksel kameranın getirdiği en büyük yenilik, arka planı bulanık fotoğraflar çekmek gibi görünüyor. Bunun dışında her iki kameranın da optik görüntü sabitleme sistemine sahip olması video çekimlerinde ve düşük ışıkta avantaj sağlayacaktır. Kamera uygulaması hemen hemen aynı kalmakla birlikte birkaç eklenti var. Çok yakında gerçekleştireceğimiz detaylı incelemede kameraya daha yakından bakma imkanı yakalayacağız.
Galaxy Note 8’in sunduğu deneyim S8 ve S8+ ile hemen hemen aynı. Android 7.1.1 Nougat ile yüklü olarak gelen telefonda Samsung’un özelleştirilmiş kullanıcı arayüzü S8 ve S8+’ta olduğu gibi bulunuyor. S Pen kapasitif kalemin varlığı sayesinde, bu kapasitif kaleme özel çeşitli uygulamaları görüyoruz.
S Pen’i yuvasından çıkardığınızda karşınıza çıkan kalem penceresi ekranında akıllı seçim, anında çeviri gibi araçları görmeye devam ediyoruz. Buraya Bixby Vision da eklenmiş. Canlı mesaj olarak adlandırılan özellik ise, biraz Apple’ın Mesajlar’a eklediği efektleri biraz da Instagram ve Snapchat filtrelerini andırıyor. Bir fotoğraf çekip bunun üstüne metin yazmanızı veya şekil çizmenizi ve bu şekilde oluşturduğunuz görüntüyü arkadaşınıza, yakınınıza göndermenizi sağlıyor. Canlı mesaj ile iletişimin biraz daha cana yakın şekilde gerçekleşmesi mümkün olabilir.
S Pen, seleflerine göre biraz daha rahat yazma imkanı sağlıyor. Kalemin doğruluğu artırılmış. Gerçek bir kalem ile deftere yazma hissini daha fazla şekilde hissettiriyor.
Galaxy Note 8 genel anlamda Galaxy S8+’ın S Pen kapasitif kalemlisi olarak nitelendirilebilir. Arkada iki kameranın yer alması bir artı, ancak bunun ne oranda fark yarattığını da Galaxy Note 8 ve Galaxy S8+’ı karşılaştırdığımızda görme şansını yakalayacağız.
