ManşetlerTeknoloji

Elon Musk ve OpenAI arasındaki gerilim tırmanıyor

elon musk sam altman openai

Elon Musk ile OpenAI arasında uzun süredir devam eden anlaşmazlıklar, son günlerde ortaya çıkan şirket içi yazışmalarla yeni bir boyut kazandı. OpenAI tarafından yayımlanan bir blog yazısı, Musk’ın geçmişteki önerilerini ve şirket üzerindeki kontrolünü artırma girişimlerini gözler önüne seriyor. Yazıda, Musk’ın 2017 yılında OpenAI’ın kâr amacı güden bir yapıya dönüşmesini savunduğu, hatta şirketin Tesla çatısı altına alınmasını teklif ettiği bilgileri dikkat çekiyor. Bunun yanı sıra, Musk’ın OpenAI’ın erken dönem finansmanına yaptığı katkılardan dolayı şirkete duyduğu memnuniyetsizlik de açıkça vurgulanıyor.

OpenAI’ın yayımladığı yazışmalarda, Musk’ın kuruluş aşamasındaki katkılarının yanı sıra, daha sonraki dönemlerde yaşanan fikir ayrılıkları da yer alıyor. Musk’ın, OpenAI’ı bir kâr amacı gütmeyen yapıda bırakmanın “erken dönem için doğru bir tercih” olduğunu ifade ettiği, ancak zamanla bu yapının değiştirilmesi gerektiğini savunduğu görülüyor. Bununla birlikte, şirketin kurucularından Greg Brockman ve Ilya Sutskever’in, Musk’ın önerilerini “güç mücadelesine yol açabileceği” gerekçesiyle reddettiği aktarılıyor.

Şirket içi güç mücadelesinin perde arkası

Musk’ın OpenAI üzerindeki kontrolünü artırma çabaları, yazışmalara göre, şirket içi ciddi bir gerilime neden olmuş durumda. Özellikle Musk’ın CEO pozisyonunu talep etmesi ve şirketin karar alma mekanizmasında tek söz sahibi olma isteği, kurucular arasında tedirginlik yaratmış. Bunun sonucunda, Musk’ın 2018 yılında şirketten ayrılma kararı aldığı belirtiliyor. Ancak bu ayrılığın ardından Musk’ın, şirket çalışanlarına “yapay zeka alanında büyük finansman gerektiren bir yol izlemeleri gerektiğini” tavsiye ettiği ve Tesla’nın bu alanda lider olabileceğini dile getirdiği ifade ediliyor.

Bir başka dikkat çekici detay ise Musk’ın OpenAI’ın ilerleyen yıllarda kâr amacı güden bir yapıya geçişine duyduğu tepki. Yazışmalarda, Musk’ın, şirketin 2024 itibarıyla 20 milyar dolarlık bir değerlemeye ulaşmasını “rahatsız edici” bulduğu ve bunu bir “yanıltmaca” olarak nitelendirdiği görülüyor. Musk, finansman süreçlerinde sağladığı desteğin ardından, OpenAI’ın şu anki konumundan memnun olmadığını dile getiriyor. Bu noktada, OpenAI’ın mevcut yapısını eleştirerek kendi yapay zeka şirketi xAI’yi kurması da bu gerilimin bir sonucu olarak değerlendiriliyor.

OpenAI ise yayımladığı blog yazısında Musk’ın iddialarına yanıt vermekte gecikmedi. Şirket, Musk’ın CEO olma çabalarının kurucular arasında “şirketin bağımsızlığını kaybetme endişesi” yarattığını belirtti. Bunun yanı sıra, OpenAI’ın hâlâ insanlığa fayda sağlama misyonunu sürdürdüğünü ve tüm projelerinde bu amacı gözettiğini vurguladı. Şirket, “Elon Musk’ın katkılarını her zaman takdir ettik, ancak yapay zekayı geliştirme konusundaki liderliğin mahkemeler yerine rekabetçi bir pazar ortamında belirlenmesi gerektiğine inanıyoruz” ifadesine yer verdi.

Musk ve OpenAI davasında yeni iddialar

Musk, OpenAI’ın kuruluş sürecindeki kâr amacı gütmeyen misyonundan uzaklaşarak Microsoft gibi büyük ortaklıklar kurmasını eleştiriyor. Mart 2024’te bu gerekçeyle dava açan Musk, bu süreçte OpenAI’ın asıl amacından saptığını ileri sürmüştü. Ancak aynı yılın Haziran ayında davayı açıklama yapmadan geri çeken Musk, Ağustos ayında davayı yeniden açtı. Dava sürecinde sunulan belgeler, Musk’ın OpenAI üzerindeki kontrol çabalarının yalnızca bir bölümünü gözler önüne seriyor.

Tüm bu gelişmeler, yapay zeka dünyasında Musk ile OpenAI arasındaki gerilimin artarak devam edeceğini gösteriyor. Musk’ın, yapay zekayı geleceğin en kritik teknolojilerinden biri olarak gördüğü bilinirken, OpenAI’ın da bu alanda liderlik için çaba gösterdiği açıkça görülüyor. Bu noktada, tarafların hem sektörel hem de hukuki anlamda nasıl bir yol izleyeceği merak konusu olmaya devam ediyor.

Özetle, Elon Musk ve OpenAI arasında yaşanan bu gerilim, yapay zeka teknolojilerinin geleceği üzerinde ciddi bir etkiye sahip olabilir. Ortaya çıkan yazışmalar ve her iki tarafın açıklamaları, bu çatışmanın yalnızca hukuki boyutla sınırlı kalmayacağını, aynı zamanda yapay zeka ekosisteminde rekabetin daha da sertleşeceğini işaret ediyor. Bu süreçte, hem Musk’ın xAI gibi girişimleri hem de OpenAI’ın kendi projeleri dikkatle takip edilecek gibi görünüyor.