ABD Ulusal Güvenlik Ajansı’nın milyonlarca masum insanı izlediği iki yıl önce ortaya çıkmıştı. Söz konusu ifşaatın gerçekleşmesinde en önemli rolü oynayan Edward Snowden, aradan geçen iki yıllık dönemde güç dengesinin sivil vatandaşlar lehine değiştiğini belirtti. The New York Times’ta yayınlanan bir yazı kaleme alan Snowden, “terör sonrası” neslin korku üzerinden geniş kapsamlı izleme faaliyetlerinin gerçekleşmesine karşı çıktığını dile getirdi. Snowden, ABD’deki politika pratiğinin 11 Eylül 2001’den bu yana ilk kez korku yerine mantık çerçevesinde şekillenmeye başladığını iddia etti.
ABD’nin Vatanseverlik Yasası’nı yenilememesini, uluslararası toplum ve teknoloji sektöründeki değişimin izleme faaliyetlerine karşı mücadelenin etkisini ortaya koyduğunu söyleyen Snowden, Birleşmiş Milletler’in izleme faaliyetlerini “insan hakkı ihlâli” olarak nitelemesinin önemine vurgu yaptı.
Yasaların ötesinde çok daha hızlı bir ilerleme kaydedildiğini belirten Edward Snowden, kamuoyunun basit teknik koruma araçlarına olan ilgisinin artmasını ve bu araçların artık varsayılan olarak aktif biçimde sunulmasını da bir zafer olarak tanımladı. Edward Snowden, bütün bu kazanımlara rağmen, izlemeye karşı mücadelenin henüz bitmediğini hatırlatmayı da ihmal etmedi.