Popüler Phantom quadcopter’in üreticisi olan DJI; yüksek çözünürlüklü, orta formatlı kameralarıyla tanınan Hasselblad’ın azınlık hisselerini satın aldı. Bu işlemin ardından DJI, Hasselblad’ın yönetim kurulunda da temsil edilecek.
Her iki şirket de kendi ürün ailelerini mevcut yapılarıyla sürdürecek. Pazarlama faaliyetlerinde de herhangi bir değişikliğe gidilmeyecek. DJI ve Hasselblad tarafından yapılan ortak açıklamada, DJI’ın Hasselblad’ın 70 yıllık deneyiminden faydalanacağının altı çizildi. Hasselblad CEO’su Perry Oosting, gelecek inovasyonların önünü açmak için teknik uzmanlıklarını paylaşmak için sabırsızlandıklarını belirtirken; DJI CEO’su Frank Wang ise bu ortaklığın görüntüleme teknolojisinde sınırların zorlanması için güçlerin birleştirilmesi anlamına geldiğini ifade etti.
Kısa sürede hava fotoğrafçılığının zirvesine yerleşen DJI, her yeni ürünüyle eskisinden daha iyi bir görüntü kalitesi sunmayı başardı. Bu başarıya rağmen, altı veya sekiz pervaneli araçları kullanan profesyonellerin görüntü kalitesi konusunda daha talepkâr olduğunu bilen DJI, bu modellerine farklı üreticilere ait kameralar yerleştirilmesini mümkün kılmıştı. Yüksek kaliteli kameralar konusunda önemli çalışmalar yapsa da, henüz arzulanan seviyeye çıkmayı başaramamıştı.
Hasselblad, DJI’ın yardımına bu noktada yetişiyor. Şirketin kameraları genellikle magazin ve moda çekimlerinde kullanılsa da, Hasselblad hava fotoğrafçılığı konusunda da çalışmalar yürütüyor. NASA’nın Apollo görevlerinde kullanılan Hasselblad kameraları, İkinci Dünya Savaşı sırasında da İsveç Hava Kuvvetleri tarafından tercih edilmişti.
Hasselblad kameralarının kullanıldığı bir DJI drone’unun üretilip üretilmeyeceği veya ne zaman hazır hâle geleceği henüz bilinmiyor. Ancak son kullanıcıya yönelik insansız hava aracı pazarının giderek daha çekişmeli hâle geleceği açıkça görülüyor. GoPro’nun da dört pervaneli aracını piyasaya sürmesiyle ortaya çok daha sert bir rekabet çıkacaktır.