Merkeziyetsiz sosyal medya ağı Bluesky’de beklenmedik bir hizmet kesintisi yaşandı. Türkiye saatiyle yaklaşık 01.55 sularında başlayan sorun, platformun hem masaüstü hem de mobil uygulamalarında etkisini gösterdi. Kullanıcılar akışlara erişemezken, ekranlarda yalnızca sürekli dönen bir yükleme simgesi görüldü. Sisteme giriş yapılabilse de içerikler görüntülenemedi.
Bu sırada farklı ülkelerden çok sayıda kullanıcı, yaşadıkları erişim problemini sosyal medya ve geri bildirim platformları üzerinden duyurdu. Paylaşılan bilgilerde özellikle mobil uygulamada akışların tamamen boş kaldığı, masaüstü sürümde ise veri çekilemediği belirtildi. Bu sorun, yalnızca belirli bölgelerle sınırlı kalmadı; Bluesky’nin küresel kullanıcı tabanının büyük kısmı benzer bir deneyim yaşadı. Tüm bunlara rağmen platformun giriş sistemi çalışır durumdaydı.
Şirketin resmi durum sayfasında TSİ 01.55’te yayımlanan ilk açıklamada, PDS (Personal Data Server) altyapısında ciddi ağ sorunlarının yaşandığı belirtildi. 02.38’de yapılan ikinci açıklamada ise sorunun kaynağının büyük ölçüde tespit edildiği ve çözümün dağıtımına başlandığı bilgisi yer aldı. Ardından Bluesky’nin teknik sorumlusu Paul Frazee, 02.54’te yaptığı paylaşımda sistemin yeniden çalıştığını duyurdu. Frazee, sistemin tamamen normale dönmesi için birkaç temizleme işleminin sürdüğünü de ekledi.
Merkeziyetsizlik iddiasına karşın altyapı sorunları yaşandı
Bluesky, teorik olarak merkeziyetsiz bir sosyal medya mimarisi üzerine inşa edilmiş olsa da, mevcut kullanım pratikleri bu iddiayı tam olarak yansıtmıyor. Kullanıcıların çok büyük bir kısmı, bsky.social üzerinden hizmet alıyor ve bu yapı tekil bir PDS sunucusuna dayanıyor. Bu durum, sistemde meydana gelen bir arızanın tüm kullanıcıları etkilemesine neden oluyor. Ne var ki, alternatif PDS çalıştırmak teknik bilgi ve donanım gerektirdiğinden, yaygın bir çözüm olamıyor.
Bluesky daha önce de benzer sorunlarla karşılaşmıştı. 2024 Kasım ayında yaşanan bir kesintide, platformun hizmet aldığı internet sağlayıcısında fiber kablo hasarı meydana gelmişti. Bu arıza, Bluesky’nin o güne kadarki en yoğun kullanıcı trafiğini aldığı bir günde yaşanmıştı. Bu olaydan sonra platformun ölçeklenebilirlik konusunda zorluk yaşadığı değerlendirmeleri yapılmıştı.
Platformun teknik mimarisi, merkezi bir PDS’ye bağlı kalarak çalışıyor olsa da, kullanıcılar teorik olarak kendi sunucularını kurabiliyor. Bunun yanı sıra, üçüncü taraf istemciler Bluesky’nin uyguladığı bazı içerik kısıtlamalarına tabi kalmadan çalışabiliyor. Özellikle coğrafi etiketleme yoluyla yapılan filtrelemelerin, resmi istemcide görünürken alternatif istemcilerde geçerli olmaması dikkat çekiyor. Bu durum, içerik erişiminde farklılıklar yaratabiliyor.
Bluesky’nin resmi bir açıklama yapmamış olması, kesintiyle ilgili soruların çoğunu yanıtsız bıraktı. Şirketin yalnızca durum sayfası ve teknik sorumlusunun paylaşımı üzerinden bilgi vermesi, şeffaflık konusunda eleştiriler doğurdu. Bu yaklaşım, platformun daha geniş kullanıcı kitlesiyle kurduğu iletişimde yeterli düzeyde olmadığını gösteriyor. Fakat bu durumun kalıcı mı, yoksa yalnızca teknik bir tercihten mi kaynaklandığı net değil.
2025 itibarıyla Bluesky’nin kullanıcı sayısının 35 milyonu aştığı tahmin ediliyor. Bu denli hızlı büyüyen bir platformda, altyapının sürdürülebilirliği kritik öneme sahip. Sistemde yaşanabilecek en ufak bir sorun, milyonlarca kullanıcıyı etkileyebiliyor. Bu nedenle, sistem mimarisinin çeşitlendirilmesi ve yerel PDS kullanımının teşvik edilmesi önemli bir gereklilik haline geliyor.
Kesintinin ardından platform hızla toparlanmış olsa da, yaşananlar Bluesky’nin mevcut teknik yapısının sınırlarını gözler önüne serdi. Merkeziyetsizlik vizyonunun gerçekleşebilmesi için, hem yazılım düzeyinde hem de kullanıcı tarafında daha fazla esneklik ve dağıtıklık sağlanması gerekiyor. Aksi halde, benzer sorunların yeniden yaşanması kaçınılmaz görünüyor.
