Bangladeş’te son zamanlardaki atmosfer için “gergin” sıfatını kullanmak, ülkede yaşananları hafife almak olacaktır. Hükümet, 1971’de işlenen savaş suçlarını gerekçe göstererek iki muhalif lideri idam ederken, IŞİD’in de İtalyan bir rahibi öldürmesi tansiyonu iyice yükseltmiş durumda.
Ülkedeki huzursuzluğu bastırmak için izlenen yöntem ise kulağa pek akılcı gelmiyor. Facebook ile aralarında Facebook Messenger, WhatsApp ve Viber’ın bulunduğu sohbet servislerine erişimi engelleyen Bangladeş hükümeti, söz konusu mecraların suç planlarının gerçekleştirilmesinde kullanıldığını öne sürdü.
Hükümetin yılın ilk günlerinde de protestoları bastırmak için mesajlaşma uygulamalarını susturduğu hatırlanınca çevrim içi sansürün yeniden bir ulusal güvenlik aracı olarak tercih edilmesi kulağa şaşırtıcı gelmiyor.
Bangladeş hükümeti tarafından alınan yeni sansür kararının ne kadar etkili olacağı ise tartışmaya açık. Ülkeden gelen haberler, internet servis sağlayıcılarının kararı uygulama konusunda tutarlı olmaması, bazı sosyal servislere halen erişilmesini mümkün kılıyor. Buna ek olarak, hükümetin sansürünün aktivistlerden ziyade olayı uzaktan izleyen vatandaşları etkileyeceği de rahatlıkla söylenebilir.