EğlenceManşetler

As Dusk Falls inceleme: 7 saat oyun süresine sahip eşsiz bir deneyim

as dusk falls inceleme

Çok klişe olacak belki ama hayat seçimlerden ibaret. Bilinçli olarak, kimi zamanda bilinçsiz olarak yaptığımız seçimler, insanlara ve hayatla ilgili birçok detaya karşı önyargılarımızın yönlendirdiği idaremiz ile aldığımız aksiyonlar hayatımızı şekillendiriyor. As Dusk Falls; Arizona çölünde 1998 yılında bir motelde yolları kesişen iki farklı ailenin ana karakterlerinin hayat yolculuklarını yapacağımız tercihlerle şekillendirdiğimiz, mini-dizi tadında interaktif drama / gerilim oyunu. Aynı kendi hayatlarımız gibi vereceğimiz kritik kararların sonuçlarını hem kısa hem de uzun vadede yaşayacağımız 7 saat oyun süresine sahip eşsiz bir deneyim As Dusk Falls.

As Dusk Falls spoiler vermeden pek anlatılabilecek bir oyun değil, oyunun hikayesi oyunun kendisi dolayısıyla hikaye ile ilgili notlar vermeden oyunu anlatmak zor olacak. Benzer örnekler vererek spoiler’den uzak kalarak yazmaya çalışacağım yine de. O yüzden gönül rahatlığıyla okuyabilirsiniz. Ayrıca, oyundaki screenshot’ları da ilk bölümlerden seçtim ki yine bir spoiler tehlikesi yaşanmasın.

as dusk falls inceleme

Yıl 1998; Desert Dream adında bir motelde, ABD’nin Arizona eyaletinde yolları kesişen 2 ailenin hikayesi… Bir yanda eşi, çocuğu ve yaşlı babası ile tatil için yolculuk yapacak Vince, bir yanda da 2 abisi ile gönülsüzce soyguna katılmaya zorlanan Jay var. Bir araç arızası, ters giden işler derken motelde yolları kesişiyor bu kahramanlarımızın. Oyun 6 bölümden oluşuyor ve bu 6 bölüm 2 kitap olarak bölünmüş. Bir gerilim romanı okur gibi, hatta grafikleri gördüğünüzde çizgi roman okur gibi hissedeceğiniz bir anlatımla ilerliyor oyun. İlk kitabın ana karakterleri Vince ve Jay. İkinci kitapta Zoe de işin içine dahil olacak yani toplamda aslında 3 karakter üzerinden kararlar verip oyunu oynuyoruz. Bölüm bölüm başka karakterlerin de kontrolünü alacağız ama ana odak 3 karakter üzerinden ilerliyor.  Jay’in tarafı soygun yapan ve motel’de terör estiren taraf, Vince’in tarafı da esir düşen taraf. Her ikisinin bakış açısı ile sürekli değişen dinamiklere göre alacağımız kararlar hayat ile ölüm arasında ince bir çizgi kadar hassas. Aslında As Dusk Falls bir oyun değil, bir mini-dizi veya bir gerilim romanının interaktif hali. Oyunun temas ettiği noktalar da duygular ve bu oyunu diğer oyunlardan farklı kılan da aslında o.

As Dusk Falls’u bir oyun olarak değil bir interaktif gerilim tecrübesi olarak düşünmek lazım. 7 saate sıkıştırılmış adrenalin dolu, duygu yüklü bir tecrübe. Olaylara iki farklı yönden baktığımız için (suçlu ve mağdur) sadece oyun içerisinde değil hayattaki bir çok olaya empati ile yaklaşınca aslında görünenin yalnızca buzdağının görünen kısmı olduğunu, detayların derinlerde gizli olduğunu fark ediyoruz. Suçlu diye etiketlenenin aslında masum olduğu, hayat şartlarının getirdiği zorlukların insanları ne gibi kararlara ittiğini, insanın hayatının bir anda, bir gecede veya stres altında çabucak verilen tek bir kararla hayatların nasıl değiştiğini / değişebileceğini görüyoruz oyunda. Aynı gerçek hayatta olduğu gibi… Gerçek hayatta dünyayı kendi gözlerimizle görüyoruz ve olayları hep birinci şahıs gözlüğü ile inceliyoruz ama hayat öyle değil, biz sadece bir bireyiz ve etrafımızdaki insanlar en az bizim kadar önemli, herkesin hayatı kendisi için en değerli olanı. As Dusk Falls bunları daha net görmemizi sağlıyor.

as dusk falls inceleme

Anlattıklarım oyunun detaylı felsefik analizi olarak algılanabilir ama aslında oyun bildiğimiz aksiyon dolu, adrenalin yüklü bir gerilim. Sakin görünen sahnelerde bir anda olayların kızışması, şartların değişmesi, anında, düşünmeden bir karar vermek ve onun sonucunda kartopu gibi diğer olayların gelişmesi… As Dusk Falls başından kalkamayacağınız oldukça sürükleyici bir yapım. Sürekli oyunda bir sonraki sahnede neler olacak diye merak ediyorsunuz. Oyun size öyle bir kontrol özgürlüğü veriyor ki oyundaki 8 ana karakterin 2’si hariç 6’sının direk kaderini etkiliyorsunuz. Sürekli iç içe girmiş zincirler içerisinde geçmişten oyunun geçtiği o güne ve gelecek yıllarda neler olacağı hepsi bir biriyle bağlantılı. Aynı kendi hayatlarımız gibi aslında yine. Önemsiz görünen bir detay sonrasında çok önemli bir rol oynayabiliyor.

Oynanış kısmına gelirsek oynanış oyunun en basit veya belki de en önemsiz kısmı. Bir oyun için bunu söylemek ironik belki de ama gerçekten öyle. Zaten As Dusk Falls klasik bir oyun değil. Quantic Dream’in yapımlarını veya Telltale Games’in oyunlarını oynayanların gözünde canlandırabileceği üzere oyun bolca konuşma, diyalog, buralarda yapılacak seçimler ve aksiyon sahnelerinde gamepad’i sağa kaydır, X düğmesine basılı tut gibi basit görevleri içeriyor. Bunlar zor değil, hepsi çok basit ama aksiyon anında birinden kaçarken A düğmesine defalarca basmanız gerekince oyunun içine girmeniz için oyuna katkı sağlıyor. Gerilim anlarında gamepad’de titreşim ve ekranda sallanma etkisi karakterin yaşadığı heyecanı bire bir yaşamamıza sebep oluyor. Zaman kısıtlaması altında (10 saniye altı gibi) vereceğimiz kararın hangisinin doğru olacağını kestirmemiz gerekiyor. Bu hem büyük baskı yaratıyor hem de atmosfere katkı sağlıyor. Oyun içerisinde verdiğimiz kararların birçoğunda gerçek dünyada ne yapacak isem aynısını yaptım açıkçası ama oyunun mantıklı olan kısımları olduğu gibi sadece romanlarda veya filmlerde olabilecek cinsten tesadüfler veya aksilikler olduğu için kararları verirken bunun bir oyun olduğunu düşünmek ve riskli (mantıksız) görünen kararları cesur bir şekilde almanızı öneririm.

as dusk falls inceleme

Bölüm sonlarında verdiğiniz kararların nelere sebep olduğunu ve oyunu oynayan topluluğun yüzde kaçının sizinle hem fikir olduğunu bölüm özeti (analizi) ekranından görebiliyorsunuz. Oyunda dönüm noktası kısımlarında (crossroad) oyun sizi uyarıyor her zaman; “bu bir dönüm noktası, kararını ona göre ver” diye. Ama dönüm noktası haricinde önemsiz görünen birçok kararın aslında sonrasında başka olaylara sebebiyet verdiğini gördüğüm için vereceğiniz her kararda iyice düşünmenizi tavsiye ederim.

Oyunda diyalog seçimlerinde dönüm noktalarında genelde 2 seçim var – biri olumlu biri olumsuz gibi- yap veya yapma veya kabul et veya etme gibi. Dönüm noktası harici diyalog seçimlerinde daha fazla opsiyon olmakla beraber bazen vermek istediğiniz cevabı listeden bulamayabiliyorsunuz. Neyse ki bu genelde nadir olan bir olay, diyalog seçimleri ve akışkanlığı çok iyi bir şekilde seçilmiş.

Oyunda oynayan karakterler aslında birer insan ve onların gerçek hayatta yaptıkları kare kare , çizgi roman tadında anlatılıyor. Yani bir karakter odaya giriyorsa kapıyı açarkenki resmi görüyorsunuz, sonra 2 saniye sonraki halini vs. Tüm olaylar bu şekilde akıyor. Seslendirmeler oldukça başarılı, oyuncular çok iyi iş yapmışlar bu konuda. Bir tek Jay’in sesinde olaylara göre sesin yüksekliğinin olaylara (strese) bağlı olarak pek değişmemesi dikkatimi çekti. Aynı sakin tonu tüm oyun boyunca koruyor.

as dusk falls inceleme

Hikaye anlatımında zaman zaman geçmişe giderek bazı olaylar anlatılıyor ama anlık olaylarla bağlantılı birkaç geçiş var, onun dışında karakterlerin geçmişi ile ilgili çok fazla bir şey anlatılmıyor. Oyunun önemli karakterlerinden polis Dante hakkında oyun bitince bileceğiniz çok az şey olacak mesela. Bu hem iyi hem kötü. İyi tarafı oyun odağını bozmuyor ve gerilim seviyesini azaltmadan “o an’a” odaklıyor sizi. Olaydan kopmuyorsunuz. Kötü tarafı hikayede boşluk olan kısımlar için merak duygusu oluyor, noktaları birleştirmek zor olabiliyor. Burada da aslında oyun şu mesajı vermiş: “3 ana karakter var ve onlar ne biliyorsa, etraflarında olan biten ne ise siz de oyuncular olarak onları göreceksiniz ve bileceksiniz, fazlası yok”. Bu da oyunun kendi tarzı ile ilgili ve gerilim romanı okur gibi bir oyun tecrübesi istiyorsanız As Dusk Falls hedefi 12’den vuruyor diyebilirim.

Oyunun grafik tarzı bazılarının hoşuna gitmiş bazılarının ise gitmemiş internetteki yorumları takip ettiğimde. Açıkçası oyunda oynanış olarak pek bir şey yapmadığımız için hikayeyi aktardıkları sanatsal bakış açısı benim hoşuma gitti. Oyuna kimlik kazandırmış bu yaklaşım. Normal bir oyundaki ara sahneler (cut-scene) gibi sahneler olsaydı oyunun kendine has yapısı bozulabilirdi.

as dusk falls inceleme

Oynanış konusunda son olarak eklemek istediğim bir konu da bu oyunun oynanış mekaniğinde Heavy Rain’deki gibi ana karakteri sağa sola yönlendirme düğmesi bulunmuyor. Saheneler çıkıyor, bu sahnelerde seçimler yapıyorsunuz ve mini aksiyon sekansları var (A’ya basılı tut gibi), bu kadar. Yazının başında da belirttiğim gibi dizi izler gibi bir tecrübe yaşayacaksınız.

Son olarak oyunun çoklu oyuncu kısmından bahsetmek istiyorum. Oyunu dilerseniz arkadaşlarınızla veya davet göndereceğiniz (oyun içinden) insanlarla birlikte oynayabiliyorsunuz. Yanınızda kanepede oturan arkadaşınız veya eşinizle de 2.gamepad’i bağlayarak oynayabilirsiniz. Çoklu oyuncu modunda ana hikaye veya bölüm bölüm istediğiniz bölümü seçerek oynuyorsunuz. Oyun bire bir aynı ilerliyor, seçim ekranında her kullanıcı bir seçim yapıyor, çoğunluğun seçtiği seçim ile oyun devam ediyor. Eğer eşitlik varsa “override” yani başkasının kararının üzerine çıkarak kendi kararını yürürlüğe sokmak diye fonksiyon var, bu “override” adetlerini de seansı açmadan önce seçeneklerde belirleyebiliyorsunuz.

as dusk falls inceleme

Oyunun çoklu oyuncu kısmı orijinal bir fikirden ibaret olsa da, tek oyunculu modda aynı oyunu bire bir oynadığınız için çok bir esprisi yok. Belki ileride bir eklenti gelir mi bununla ilgili bilmiyorum ama pek zannetmiyorum. Zaten bu tip bir oyunun verimli birçok oyunculu modunun olması zor teknik olarak.

As Dusk Falls inceleme: Sonuç

Sonuç olarak; As Dusk Falls Quantic Dream’in yıllarca bize sunduğu özel oyun deneyimlerini yine aynı firmanın bünyesinden çıkan yapımcının vasıtasıyla bu sefer yalnızca Microsoft’un platformları üzerinden Xbox ve PC için oyuncuların beğenisine sunuyor. Bir solukta okunan roman gibi, sabırsızlıkla sonraki bölümünü beklediğimiz entrika dolu dram / gerilim dizisi gibi bir çırpıda oynayıp bitirdiğimiz, tadına doyamadığımız bir yapım As Dusk Falls. Türe meraklı olanların mutlaka denemesi gereken, farklı bir tecrübe yaşamak, klasik bir oyundan ziyade gerilimi sonuna kadar hissedip, izlediğimiz mini-dizilerin bu sefer izleyicisi değil karar alıcısı konumunda olmak isteyenlerin As Dusk Falls’u kaçırmamasını öneririm.

Bu oyun kime hitap ediyor / benzediği oyunlar & oyunun türü

Tür: İnteraktif drama / gerilim

Benzerlik gösterdiği oyunlar
Quantic Dream Yapımları (Heavy Rain, Beyond Two Souls, Detroit: Become Human, Fahrenheit: Indigo Prophecy vb.) – Telltale Yapımları (The Wolf Amoung Us, Batman: The Telltale Series gibi)

Hangi platformlar için var

Xbox Series X/S, Xbox One ve PC

Sürükleyicilik / Tekrar Oynananabilirlik

Bir solukta bitiyor tabiri caizse, sürükleyiciliği çok iyi oyunun. Oyundaki seçimler farklı sonuçlara sebep olduğu için tekrar oynanabilirliği yüksek.

Oyuna ayrılacak zaman (Zaman Tüketimi)

Ortalama 7 saatte bitiyor oyun. İstediğiniz zaman durdurup kaldığınız yerden devam edebiliyorsunuz, bölüm bölüm (6 bölüm var toplam) oynamak mantıklı bir oturuşta çok zaman harcamak istemiyorsanız.

Fiyat / performans oranı (TL fiyatı)

Çok iyi. Çok yüksek olmayan bir bedelle çok özel bir deneyim sunuyor oyun. 199 TL / Xbox için, 184 TL Steam’de PC için. Gamepass’i olanlara oyun ücretsiz.

Yapımcının Künyesi

Interior Night. 2017 yılında Quantic Dream’de kreatif direktör olarak çalışan Caroline Marchal tarafından interaktif drama oyunlarını tasarlamak amacıyla (As Dusk Falls) kurulmuş, Londra merkezli bağımsız bir yapımcı. Microsoft ilk oyunları As Dusk Falls’u yayınladı ve XBOX ve Pc platformları üzerinden ücretsiz olarak Gamepass üyelerine sundu.