Apple, geleneksel Eylül etkinliğinde her yıl olduğu gibi bu yıl da popüler akıllı saat ürün yelpazesini yeniledi. Bu yılın esas kahramanı Apple S9 çip oldu. Apple Watch Series 9 ile birlikte Apple Watch Ultra 2‘yi de destekleyen bu çip, yeni akıllı saat sahiplerine çok daha yüksek performans sunmayı vadediyor. Üstelik birtakım yeni imkanları da beraberinde getiriyor. Yaklaşık bir haftadır bileğimde taşıdığım Apple Watch Series 9’da, bu yepyeni ve güçlü S9’un farkını deneyimleme imkanı elde ettim. Çok konuşulan çift dokunuş özelliği henüz gelmedi, onun için watchOS 10.1 güncellemesini bekliyoruz. Ancak burada okuyacağınız ve videosunu izleyebileceğiniz Apple Watch Series 9 inceleme yazısında ve videosunda, bu yepyeni Apple akıllı saatinin getirdiği farklılıkları ve yorumları bulacaksınız.
Apple Watch Series 9
- GPS (Küresel Konumlama Sistemi): Var
- Uyku Takibi: Var
- Kalp Ritmi Ölçme: Var
- Su Geçirmezlik: Var
- Sesli Görüşme: Var
- Adımsayar: Var
Apple Watch Series 9 inceleme: S9 çip ve diğer yenilikler
Apple Watch Series 9, tasarım tarafında son birkaç nesil akıllı saatlerden farklı görünmüyor. Ne var ki, içeride birçok fark yaratıcı değişiklik var. Bunların başında yeni Apple S9 çip geliyor. Bu çipin Apple’ın iPhone 14 ve 14 Plus ile iPhone 13 modellerinde yer alan Apple A15 Bionic çiple aynı mimariyi temel aldığı belirtiliyor. Bu çift çekirdekli CPU, 5.6 milyar transistöre sahip. Apple, bu çipin Apple S8’e göre yüzde 60 oranında daha fazla transistör içerdiğine dikkat çekiyor. Dört çekirdekli Neural Engine ise yapay öğrenme görevlerini iki kata kadar daha hızlı işliyor.
Bu yepyeni çipin varlığı sayesinde Apple Watch Series 9 gerçekten hızlı. Aslında kullanıcı arayüzünde gezinti, dokunmatik ekranın tepkisi, Digital Crown ile kaydırma ve uygulamaların açılması gibi günlük işlerde, S8 işlemcili Apple Watch Series 8 ile arada çok büyük bir fark hissedilmiyor. Ancak daha eski akıllı saatlerden, örneğin Apple Watch Series 4’ten bu akıllı saate geçiş yaptığınızda, uçtuğunuzu fark edeceksiniz.
S9’un varlığı sayesinde gelen en önemli yeniliklerden biri, artık Siri’nin cihaz üzerinde çalışabilmesi oluyor. Daha eski modellerde Apple Watch üzerindeki Siri istemlerinin işlenmesi için isteğin öncelikle Apple sunucularına gitmesi ve yanıtın gelmesi gerekiyordu. Ancak artık, özellikle sağlık ve egzersiz odaklı sorgulara bizzat Apple Watch üzerinde, çok daha hızlı biçimde yanıt veriliyor. Örneğin, Apple Watch bileğimdeyken dışarıda yaptığım yürüyüşlerde antrenman kaydını başlatmak için Siri’ye “Dışarıda yürüyüş antrenmanını başlat” derim. Eskiden bu isteğin işlenmesi ve antrenmanın başlaması birkaç saniye sürerken, şimdi Apple Watch Series 9’da, Apple S9 sayesinde üçüncü saniye sonunda antrenman kaydı başlamış oluyor. Benim için fark yaratan bu işlevin dışında, alarm kurma, sayacı başlatma, aktivite kayıtlarını görme gibi sorgular da doğrudan Series 9 üzerinde işlendiği için yanıtlar gözle görülür biçimde daha kısa zamanda geliyor. Tabii ki, Siri’nin çalışması için yine internet bağlantısı gerekiyor. Yani, Apple Watch iPhone’a bağlı değilken veya ortamda hücresel bağlantı veya Wi-Fi yokken Siri’yi kullanmak mümkün olmuyor.
Apple S9’un getireceği bir başka yenilik de Çift Dokunuş olacak. “Getirecek” diyorum, çünkü bu incelemeyi yayınladığımız günde henüz söz konusu özellik Apple Watch Series 9 ve Ultra 2 modellerine gelmemişti. Apple, bu özelliğin testlerini şu anda watchOS 10.1 beta sürümlerinde yapıyor ve bu güncellemenin de ekim ayı içinde yayınlanmasını bekliyoruz. Çift Dokunuş benzeri bir özellik daha eski Apple Watch saatlerinde erişilebilirlik özelliği olarak sunuluyor. Ancak kullanım alanı sadece kaydırma veya kontroller içinde gezinmeyle sınırlı. Apple burada, çok daha geniş bir özellik ve kontrol kümesi sunacak. S9 işlemcinin de, bu desteği sunmak için minimum yeterliliği sunduğunu dile getiriyor. Bu nedenle Çift Dokunuş S9 işlemcili Series 9 ve Ultra 2’ye has olarak kalıyor. Çift Dokunuş kullanıma sunulduğunda, bununla ilgili olarak izlenimlerimi ayrı olarak yayınlayacağımız bir makalede ve kısa videoda aktaracağım. Bunun sözünü de şimdiden vermiş olayım.
Apple Watch Series 9 da, yeni iPhone 15 modelleri gibi ikinci nesil ultra geniş bant çip barındırıyor. Bunun sayesinde artık bağlı iPhone’un tam konumunu bulma özelliğinden yararlanmanız mümkün oluyor. AirTag’lerin tam konumunu bulmaya benzer bir arayüz eşliğinde, iPhone’unuzun yerini tam olarak tespit etmeniz mümkün. Dilerseniz ekrandaki kontrol yardımıyla iPhone’un sesini çaldırarak aramanızı kolaylaştırabilirsiniz. Uzun zamandır bir AirTag kullanıcısıyım ve işlerimi kolaylaştırıyor. Aynı pratiklik ve kolaylık burada da mevcut. Neyse ki, iPhone’umu çok kolay kaybeden veya unutan biri değilim, ancak evde veya iş yerinde telefonu bir yerlerde unutma veya bir yere kaçması durumunda Tam Konum Bulma’nın fazlasıyla yardımcı olacağı kesin gibi görünüyor.
Ekran, şimdiye kadar Apple Watch’ların en güçlü olduğu alanlardan bir tanesi. Apple, birkaç nesildir akıllı saatlerinde 1000 nit parlaklık değerini sunuyordu. Apple Watch Ultra’da ise 2000 nit maksimum parlaklık vardı. Şimdi yeni nesil saatlerle birlikte bu sınır daha da yukarı çıkıyor. Apple Watch Series 9’un ekranı 2000 nitlik maksimum parlaklığa çıkabiliyor. Bu durum, zaten parlak Güneş ışığı altında rahat kullanım sunan akıllı saatin şimdi daha fazla görüş sunacağı anlamına geliyor. Gerçekten de, güneş tepedeyken bile ekran sanki bir kapalı alandaymış gibi görüş sunmayı başarıyor.
Apple Watch Series 9 inceleme: Alıştığımız Apple Watch deneyimi
Bir önceki bölümde dile getirdiğimiz yeniliklerin dışında, Watch Series 9 bir Apple akıllı saatinden beklenenleri iyi şekilde karşılıyor. Son birkaç nesil Apple Watch Series akıllı saatlerinde gördüğümüz sağlık ve egzersiz odaklı özellikler Series 9’da da mevcut. Kalp hızı ölçümü, kanda oksijen düzeyi ölçümü, EKG, uyku evrelerinin takibi, döngü izleme, nefes egzersizi, farkındalık gibi özellikler Apple Watch Series 9’da mevcut. Üstelik Apple, Series 9’da bulunan sensörler sayesinde bunların kaydının yüksek doğrulukta yapıldığını belirtiyor.
Üstelik bu akıllı saatte yüklü olarak gelen watchOS 10 sayesinde, bu alanda sunulan birtakım yenilikler var. Örneğin, Farkındalık uygulaması içinde ruh hâlinizin kaydını tutabileceğiniz yeni bir bölüm var. Herhangi bir andaki ruh halinizi, çeşitli sorular eşliğinde kayıt altına alarak anlamlı bir grafik oluşturabilirsiniz. Üstelik saat kadranına ekleyeceğiniz komplikasyonlar veya ayarlayacağınız bildirimlerle bu ruh hâli kaydetme işini bir alışkanlık hâline getirmeniz de kolay olacaktır.
Egzersiz tarafında, daha önceki modellerde gördüğümüz güçlü suya ve toza dayanıklılık özellikleri buraya da taşınıyor. 50 metre derinliğe kadar suya dayanıklı tasarımı mevcut. Kuvvet antrenmanı, yüksek yoğunluklu antrenman, pilates ve meditasyon gibi, watchOS 10 ile birlitke daha da zenginleşen birçok farklı antrenman takip ve ölçüm imkanı mevcut. Bunlar da hızlı ve yüksek doğrulukta çalışıyor, daha önce olduğu gibi güvenilir sonuçlar sunuyor. Üstelik bisiklet antrenmanı yapıyorsanız, antrenmanla ilgili bilgileri iPhone’un ekranında, bir canlı etkinlik olarak da görme imkanınız mevcut.
Güvenlik tarafında geçen yıl Series 8 ile birlikte ilk kez Apple Watch’lara gelen Trafik Kazası Algılama özelliği Series 9’da da varlığını koruyor. Öte yandan Düşme Algılama ve Acil SOS de mevcut. Apple, 12 Eylül Wonderlust etkinliğinin girişindeki videoda, normalde seçim yaparken çok fazla önem verilmeyen bu emniyet özelliklerinin ne kadar hayat kurtarıcı olduğunu gözler önüne sermişti. Umarız, bu tür özelliklere hiçbir zaman ihtiyaç duymazsınız, ancak bu tür emniyet odaklı özelliklerin varlığı iç rahatlatıcı oluyor.
Yukarıda watchOS 10’in sağlık ve egzersiz tarafında getirdiği yeniliklerden kısaca bahsetmiştik. Burada yeniliklerinden detaylı biçimde bahsettiğimiz watchOS 10, sunulduğu diğer Apple Watch modelleri gibi Apple Watch Series 9’da da yepyeni bir deneyim sunuyor. watchOS 10 ile gelen Palet ve Snoopy’nin yanı sıra, Series 9’a özel Solar Analog ve Nike Globe saat kadranları da sizi bekliyor. Akıllı Gruplama bölümü ise, önceden Denetim Merkezini açan hareketin yerini alıyor. Parmağınızı ekranın altından yukarı kaydırarak çeşitli araç takımlarına erişebilirsiniz. Bunlar özellikle egzersiz yaparken, müzik dinlerken veya sayaç kullanırken epey işe yarıyor. Bu gibi yenilikleri sunan watchOS 10 ile Apple Watch Series 9’un verimliliği artıyor.
Kasa tasarımında ve boyutlarında değişen bir şey yok. Yine 41mm ve 45mm boyutları var. Sadece GPS versiyonu alüminyum kasayla gelirken, bizim gibi hücresel bağlantıyı tercih ederseniz, burada alüminyumun yanı sıra paslanmaz çelik seçeneği de var. Paslanmaz çeliğin alüminyuma göre daha şık ve havalı göründüğünü söylememiz gerekiyor. Ancak bu seçimle birlikte fiyatın da hücresel bağlantı için 8 bin TL kadar artacağını söylemek gerekiyor.
Daha önce Series 7 ve Series 8 modellerinde hücresel bağlantılı modeli kullanmıştım. Aynı şekilde Series 9’da da hücresel bağlantı kullanımını devam ettiriyorum. Sadece Turkcell aboneleri bu imkandan yararlanıyor ve aylık 49 TL’lik ek ücreti var. Series 7’den 8’e geçişe göre, Series 8’den 9’a hücresel bağlantıyı taşımak çok hızlı ve zahmetsiz oldu. Eğer daha önce kullandığınız Series 7 veya 8 modelinden 9 modeline hücresel bağlantıyı taşıyacaksanız, bunu en baştan yapmanızı tavsiye ederim. Peki, hücresel bağlantı gerekli mi? Birden fazla telefon kullanmıyorsanız, iPhone’unuzu sürekli yanınızda taşıyorsanız veya dışarıda aktif şekilde spor veya yüzme gibi aktivitelerle uğraşmıyorsanız, sadece GPS modeli sizin için yeterli olabilir. Ancak şimdiye kadarki deneyimlerimle, özellikle yazın, Apple Watch’u hücresel bağlantıyla kullanmanın çok kullanışlı olduğunu belirtmem gerekiyor. Yanınızda iPhone olduğu sürece pil ömrü de sadece GPS özellikli Apple Watch’unkine göre pek farklılık göstermiyor.
Apple Watch Series 9 inceleme: iPhone 15 Pro ile kullanımın getirdikleri
iPhone 15 serisiyle birlikte Apple, yıllardır kullandığı Lightning portunu USB-C ile değiştirdi. Bu değişikliğin getirdiği birçok imkan var. Bunlardan bir tanesi de iPhone ile başka cihazları şarj etme. İnceleme için gelen iPhone 15 Pro’yu, Apple Watch Series 9’u şarj etmek için birkaç kez kullandım. Bunu, akıllı saatin kutusundan çıkan hızlı şarj özellikli aksesuarla yaptım. Öncelikle bunun çok pratik ve ihtiyaç duyulduğunda hayat kurtarıcı olduğunu söylemeliyim. Üstelik şarj işlemi de hızlı gerçekleşiyor. Tabii ki, iPhone’daki pil durumuna bağlı olarak telefondaki güç seviyesinin azalması değişiklik gösteriyor.
iPhone 15 Pro’nun pil seviyesi yüzde 21, Apple Watch Series 9’un pil seviyesi ise yüzde 1’deyken başladığım şarj işleminde, yarım saat sonra iPhone’un şarjı yüzde 9’a gerilerken Apple Watch’un pil seviyesi yüzde 37’ye çıktı. 45 dakika sonra iPhone’un pili yüzde 1’e, Apple Watch’unki ise yüzde 66’ya çıktı. Apple Watch Series 9, iPhone 15 Pro’da kalan son eneriyi tükettiğinde pil seviyesi yüzde 70’e çıkmıştı.
Bir başka denemede ise iPhone’un pili yüzde 100 seviyesindeyken, Apple Watch’u şarj etmeye başladığım zaman, yaklaşık yarım saat sonra Apple Watch’un pili yüzde 30’a ulaşmışken, iPhone 15 Pro’nun pil seviyesi yüzde 95’e inmişti. Aslında burada kondansatörlerin dolup boşalma trendi devreye giriyor. Pil de bir kondansatör, kapasitesi boşa veya doluya yaklaştığında, dolup boşalma hızı biraz daha yavaşlar. Burada da benzer bir mantığın varlığı söz konusu.
Diğer yandan, kutudan çıkan şarj aksesuarını 20W veya daha üzeri güç çıkışına sahip bir iPhone’a bağladığınız zaman da elde ettiğiniz şarj hızı yüksek oluyor. Sadece 45 dakikada pilin yüzde 80’ini doldurmanız mümkün ki, bu da sabahtan akşama bir gün yetecektir.
Tek bir şarjla çalışma süresi tarafında Apple, 18 günlük değeri vermeye devam ediyor. Burada S9 çipin etkisi büyük. Gerçekten de tek şarjla kullanım konusunda Apple Watch Series 8 ile aynı çizgide bulunuyor. Günün büyük bir kısmı yakınlarda iPhone varken ve fazla egzersiz yapmazken, 28-30 saatlik bir çalışma süresine eriştim. Bu zaman zarfında, uyurken de akıllı saati taktım, yani uyku takibi özelliği de aktif durumdaydı.
Apple Watch Series 9 inceleme: Karbon nötr kayış seçenekleri
Apple, 2030 yılında karbon nötr bir şirket hâline gelmeyi hedefliyor. Yani şirket faaliyetleri ve ürünleriyle saldığı karbon miktarını yaptığı ağaçlandırma ve bunun gibi faaliyetlerle sıfırlamayı amaçlıyor. Bu hedef doğrultusunda bundan sonra daha fazla karbon nötr ürün göreceğiz ki, bu yıl Apple Watch ile başlangıç yapıldı.
Apple, kullanılan materyal, üretim sırasında temiz enerji kaynaklarının tercih edilmesi ve sevkiyat sırasında hava taşımacılığı yerine deniz taşımacılığı gibi yolların kullanılması gibi unsurlarla bu hedefe ilerliyor. İşte Apple Watch ve kayışlarının üretimi sırasında da bunlara dikkat edildi.
Apple’ın inceleme için gönderdiği Series 9’un üzerinde karbon nötr işareti var ve içindeki Gece Yarısı Spor Loop karbon nötr bir ürün. Daha önce de bu tarz spor loop kordonlar kullanmıştım ve günlük kullanım için epey rahat. Karbon nötr kayışları tercih ederek siz de gezegenimizin yaşanabilir bir yer olarak kalmasına küçük de olsa bir katkıda bulunabilirsiniz.
Apple Watch Series 9 inceleme: Sonuç
Apple Watch Series 9, sahip olduğu S9 çiple fark yaratmayı başarıyor. Akıllı saat gerçekten hızlı, sadece kullanıcı arayüzünde gezinirken değil, Haritalar gibi uygulamaları kullanırken de bu hız hissediliyor. Yerel Siri, benim gibi Siri’yi akıllı saatinde sıklıkla kullanan biri için fazlasıyla memnun edici bir özellik oluyor. Ekran parlaklığının artırılması da, dışarıda yüzme veya koşu gibi egzersizlerle fazlasıyla uğraşanlar için memnun edici olacaktır. İkinci nesil ultra geniş bant çipin getirdiği iPhone’un tam konumunu bulma özelliği de, telefonunu sıklıkla kaybedenler için kullanışlı olacaktır. Bunların dışında alıştığımız Apple Watch Series 9 deneyimi mevcut. Şarj tarafında iPhone 15 sahiplerinin akıllı saatlerini telefonlarıyla şarj edebilme imkanı var ki, bu birçok noktada hayat kurtarıcı olabilir. Eğer bir Apple Watch Series 7 veya 8 akıllı saatiniz varsa, güncelleme için pek acele etmenize gerek olmayabilir. Ancak Apple Watch Series 6 veya daha eski bir akıllı saatiniz varsa, sizin için yenileme zamanı gelmiş olabilir.
Teknoblog'un satış ortaklıkları vardır. Bunlar, editoryal içeriği etkilemez, ancak Teknoblog, satış ortaklığı bağlantıları üzerinden satın alınan ürünler için komisyon kazanabilir.