İncelemelerManşetler

Apple Watch Series 4 İncelemesi

apple watch series 4 inceleme

Apple Watch, akıllı saat pazarının hakimi konumunda ve hatta tüm kol saatlerini bir arada değerlendirdiğimizde de en çok satan modellerin başında geliyor. Birinci nesil Apple Watch daha çok iletişim odaklıydı. Daha sonraki nesillerle birlikte Apple Watch’un sağlıklı yaşam ve spor tarafında destek olan bir yardımcı hâline geldiğini gördük. Dördüncü nesil Apple Watch ile birlikte sağlık tarafında önemli adımların atıldığını görüyoruz. Buna bir de orijinal Apple Watch’tan bu yana gerçekleştirilen ilk en büyük tasarım değişikliğini ekleyin. Sonuç olarak Apple Watch Series 4, sahiplerine daha önceki saatlere göre biraz daha farklı bir deneyim vadediyor. Peki, pratikteki durum ne? Apple Watch Series 4 inceleme yazısı ve videosu ile dördüncü nesil Apple akıllı saatinin yeniliklerinin ve değişikliklerinin ne gibi farklılıklar yarattığına yakından bakıyoruz.

Apple Watch Series 4 inceleme: Tasarım

Apple Watch Series 4, baştan aşağı yeniden tasarlanan bir kasayla geliyor. Daha önceki nesillerde gördüğümüz 38mm ve 42mm’lik seçeneklerin yerini şimdi 40mm ve 44mm gövdeli seçenekler alıyor. Aslına bakarsanız, ilk bakışta bu boyut artışını anlamanız kolay değil. Öyle ki, Apple Watch Series 4’ü kutusundan ilk kez çıkardığımızda, bir an için elimizdeki modelin 44mm’lik model olup olmadığı konusunda tereddüte düştük. Diyeceğimiz o ki, her ne kadar boyu uzamış, genişliği biraz artmış olsa da Apple Watch Series 4, seleflerine göre çok büyükmüş izlenimi vermiyor. Bununla birlikte, dördüncü nesil saat, seleflerinden daha ince bir gövdeye sahip. Sonuç olarak, önceki nesillere göre daha az hacim kaplayan bir akıllı saat ile karşı karşıyayız.

Ekran kapalıyken çok büyük fark hissetmiyorsunuz. Ancak Apple Watch Series 4’ü kurup bileğinize taktıktan sonra ekrana baktığınızda, gerçekten yeni nesil bir Apple Watch sahibi olduğunuzu anlıyorsunuz. Ekran, yüzde 30’u aşan oranda büyütülmüş ve bu büyüklüğün yarattığı fark hemen hissediliyor. Etrafını saran ince çerçevenin sayesinde ekran, sınırları zorlayan bir görünüm elde ediyor. Aynı zamanda kavisli köşeleriyle de saatin kavisli köşelere sahip şekline uyum sağlıyor. Bu aynı zamanda, Apple Watch Series 4’ün daha estetik ve çekici görünmesine katkıda bulunuyor.

Apple Watch Series 4’ün arkası da yeniden tasarlandı. Siyah seramik ve safir kristalden yapılan arka bölüm daha iyi anten performansı sağlıyor. Daha eski nesillerin arkasında gördüğümüz ve kalp sensörünü oluşturan dört adet optik sensörün yerini tek bir optik kalp sensörü alıyor. Optik kalp sensörünü saran halkada ise kristal elektrotlar yer alıyor. Bu sistem kalp hızı ölçümünün yanı sıra başka bir imkana daha kapı açıyor ki, ona daha sonra değineceğiz. Apple Watch Series 4’ün optik kalp sensör bölümü, eskisine göre biraz daha şişkin görünüyor. Her ne kadar saatin kasası incelmiş olsa da, biraz daha şişen sensör bölümü nedeniyle, toplam kalınlık eski nesillerdekiyle hemen hemen aynı seviyede kalıyor.

Apple Watch’un kullanıcı arayüzünde gezintide önemli bir yer tutan Digital Crown’un mekanizması, dördüncü nesil saat ile birlikte yenilendi. Haptic feedback, yani dokunsal geri bildirim özelliği sayesinde Digital Crown’u çevirdiğinizde daha fazla mekanik his ve hız elde ediyorsunuz. Apple’ın söylediğine göre, Digital Crown’un fiziksel yapısı eskisine göre yüzde 30 daha küçük olsa da, yüzde 21 oranında daha fazla parça içeriyor.

Sağda yer alan Digital Crown’un altında mikrofonun yerleştirildiğini görüyoruz. Mikrofon eskiden sol taraftaydı. Ancak ses performansını iyileştirmek, hoparlörün neden olabileceği yankı etkisini azaltmak amacıyla Apple yerini değiştirmiş gibi görünüyor. Mikrofonun altında yine yan düğmeyi görüyoruz. Yan düğmede de ufak tefek değişiklikler var. Çıkıntısı azaltılmış, bununla birlikte daha yumuşak bir his veriyor.

Sol tarafta ise iyileştirilmiş hoparlör var. Apple’ın belirttiğine göre, Apple Watch Series 4’ün hoparlörü önceki nesildekine göre yüzde 50 daha yüksek ses çıkışına sahip. Apple’ın bu iddiası yanlış değil. Gerçekten de Series 4’ün hoparlörü eskisine göre çok daha güçlü bir ses çıkışı sunuyor. Bu da telefon görüşmeleri veya Walkie-Talkie uygulamasının kullanımı sırasında saati kulağa götürüp daha iyi duyma ihtiyacını ortadan kaldırıyor. Bu arada hoparlörün daha yüksek ses çıkışı sayesinde Mickey veya Minnie saat kadranlarına çift tıklatarak, saatin kaç olduğunu bu kahramanlardan duyabilirsiniz. Küçük, ama dikkate değer bir ayrıntı…

Yukarıda belirttiğimiz gibi, Apple Watch Series 4’ün 40mm ve 44mm olmak üzere iki farklı kasa seçeneği var. İlginçtir ki, daha küçük olan 40mm’liğin ekranı, önceki nesil 42mm’lik modelin ekranından daha büyük. Boyutlar değişse de, önceki nesil Apple Watch’lar için çıkarılmış kayışlar ve kordonlar destekleniyor. Bu da daha önce kayışlara veya kordonlara epey yatırım yapmış tüketicilerin yatırımlarının boşa gitmesinin önüne geçiyor.

Apple Watch Series 4 inceleme: Ekran, Donanım ve Performans

Elimizdeki 44mm Apple Watch Series 4’ün ekranı 1.78 inç köşeden köşeye uzunluğa ve 448 x 368 piksel çözünürlüğe sahip. İnce ekran çerçevesi ve kavisli köşeleriyle yeni ekran, selefine göre yüzde 30 oranında daha geniş bir alana sahip. 1000 nit parlaklık değeriyle ekran, hem içeride hem de dışarıda, her ortamda rahat bir görüş sunuyor. Safir kristal cam çizilmelere karşı dayanıklılık sağlıyor. Buna rağmen zaman geçtikçe camın üstünde ufak tefek çiziklerin oluştuğunu görmeniz ihtimal dahilinde bulunuyor. Ekranda daha önce olduğu gibi Force Touch özelliği yine mevcut. Yani ekrana bastırarak daha fazla işlevin yerine getirilmesini sağlayabilirsiniz.

Büyüyen ekran sayesinde daha fazla ya da daha büyük boyutlu görsel unsuru ekranda görme fırsatı elde ediliyor. Parolayı girmek için kullanılan sayısal klavyenin tuşları büyüyor, uygulama menüsündeki kısayolların boyutları da artıyor. Böylelikle daha rahat bir kullanım elde ediliyor. Öte yandan Apple, daha büyük ekranı verimli şekilde kullanmayı sağlayan birtakım yeni saat kadranları ve komplikasyonlar getiriyor.

Örneğin, hava durumu komplikasyonu şimdi hem mevcut sıcaklığı hemde günün en düşük ve en yüksek değerlerini gösteriyor. İnfografik olarak adlandırılan yeni saat kadranı, Apple’ın şimdiye kadar sunduğu en fazla özelleştirme imkanına sahip kadran oluyor. Bu kadranda sekiz farklı komplikasyon kullanılabiliyor. Köşelerdeki komplikasyonlar kavisli kenarlara uyum sağlıyor. İnfografik Modüler saat kadranı da zenginleştirilen ve genişletilen komplikasyonlardan yararlanmayı sağlıyor. Bu kadranda ortadaki komplikasyon daha büyük boyuta sahip. Borsa, Aktivite, Kalp Hızı veya Hava Durumu gibi uygulamalarda görsel bilgileri görüntüleme imkanı sunuyor. Üçüncü taraf uygulamalar da bu yeni kadranlar için renkli ve zengin görünümlü komplikasyonlar geliştirebiliyor.

Nefes uygulaması artık bir saat kadranı olarak Apple Watch Series 4’te kullanılabiliyor. Üç farklı görselden biri seçilebiliyor. Bileğinizi kaldırdığınız anda saat kadranı size derin bir nefes almada kılavuzluk ediyor. Öte yandan Apple Watch Series 4’ün yeni ekranının şerefine üç yeni saat kadranı daha ekleniyor. Ateş ve Su, Buhar ve Likit Metal saat kadranlarının hepsi kavisli ekranın sınırlarına kadar yayılan görünümleriyle saatin ekranında görsel şölen oluşturuyor. İşin ilginç kısmı, bu saat kadranları bilgisayarda değil, bizzat gerçek materyallerin video kaydının yapılmasıyla elde edildi. Bu kadranlar önceki nesil Apple Watch’larda da watchOS 5’in bir parçası olarak kullanılıyor, ancak dairesel çerçeve içinde kalıyor, ekranın tamamına yayılmıyor.

Apple Watch Series 4’ün kalbinde Apple’ın dördüncü nesil paket sistemi S4 bulunuyor. S4, 64-bit çift çekirdekli CPU ve yeni bir GPU içeriyor. Apple’ın belirttiğine göre, bu işlemci iki kata varan oranda daha yüksek performans sağlıyor. Gerçekten de, Apple Watch Series 4 hızlı çalışıyor, kullanıcı arayüzünde hızlı şekilde gezinti yapılıyor, saat kadranları arasında geçiş hızlı sağlanıyor, işlevler seri şekilde yerine getiriliyor.

Öte yandan Apple, kendi tasarımı W3 kablosuz yongaya da Apple Watch Series 4’te yer veriyor. Bu kablosuz yonga daha hızlı ve güç tüketimi bakımından verimli bir Bluetooth 5.0 bağlantısı kurulmasını sağlıyor. Apple Watch ile iPhone arasında müzik veya podcast transferinin daha hızlı gerçekleşmesini sağlıyor. Aynı zamanda Bluetooth aksesuarlarla eşleştirmeyi daha hızlı ve pürüzsüz hâle getiriyor.

Her ne kadar Apple söz etmese de, Apple Watch Series 4’te 16 GB’lık dahili depolama alanı bulunuyor. Bu alan parçalar ve podcast’ler için yeterli alanı sunuyor.

Apple Watch Series 4 inceleme: Pil

Apple, akıllı saatlerinde yer verdiği pillerin kapasiteleri hakkında açık bir bilgilendirme yapmaz. Bunun yerine saatlerin sunacağı maksimum çalışma ömrüne odaklanır. Şirketin belirttiğine göre Apple Watch’un pili, 18 saatlik, sabahtan akşama bir günü çıkarmaya olanak sağlayan bir çalışma imkanı sunuyor. Aynı zamanda dışarıda gerçekleştirilen antrenmanlar sırasında gerçekleştirilen güç tüketiminde de iyileştirmeler kaydedildiğini ve altı saate kadar dışarıda antrenman yapma imkanının sunulduğunu belirtiyor.

Apple’ın verdiği bu değerler fazlasıyla ihtiyatlı. Pratikte, 44mm Apple Watch Series 4 ile ulaştığımız çalışma ömrü bunun daha üzerinde oldu. Örneğin sabah yüzde 100 tam dolu biçimde şarjdan aldığımız Apple Watch Series 4 bileğimizde takılıyken; art arda iki sabah salonda spor yaptık. Bu sırada spor salonunda bulunan Wi-Fi şebekesine saati bağlayarak, Wi-Fi üzerinden podcast dinlemesi gerçekleştirdik. Apple Watch Series 4’ü şarj aletinden aldıktan 24 saat sonra kalan pil seviyesi yüzde 36’yken, ikinci günkü spor salonu antrenmanının ardından, öğlen 12 gibi saatin pili tamamen bitti.

Bir başka denememizde, yine Series 4’ü sabah pili tam dolu hâlde bileğimize taktık. Ertesi günün akşamında saatte yüzde 10’un altına inmiş seviyede pil varlığını koruyordu. 36 saati aşan bu süre boyunca spor yapmadık, ancak saatin tüm işlevlerini olduğu gibi kullanmayı sürdürdük.

Sonuç olarak Apple Watch Series 4; Series 2 ve Series 3 modellerindeki gibi, iki günde bir şarj etme düzenini hemen hemen koruduğunu söyleyebiliriz. Ancak watchOS 5 ile birlikte gelen Wi-Fi şebekesine doğrudan bağlama özelliği kullanım alışkanlıklarımızda değişikliklere neden oldu. Eskiden spor yaparken yanımızda akıllı telefonu taşıyıp, müzik veya radyo dinleme işlevini bu cihaz üzerinden gerçekleştirirken, şimdi müzik veya podcast’i doğrudan Apple Watch üzerinden dinliyoruz. Bu da pil tüketimi üzerine doğrudan etki ediyor.

Spor salonuna gitmediğimiz zamanlarda Apple Watch Series 4’ü iki günde bir şarj etmek yeterli olurken, spora gittiğimiz günlerde bu aralık 1,5 günde bire iniyor. Şarj işleminden bahsedecek olursak, eskiden olduğu gibi, kutudan çıkan manyetik şarj aygıtı ile şarj işlemi gerçekleştiriliyor. Saate doğrudan kablo bağlamaya gerek yok. 1 saatte yüzde 0’dan 69-70 seviyesine erişmek mümkün olurken, 1,5-2 saat arasında tam doluluğa ulaşılıyor.

Apple Watch Series 4 inceleme: Spor ve Sağlıklı Yaşam

En başta da belirttiğimiz gibi Apple, akıllı saatini sağlıklı yaşam hedefi yolunda en büyük yardımcılardan biri hâline getirmek için her nesilde yeni özellikler, yetenekler ekliyor. Dördüncü nesil Apple Watch ile birlikte de bu çizgi sürdürülüyor.

Apple Watch Series 4’ün tanıtımı sırasında üstünde durulan en önemli konulardan bir tanesi kalp sağlığı tarafındaki özellikler olmuştu. Optik kalp sensörü kalp hızını hızlı biçimde ölçmeye devam ediyor. Digital Crown ve arkadaki safir kristal içine eklenen elektrotların oluşturduğu elektriksel kalp sensörü ve optik kalp sensörü birlikte çalışarak üç yeni kalp özelliğinin Apple Watch Series 4 sahiplerine sunulmasını mümkün kılıyor.

Bu özelliklerin en dikkat çekici olan EKG uygulaması oluyor. Bu uygulama kullanıcıların elektrokardiyogram ölçümlerini bileklerindeki Apple Watch üzerinden gerçekleştirmelerini sağlıyor. EKG uygulamasını açtıktan sonra parmağınızı Digital Crown üzerine yerleştirmeniz, ölçümün başlatılması için yeterli oluyor. Sadece 30 saniye içinde EKG grafiği çıkarılıyor ve iPhone’daki Sağlık uygulamasında gösteriliyor. Normalde bu işlem için doktorlar el ve ayak bileklerine, aynı zamanda göğüse sensörler yerleştirir. Apple Watch ise bunu herhangi bir ek ekipmana gerek olmadan yapıyor.

EKG özelliği yeni yayınlanan watchOS 5.1.2 güncellemesiyle birlikte ABD’de kullanıma sunuldu. Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) onayıyla kullanıma sunulacak olması, sistemin güvenilirliğinin epey yüksek olduğunu gösteriyor. Tabii ki, bu özelliğin diğer ülkelerde kullanılabilmesi için, her ülkenin yetkili sağlık kuruluşundan onay alınması gerekiyor. Aynısı Türkiye için de geçerli.

Kısa vadede EKG özelliğinden yararlanacak gibi görünmüyoruz. Benzer durum, düzensiz kalp ritmlerinin tespiti özelliği için de geçerli. Apple Watch, arka planda kalp ritmini düzenli bir şekilde takip ederek, kalp krizine yol açabilecek atriyal fibrilasyon niteliğindeki düzensiz kalp ritmlerinin tespiti durumunda uyarı gönderiyor. Bu özellik de FDA onayıyla birlikte yakında ABD’de kullanımda olacak.

Apple Watch, daha önce normalin üstündeki kalp ritminin tespit edilmesi durumunda uyarıda bulunuyordu. watchOS 5 sayesinde aynısını düşük kalp ritmi için de gerçekleştiriyor. Eğer 10 dakikalık bir zaman aralığında normalden düşük bir kalp hızı ölçümü gerçekleştirilirse, Apple Watch size bir uyarı gönderiyor. Yüksek ve düşük kalp ritmi eşikleri iPhone’daki Watch uygulaması üzerinden ayarlanabiliyor.

Apple Watch Series 4’ün yenilenen jiroskop ve ivmeölçer birimleri antrenman sırasında gerçekleşen hareketin ve yakılan kalori miktarının daha doğru biçimde ölçülmesine katkıda bulunurken, ani hareket ve hız değişimlerini algılama noktasında da daha fazla yeteneğe sahip. Bu durum Apple Watch Series 4’ün ani düşmeleri algılamasına yardımcı oluyor.

Eğer Apple Watch Series 4 bileğinizdeyken düşerseniz, saatin ekranında sert düşüş uyarısı beliriyor. Bu ekran üzerinden acil durum hattını veya yakınınızı hızlı şekilde aramanız mümkün oluyor. Eğer Apple Watch, bir dakika boyunca hareketsiz kaldığınızı tespit ederse, acil durum araması otomatik olarak gerçekleştiriliyor. Elimizdeki gibi, sadece GPS özellikli Apple Watch’ta acil durum aramasının gerçekleştirilmesi için ya bağlı iPhone’un yakında olması ya da Apple Watch’un bilinen bir Wi-Fi şebekesine bağlı ve Wi-Fi arama özelliğinin açık bulunması gerekiyor.

Düşme işlemi sırasındaki hız ve yön değişimi ani ve çok hızlı oluyor. Bu türde bir hareketi bilerek veya isteyerek yaratmak çok kolay değil. Bu nedenle Apple Watch Series 4’ün bu özelliğini gerçek anlamda denememiz mümkün olmadı.

watchOS 5 ile birlikte gelen aktivite ve antrenman güncellemelerinden Apple Watch Series 4 sahipleri de yararlanıyor. Aktivite paylaşımı özelliği sayesinde Apple Watch sahibi diğer arkadaşlarınızla yarışabilir, böylelikle birbirinizi spor yapma konusunda teşvik edebilirsiniz. Arkadaşınızla girişeceğiniz yedi günlük yarışı kazandığınız takdirde, iPhone’unuzdaki Aktivite uygulamasına bir ödülün eklendiğini göreceksiniz.

Antrenman uygulaması ise otomatik antrenman algılama özelliği sayesinde, gerçekleştirmekte olduğunuz düzenli aktiviteleri tanıyor ve antrenman başlatma işlemi için size hatırlatmada bulunuyor. Örneğin, eliptik bisiklet antrenmanına başladınız, ancak Antrenman uygulamasında başlamadan önce herhangi bir ayarlama yapmadınız. Buna rağmen Apple Watch sizin bir antrenman yaptığınızı anlıyor ve antrenman kaydını başlatmanız konusunda sizi uyarıyor. Antrenman kaydı sizin harekete başladığınız ilk andan itibaren yapılıyor. Böylelikle antrenman kayıtlarınızı daha doğru ve eksiksiz biçimde tutabilirsiniz.

Otomatik antrenman algılama özelliği, günlük hayatın bir parçası olan hareketlerinizi de birer antrenmanmış gibi kaydetmenizi sağlıyor. Örneğin bir yerden bir yere gitmek için tempolu biçimde yürüyorsunuz. Bir süre sonra Apple Watch’unuzda, bunun bir dış yürüyüş antrenmanı olarak kaydedilmesini isteyip istemediğiniz şeklinde bir bildirimle karşılaşabilirsiniz. Bu şekilde antrenman kayıtlarınızı daha da zengin hâle getirebilirsiniz. Antrenman bitiminde kaydı durdurmazsanız da, Apple Watch bir süre sonra antrenmanı bitirmeniz için size bildirimde bulunuyor.

Öte yandan Antrenman uygulaması yoga, doğa yürüyüşü gibi yeni antrenman kayıtlarını destekliyor. Apple Watch Series 4, 50 atmosfere kadar basınca dayanıklılığı sayesinde sadece havuzda veya denizde yüzerken değil, daldığınızda da bileğinizde kalmaya ve aktivite kaydı yapmaya devam ediyor.

Apple Watch Series 4 inceleme: Apple Watch Nike+

Aslında deneyimlediğimiz Apple Watch Series 4, bir Apple Watch Nike+ versiyonu. Bu versiyon, standart Apple Watch Series 4’ün tüm teknik özelliklerini barındırmakla birlikte, ondan farklı olarak özel bir kordonla birlikte sunuluyor. Aynı zamanda koşuculara hitap eden Nike Run Club uygulaması da saatte yüklü olarak sunuluyor. Bu uygulama sesli rehber özelliği sayesinde, dışarıda koşu yaparken ya Apple Watch’un güçlü hoparlörü ya da bağlı olan AirPods veya Bluetooth kulaklık üzerinden sesli komutlar veriyor. Böylelikle sizi yönlendiriyor, size arkadaşlık ediyor.

Yine Nike+ versiyonuna özel Nike Training Club uygulaması da 180’in üstünde ücretsiz antrenman türünü kullanıcılara sunuyor. Yogadan koşuya kadar farklı türlerde antrenmanlar sunuluyor. Apple Watch Series 4’ün varsayılan Antrenman uygulaması yerine Nike Training Club uygulamasını da kullanabilirsiniz.

Ayrıca Nike+’a özel saat kadranları da mevcut. Özel saat kadranları sayesinde çevrenizdekilere standart bir Apple Watch Series 4’ten farklı bir akıllı saat kullandığınızı açık şekilde gösterebilirsiniz.

Apple Watch Series 4 inceleme: Yazılım ve İletişim

Apple Watch Series 4’te watchOS 5 yüklü olarak geliyor. watchOS 5 ile birlikte Apple Watch sağlıklı yaşam ve üretkenlik tarafında birtakım yenilikler getiriyor. Daha önce yayınladığımız watchOS 5 incelemesi ile bu yeniliklere detaylı şekilde değinmiştik. Apple Watch Series 4 kullanıcıları bunlardan fazlasıyla ve yüksek performans eşliğinde yararlanma imkanı buluyor.

watchOS 5 ile gelen, dikkat çekmeyen, ancak belki en büyük farkı yaratan değişiklik, Wi-Fi ağlarına elle bağlanma imkanı oldu. Aslında Apple Watch’ta eskiden beri Wi-Fi desteği var, ancak ağlara bağlanma konusunda kontrol kullanıcıların elinde değildi. watchOS 5 ile birlikte akıllı saatinizi ortamdaki bir Wi-Fi ağına elle bağlayabilirsiniz. Şifre girişinizi ekrana parmağınızla yazarak kolaylıkla gerçekleştirebilirsiniz.

Türkiye’de hücresel bağlantı özellikli Apple Watch’ların satılmaması eleştiri konusu oluyor. Ancak Wi-Fi ağlarına kolaylıkla bağlantı imkanının getirilmesi, hücresel bağlantı özelliğine olan ihtiyacı epey azaltıyor. Öncelikle iPhone’a bağlı olmadan müzik veya podcast dinleme imkanına kapı açıyor. Bildirimlerinizi Wi-Fi bağlantısı mevcutken alabilir, sesli FaceTime aramalarını veya Wi-Fi aramalarını Wi-Fi üzerinden gerçekleştirebilirsiniz.

watchOS 5 ile birlikte gelen Podcast’ler uygulaması sayesinde iPhone’unuz üzerinden abone olduğunuz podcast’leri saatinizle eşzamanlayabilirsiniz. Özellikle spor yaparken podcast’leri Apple Watch üzerinden dinlemek oldukça pratik oluyor. Bu şekilde, daha önce dinleme fırsatı bulamadığımız birçok podcast’in her bölümünü yakalama imkanı elde ettik. Tabii ki bunda, yukarıda bahsettiğimiz Wi-Fi ağlarına elle bağlanma özelliğinin de etkisi büyük oldu.

watchOS 5’in getirdiği küçük yeniliklerinden birisi de web sayfalarını saat üzerinden açma imkanı olmuştu. Mesajlar üzerinden paylaşılan herhangi bir web sayfası bağlantısını Apple Watch’ta açabilirsiniz. Apple Watch Series 4’ün daha büyük ekranı, web sayfasını veya ayıklanmış metni daha rahat şekilde görüntülemeye olanak sağlıyor. Bu da Apple Watch Series 4’ün küçük, ancak dikkate değer avantajlarından bir tanesi oluyor.

Walkie-Talkie de, watchOS 5 ile birlikte gelen, Apple’ın uzun zamandır ihmal ettiği iletişim tarafını hatırladığı özelliklerden bir tanesi oldu. Wi-Fi bağlantısını veya iPhone ile var olan bağlantıyı kullanarak, Apple Watch sahibi diğer arkadaşlarınızla veya yakınlarınızla, sanki bir telsizle haberleşiyormuş gibi konuşabilirsiniz. Hızlı ve kolay iletişim kurmak istediğiniz durumlarda Walkie-Talkie uygulaması epey kullanışlı oluyor.

Apple Watch Series 4 inceleme: Sonuç

Apple’ın akıllı saati her geçen nesil ile birlikte daha fazla özelliği ve yeteneği bünyesine ekliyor. Apple Watch Series 4 ile birlikte uzun zaman sonra fiziksel açıdan önemli değişiklikler yapıldı. Bunların deneyime olan etkisi olumlu oldu. Daha büyük ekranı sayesinde Apple Watch Series 4, saatten alınan verimi artırıyor. Özellikle İnfografik ve İnfografik modüler kadranları bir bakışta daha fazla bilgiyi ekranda görmeyi sağlıyor. Bunun yanı sıra büyüyen ekran, saati parmakla kontrol etmeyi kolaylaştırıyor. Bununla birlikte büyüyen ekranın görsel açıdan daha fazla zevk sunduğunu ve kullanımdan alınan hazzı artırdığını da belirtmemiz gerekiyor.

Sağlıklı yaşam ve antrenman tarafındaki ilerlemelerin büyük kısmı watchOS 5’in beraberinde getirdikleri oluyor. Bunlar zaten Series 2 ve Series 3 gibi modeller için de yazılımla sunuluyor. Series 4’e has EKG, atriyal fibrilasyon gibi özelliklerin kullanımı resmi makamlara bağlı olduğu için pratikteki yansımaları Türkiye’deki kullanıcılar için şu anda sınırlı olacaktır. Bu durumda, spor yaparken yardımcı olması için Apple Watch’u satın almayı düşünenler Series 3’e yönelebilir. Ne var ki, bir yaşını aşmış bir cihaz satın almış olmak, geleceğe yönelik cihaz desteği ve güncellemelerde bir yılı pas geçmek anlamına geliyor. Üstelik sadece ekranı bile Apple Watch Series 4’ü tercih nedeni olabilir. Series 4’ün büyük ekranı sonrası Series 3’ün ekranı gözümüze epey küçük göründü. Öte yandan belirli bir yaşın üstünde olanlar için Apple Watch Series 4, sadece düşme algılama özelliği nedeniyle bizzat tercih nedeni olabilir.

Türkiye’de Apple Watch Series 4’ün sadece GPS özellikli versiyonu satılıyor. Kullanıcıların büyük kısmının telefonlarını yanlarından ayırmadıklarını, aynı zamanda Apple Watch’u Wi-Fi’ye bağlama imkanının kolaylaştırılmasını dikkate aldığımızda, hücresel bağlantı destekli versiyonun, biraz da mevzuata bağlı olarak satılamaması çok büyük eksiklik değil gibi görünüyor.

Eğer bir iPhone’unuz varsa ve akıllı saat satın almayı düşünüyorsanız, değerlendirmeniz gereken ilk seçenek Apple Watch Series 4 olmalı. Eğer büyük ekranı elzem görmüyorsanız, daha küçük ekran da sizin için uygunsa, hâlâ satışta olan geçen yılın modeli Apple Watch Series 3’ü de değerlendirme listesinde bulundurabilirsiniz.