Apple, geçtiğimiz pazartesi günü düzenlediği etkinlikle akıllı saati Apple Watch’a dair tüm detayları paylaşmıştı. Apple Watch’un tam anlamıyla görücüye çıkmasıyla birlikte Apple hissedarları, şirketin sıradaki büyük hamlesine yönelik isteklerini CEO Tim Cook’a iletmeye başladılar. Bu istekler arasında en çarpıcı olanı ise Apple’ın elektrikli otomobil üreticisi Tesla’yı satın alması.
Apple’ın Tesla ile halihazırda bir bağlantısının olmadığını söyleyen Tim Cook, Tesla’nın CarPlay’e otomobillerinde yer vermesinden ise mutluluk duyacaklarını belirtti. Tüm önemli otomobil üreticilerinin CarPlay’e dahil olduğunu söyleyen Apple CEO’su, Tesla’nın da bu kervana katılmayı isteyebileceğini dile getirdi. Cook’un sözlerinin ardından “Sorudan kaçmak için iyi bir yol izledim mi?” ifadesini kullanması ise Apple’ın hissedarlar toplantısından kahkahaların yükselmesini sağladı.
Cook’un sorudan kaçma girişimine rağmen, mikrofonu alan bir başka hissedar, 1984’te ilk Mac’i satın almak için depozito vermesinden bu yana kendisini en çok bir Tesla Model S satın almanın heyecanlandırdığını söyledi ve bu alanda bir şeylerin gerçekleşeceğini düşünmesinin çılgınca olup olmadığını sordu.
Gülümseyerek “Bu soruyu cevaplamamak için yeni bir yol düşünmeme izin verin.” diyen Apple CEO’su Cook ise CarPlay’e odaklandıklarının altını bir kez daha çizdi.
CarPlay otomobil üreticilerine ve ses şirketlerine iOS’in temel özelliklerini araç içi bilgi ve eğlence sistemlerine aktarma imkanı sunuyor. Böylelikle araçta bulunan ekranın üzerinden Apple’ın Haritalar ve Telefon uygulamaları ile üçüncü tarafların geliştirdiği özel uygulamalara erişilebilecek.
İnsanların otomobillerine bindiklerinde bir zaman kapsülüyle 20 yıl geriye gitmiş hissine kapılmayı istemediklerini bildiklerini söyleyen Cook, araç dışındaki deneyimin araç içinde de istendiğini ve kendilerinin de CarPlay ile bunu yapmaya çalıştığını ifade etti. Yine de otomobillere dair demode olarak nitelenebilecek tek şeyin bilgi ve eğlence sistemleri olmadığını unutmamak gerekiyor. Apple’ın bu değişimi sağlamak için yapacakları arasında Tesla’yı satın almanın bulunup bulunmadığı ise akıllara gelen ilk soru oluyor.
Apple ve Tesla arasındaki benzerlikler yıllardır çeşitli mecralarda dile getiriliyor. Her iki şirket de belli endüstrilere geç adım atmalarına rağmen, kült mertebesine ulaşan ürünler yaratmayı başarmış durumda. Apple’ın MP3 oynatıcılar, akıllı telefonlar, tabletler ile yaptığı ve şimdi de akıllı saatlerle yapmayı umduğu şeyi; Tesla da elektrikli otomobiller ile gerçekleştirdi.
Apple hissedarlarının Tesla’yla ilgili sorularının altında şirketin kendi otomobil projesi üstünde çalıştığına dair dedikoduların ortaya çıkması da önemli rol oynuyor. Apple’ın “Project Titan” adıyla anılan bir elektrikli otomobil üretmek için yüzlerce mühendisten oluşan bir ekip kurduğuna dair haberler geçtiğimiz ay gündeme taşınmış, bir süre sonra da batarya üreticisi A123 Systems, Apple’ın kendi elektrikli otomobilinde kullanılacak lityum-iyon bataryalar üretmek için mühendislerini ayarttığı iddiasını ortaya atmıştı.
Geçtiğimiz ay Bloomberg tarafından yayınlanan bir haber ise Apple ve Tesla’nın birbirlerinden çalışan transfer etme konusunda hiç çekingen davranmadığını ortaya koymuştu. Haberde Apple’ın Tesla çalışanlarını bünyesine katmak için toplamda 250 bin dolar imza parası ve yüzde 60’a varan maaş artışları sunduğu, Tesla’nın ise bugüne kadar Apple’dan 150 çalışan transfer ettiği bilgisi verilmişti.
Apple’ın Tesla’yı birkaç kez satın almaya yetecek kadar parasının olduğu teknoloji ve ekonomi dünyasını yakından takip eden neredeyse herkesin bildiği bir gerçek. Yaklaşık 180 milyar dolar nakit rezervine sahip olan Cupertino merkezli şirket, geçtiğimiz yıl Beats için 3 milyar dolar ödeyerek gerektiğinde büyük paralar harcamaktan kaçınmayacağını ortaya koymuştu. Son 15 ayda 23 şirket satın aldıklarını söyleyen Apple CEO’su Cook, süreçleri mümkün olduğunca sessiz biçimde yürütmeye çalıştıklarını ve sürekli olarak yetenek havuzunu genişletme fırsatlarını aradıklarını dile getirdi.
Apple’ın yetenek havuzunu genişletmek için kapısını çaldığı isimlerden birisi Elon Musk’tan başkası değildi. Musk geçtiğimiz yıl Bloomberg’e verdiği bir röportajda Apple’ın birleşmeler ve satın almalar birimi şefi Adrian Perica ile görüştüklerini belirtmiş, ancak Apple’ın ilgisinin seviyesini açık etmekten kaçınmıştı.
Apple hissedarlarının Cook ve Musk’ın güçlerini birleştirmesi konusunda neden bu kadar umutlu ve istekli olduğunu anlamak ise zor değil. Iron Man’in egzantrik milyarderi Tony Stark’ın gerçek hayattaki yansıması olarak tanımlanabilecek Elon Musk’ın Apple’a gelişinin inovasyonu körüklemesi ve Apple’ın Steve Jobs’un ölümüyle birlikte vizyonunu kaybettiği yönündeki eleştirileri kesmesi umuluyor. Ancak Apple’ın fantezi versiyonunun gerçeğe dönüşmesinin önündeki en büyük engel de Musk’tan başkası değil.
Musk yine geçtiğimiz yıl Bloomberg’e verdiği röportajda Apple ile çeşitli temaslarının olduğunu, ancak ana pazarda ilgi uyandıracak bir elektrikli otomobil üretmeye fazlasıyla odaklandıklarını ve satın alma senaryolarının bu odağı dağıtacağı endişesini duyduklarını belirtmişti.
İki şirketi birleştirmek spor takımlarından yıldızlar karması oluşturmayı sevenler için kulağa bir rüya gibi gelse de, bu noktada şirket kimyalarının uyuşmasının önemli olduğunu unutmamak gerekiyor. Örneğin halihazırda Apple ve Beats arasında bu kimyasal uyum kurulmuşa benziyor. Ancak teorik Tesla örneğinde, her iki şirketin de Musk tarafından yönetilmesi durumunda ortaya bir “kültür çatışması”nın çıkması da ihtimaller arasında yer alıyor.
