Apple, geçtiğimiz yıl tanıtımını yaptığı Apple Intelligence özelliklerinin hâlâ tam anlamıyla kullanıma sunulmaması nedeniyle ABD’de toplu dava ile karşı karşıya geldi. Davacılar, iPhone ve diğer Apple cihazlarını, bu yeni nesil yapay zekâ yeteneklerine erişim sağlayacakları beklentisiyle satın aldıklarını; ancak Apple’ın bu özellikleri zamanında ve tam kapsamlı biçimde sunmadığını ileri sürüyor. Dava, Kaliforniya eyaletine bağlı San Jose’deki federal mahkemeye 20 Mart 2025 tarihinde sunuldu.
Dava dosyasında, Apple’ın tanıtım kampanyalarının tüketicilerde belirli ve makul bir beklenti oluşturduğuna dikkat çekiliyor. Özellikle iPhone 15 Pro ve M3 çipli Mac gibi cihazların, Apple Intelligence sistemini tam anlamıyla destekleyeceği yönünde izlenim yaratıldığı belirtiliyor. Ne var ki, ürünlerin piyasaya sürülmesinin ardından bu özelliklerin ya eksik sunulduğu ya da tamamen erişilemez durumda olduğu ifade ediliyor. Davacılar, bu durumun kullanıcıları yanılttığını ve Apple’ın yanlış reklam uygulamalarıyla haksız kazanç sağladığını savunuyor.
Apple Intelligence, şirketin 2024 yazında tanıttığı ve kullanıcıların günlük deneyimlerini geliştirmeyi hedefleyen kapsamlı bir yapay zekâ sistemi olarak duyurulmuştu. Sistem, yazılı içerik özetleme, akıllı metin önerileri, özel komutlarla Siri entegrasyonu gibi birçok işlevi kapsıyor. Ancak bu özelliklerin büyük kısmı, iOS 18 ile birlikte geleceği söylenmesine rağmen hâlen sınırlı erişimle sunuluyor ya da hiç aktif değil. Bu durum, yalnızca kullanıcılar nezdinde değil, Apple’ın iç yönetiminde de güven krizine neden oldu.
Apple Intelligence gecikmesi şirket içinde de rahatsızlık yaratıyor
Bloomberg tarafından aktarılan bilgilere göre, Apple CEO’su Tim Cook’un, yapay zekâ geliştirme süreçlerinden sorumlu olan John Giannandrea’ya olan güveni sarsılmış durumda. Giannandrea, daha önce Google’da yapay zekâ bölümlerinde görev almış tecrübeli bir yönetici olarak biliniyor. Fakat Apple Intelligence’ın geliştirme ve lansman sürecindeki gecikmeler, Apple’ın üst yönetiminde memnuniyetsizliğe yol açmış görünüyor. Şirketin Siri’nin başına Vision Pro’nun liderini getirmesi de bu rahatsızlığı gözler önüne seriyor.Bu gelişmeler, şirketin yapay zekâ yatırımlarında stratejik değişikliklere gidebileceği sinyalini veriyor.
Bununla birlikte, dava yalnızca Apple’ın teknik gecikmeleriyle değil, aynı zamanda tüketicilere yönelik şeffaflık eksikliğiyle de ilişkilendiriliyor. Kullanıcılar, cihazlarını satın aldıktan sonra Apple Intelligence’ın belirli bir tarihte aktif olacağına dair yeterince açık bilgi verilmediğini, bu nedenle kararlarını yanıltıcı bilgilerle verdiklerini savunuyor. Apple’ın dava sürecinde nasıl bir savunma yapacağı henüz netlik kazanmış değil.
Tüm bu gelişmeler, Apple’ın üretken yapay zekâ alanında Microsoft, Google ve OpenAI gibi rakipleriyle olan rekabetinde geriye düşmesine neden olabilir. Söz konusu şirketler, yapay zekâ ürünlerini kullanıcılarla daha erken ve aktif biçimde buluştururken, Apple’ın bu alandaki mevcut durumunun, tüketici güveni ve marka itibarı açısından risk oluşturabileceği değerlendiriliyor. Davanın seyrine bağlı olarak, Apple’ın pazarlama politikaları ve ürün geliştirme süreçlerinde daha şeffaf ve zamanlı bir yaklaşım benimsemesi beklenebilir.
