Apple CEO’su Tim Cook, yıllardır iMessage’ın şifreleme yöntemi nedeniyle mesajların izinsiz olarak izlenebilmesinin mümkün olmadığını dile getiriyor. ABD Adalet Bakanlığı da Cook’un sözlerinin doğruluğunu öğrenmişe benziyor. The New York Times’ın haberine göre, mahkeme bir süre önce Apple’dan bir şüphelinin iMessage hesabına gerçek zamanlı erişim için izin istedi. Apple ise bu talebe iMessage şifrelemesinin gerçek zaman takibini imkansız kıldığını söyleyerek yanıt verdi. Cupertino merkezli şirket, daha sonra şüphelinin iCloud geçmişinin bir kopyasını mahkemeye sundu. Ancak gerçek zamanlı erişim talebi yanıtsız kaldı.
Yine de, The New York Times’ın haberinde yanıtlanmamış pek çok soru olduğunu belirtmek gerekiyor. iMessage hesabına erişime yönelik mahkeme emrinin nasıl bir çerçevede alındığı ve Apple’ın reddinin yasal gerekçeleri henüz bilinmiyor. Dolayısıyla talebin ve cevabın yasallığı konusunda bir yorumda bulunmak zorlaşıyor.
ABD’de federal ajanların yıllardır iMessage sohbetlerini izlemeye çalışması ve başarısız olması, hikayenin merkezindeki gerçeklerin kulağa daha ikna edici gelmesini sağlıyor. Apple tarafından yayınlanan son şeffaflık raporunda kullanıcı verilerine erişim için 250’den fazla devlet talebi alındığı belirtilmiş ve bunların sadece yüzde 6’sına olumlu dönüş yapıldığının altı çizilmişti.
Apple, iMessage sohbetlerinin izlenemediğini söylese de; şirketin federallere talep ettikleri gerçek zamanlı erişimi sağlayabileceklerini sunmak için de sebepler bulunuyor. Berkeley’deki Uluslararası Bilgisayar Bilimleri Enstitüsü’nde görev yapan araştırmacı Nicholas Weaver, Apple’ın iMessage’a giriş için tüm anahtarları elinde bulundurduğunu ve şirketi bu anahtarları teslim etmekten alıkoyacak bir şifreleme önleminin yer almadığını ifade etti.